Bedbahtlar
Hilal&Leon
Cefâpîşe : Üzmeyi huy edinmiş, cefa eden, aşığını üzen sevgili. ~ (...) Nabzını hissettiğimde derin bir nefes alarak ellerimi yüzüme bastırdım. Onu bu hale sokan bendim ama ölmesini asla istemiyordum. Kapalı gözlerine baktım. Tüm anılarımızı önce o kirletmişti. Sonra da ben... Bu odada beraber geçirdiğimiz her saniye...
Hilal'in yaşadığı bir kaza, onu ve Leon'u mazide bir yolculuğa çıkarırken istikballerinin de temelleri atılıyordu.
Tahayyül; bir şeyi hayal etme, imgeleme, zihinde canlandırma, gözünün önüne getirme gibi ifadelerin yerine kullanılır. Tamamen eğlence amaçlı kısa kurgular...
İçindeki yarayı bastırabildiği gibi dışındaki yarayı da bastırabilir mi bir insan? Unutabilir mi böylesine bir yaraya sahip olduğunu, yaşadıklarını, gördüklerini? Unutabilir mi tüm bunların nasıl hissettirdiğini, acı hissettirdiğini ? +++ Hayattan gelecekle ilgili hep iyi şeyler beklersiniz. "İyi bir işim, iyi bir evi...
"Yapamam Hilal. Anlıyor musun? Annem bu haldeyken seninle evlenemem." "Sen ne dediğinin farkında mısın Leon? Düğünümüze bir hafta var." Dedi genç kız titreyen sesiyle. Elini ayağını nereye koyacağını bilmiyordu şu anda. Bu duydukları gerçek miydi? Leon nasıl böyle konuşurdu? Daha iki gün öncesine kadar normal değil mi...
Ne yapacaktı, nasıl unutacaktı kocasının yaptığı bu şeyi, nasıl güvenecekti tekrar? Hiçbir şey olmamış gibi nasıl koynuna sokacak, nasıl gözlerine bakacaktı, hem de Miran hakkında böylesine iğrenç bir iddia varken. Gururunu ezip geçmeyecekti Reyyan. O Aslanbey'likten de önce bir Şadoğlu'ydu. Öyle davranacaktı. Eğer do...
Hiçbir günah kefaretini unutmaz. Hiçbir kirli sır gecenin nezaretinde tutuklanamaz. Geleceği ellerinden tek gecede koparılan bir adam, öleceğini bilse dahi sessizliğin kanatlarına sığınmaz. İki karanlık gecenin iki büyük suça gebe kaldığı ve iki yabancı ruhun birbirine körkütük düğümlendiği acı bir hikâyenin içindeyim...
'Adımı iç kavurucu bir ahenkle söylemesi kulaklarımda yankılanmaya devam ediyor, dokunduğu yer uyuşuyordu saat ilerledikçe. Yatmadan evvel söz verdim kendime: bu gecelik, sadece bu gecelik izin verecektim böyle lüzumsuz şeyler hissetmeye, yarın yine aynı Hilal olacaktım.'
HiLeon 2.sezon kurgusudur. Biz bir çift aşıktan öte yek bir ruhtuk. Aynı kardeşe kardeş,aynı babaya baba gibi bakabildik. Sinan benim babam gibi olduysa senin de oldu Flavia senin kardeşin gibi olduysa benim de oldu ''Ne acı değil mi Leon? Sırf kanımız farklı diye hakkımız yokmuş gibi davranıyorlar birbirimizi sevmeye...
Hilal o sabaha babasının ve annesinin yolunu gözleyerek uyanmıştı, evinden ve memleketinden koparılıp, hiç bilmediği bir şehre esir düşeceğini nereden bilebilirdi? Leon'un bugüne dek tek gayesi babasını gururlandırmak, onun gözüne girmekti. Fakat Atina'ya savaş esiri olarak gelen bir kıza neden bu denli ilgi duyar ol...
Yaşanmışlıklar değiştirir insanı. İçindeki çocuğu da yok edebilir, seçimleriyle gün yüzüne de çıkarabilir. Sonunda başaramayacak bile olsan "en azından denedin." diyebilmektir önemli olan. Okurken Efe'ye kızabilirsiniz. Zaman içinde yaptıklarından ders alarak, sindirerek değiştiğini göreceksiniz. Cihan başına gelec...
"Alışkanlık,anahtarı kaybolmuş bir kelepçedir" demiş Amos Parrish... Peki ya alışkanlığın beslediği duygular.... Zeynep ve Kerem... Bakalım alışkanlık onların hikayesini nasıl şekillendirecek... @priscagmznr'un katkılarıyla
Senden vazgeçmek mi? Asla. • Tek bölümlük hikayeler. Başlıktaki "YUÁNFÈN " kelimesinin anlamı iki insanın kader bağıdır. Veda gecesinde yaşananları anlatır. Boranın miraya olan karşılıksız imkansız sevgisi..
Leon ve onun çocukluk arkadaşı Yorgo, Yunanistan'dan Akdeniz kıyılarına, Helen İmparatorluğunun Osmanlı ordusuna açtığı savaşla mağlup olan devletle imzalanan ateşkes sebebiyle Yunanistan toprağı sayılmaya başlanan Smyrna'ye Bolşevik ajanı olarak giden ve gittikten sonra memleketlerinde 'kaçak' olarak ilan esilen iki...
Selanik, Nisan 1941. Nazi Almanyası'nın işgal ettiği topraklarda hayatta kalmanın ne denli zor olduğunu artık biliyordu Hilal. Yiyecek bir lokma bulmak için sokaklarda insanların birbirlerini öldürdüğü, tek suçları Musevi, çingene veya zihinsel özürlü olmak olanların zorla evlerinden ve sevdiklerinden koparıldığı, top...
"Her şey için çok özür diliyorum senden ama pişman da değilim olanlardan çünkü o gece olmasa sensiz günlerimin nasıl olduğunu hiç hatırlayamayabilirdim. Ben bu fikirle, bu ihtimalle yaşayamam Hilal. O yüzden şimdi sana bir soru soracağım. Akabinde de sana elimi uzatacağım. O eli tutarsan sana yemin ediyorum ki bu düny...
Bir HiLeon hikâyesi Hilal ve Leon' un hem çocukluklarından anılarını hem de şimdiki hallerini dizide ilham alarak anlatan bir seri olacaktır.
• Ben düşmanım, Etten, kemikden, kandan. Gözlerimi çevirmişim yüzüne.. Bakıyorum Utanmadan. Ben düşmanım, Ölmeni değil, Gülmeni gözleyen, İyi şeyler söyleyen, Özleyen. Geceler geliyor bir bir.. Parlayor yıldızın. Onda beyazın, sarın, kırmızın. Biliyorum, Yıldızların en parlağı senin. Ben düşmanım, Sevgiden, aşkdan...
Bu hikayede dizinin ilk sezonun bölümlerine göre verilen HiLeon sahnelerinden yola çıkarak Leon'un hislerini anlatacağı bir mektupların toplandığı bir hikaye olacak. Tabi ki buradaki Leon biraz farklı hayali sahneleri de içerecek olan mektuplar Bölümlere göre ilerlemekte. Birinci sezonda sahibine ulaşamayan mektuplar...
Miray Daner ve Boran Kuzum'un canlandırdığı karakterlerin hepsini kapsayan bir feels kitabı.
1923 yılında imzalanan Lozan antlaşması yüzünden Selanik'ten göç etmek zorunda kalan Hilal ve Üsteğmenliğe yeni atanan Leon'un şans eseri karşılaşması sonucunda gelişen olaylar ikisini de birbirine bağlar. Basit bir tren yolculuğu sonrasında Leon'a Yunanistan'a dönmesi için son bir şans verilir. Leon bu şansı yanındak...
Vatanım Sensin'in finalinden 2-3 yıl sonra... Evli miran getirdim sizlere...
"Birbirine kavuşamayan imkansız aşıklar kavuşmak için denizi seçmişler." Vatanım Sensin dizisinin aşıkları Hilal ve Leon için yazılmış hayali bir sondur. Tek bölümlük bir hikayedir.
Gök aynı göktü altında nefeslendikleri... Sofralarına ekmek aynı topraktan gelirdi... Biri kiliseye biri camiye aynı kaldırımları arşınlayıp gider,aynı ilaha dua ederlerdi.. Yıllar geçer her şey değiştirir sanmışlardı Onların cismi yol olmaya yüz tutmuşken,suda akisleri bir araya gelebilecek miydi?