LÜZUMSUZ
Belki sen karşıma çıkmasaydın o gün senin yerine oturmasaydım tanışmayacaktık ve ben hiç bir zaman aşkı tatmayacaktım aşk senle ne farklı Senin yeşil gözlerine bakmak ve orda kendimi görmek çok güzel beni hiç bırakmayacak bir adam...
Belki sen karşıma çıkmasaydın o gün senin yerine oturmasaydım tanışmayacaktık ve ben hiç bir zaman aşkı tatmayacaktım aşk senle ne farklı Senin yeşil gözlerine bakmak ve orda kendimi görmek çok güzel beni hiç bırakmayacak bir adam...
© Tüm Hakları Saklıdır. Hayat, herkese eşit davranmaz. Tıpkı kaderin şansı dağıtırken adil olmaması gibi... * Aile sıcaklığını, soğuk duvarlar arasında aramak zorunda kalan 5 yetim: Mert, Efsal, Hayal, Eren ve Doğu. Hayatlarının çıkmaz sokağında, "Yolun açık olsun" diyenlere inat, birbirine kenetlenen bu 5 arkadaşın...
Bir cadı bir krallığa ne kadar zarar verebilir? Dünya 4 Ada'dan oluşuyor ve Magnabellum bunların en görkemlisi olan 4. Ada'da ki milyonlarca insandan ve nadir görülen cadılardan yalnızca biri. Cadılar hakkında hiç bilmediğiniz gerçekleri öğreneceksiniz. Bu kitaptaki kimse masum, saf veya kusursuz değil. © Tüm Hakları...
Ay göğe yükselirken tüm duygular yeryüzüne damlayacak. Tek tek toplayacağız onları, avucumuzun içine alacağız. Gözlerini kapat, diyeceğim, sen gözlerini kapattığında dudağının kenarından öpüp sevgi duygusunu serpiştireceğim yüzüne. Yüzünde parıldayan sevgi parçacıkları, içerisine tutkuyu da katıp karmaşıklaşacak; aşk...
Hayatın en güzel, en heyecanlı yıllarıdır üniversite yılları. Çoğu şeyin ciddileştiği ama daha eğlenceli olduğu. Sorumlulukların vardır ama özgürlük de senin elindedir. Birçok şey değişir hayatında, çok şey yaşarsın. Ama en güzeli de artık çocuk değilsindir. Kimse karışamaz sana, büyüdüğünü hissedersin. Hayatını yönet...
"Sizin geçmişle işiniz bitmiş olabilir ama geçmişin sizle işi asla bitmemiştir." -Thomas Edison © Tüm Hakları Saklıdır. ©
/Uyarı/ Homoseksüellik ilişkileri içerir. Nerede eşcinsel ilişkiye girmenin ayıp olduğu kanaati varsa, bunun suçlusu kısmen yasaların kötülüğü, kısmen yöneticilerin despotluğu ve kısmen de yönetilenlerin korkaklığıdır. Ama en çok da Mavi'nin kendini saklamasıdır..
Bir hikaye değiller . Hepsi birer kısa yazı. Hepsi birer anlık duygu..
Cümleleri bizleri anlattı Şarkıları bizi ağlattı Şarkılarında şiirler vardı Sadece hissedenler anladı...
Takla atmaya çalışırken bileğini inciten Kamelya, soluğu en yakın hastanede alır. Bir yandan bileğinin sızısı diğer yandan sıranın bir türlü kendisine gelmemesi son derece canını sıkmaktadır. Oturup beklerken önünden geçen karizmatik biriyle beraber ilgisi tamamen ona kayar ve kendisini o kişinin yanında bulur. Garip...
Susmayı seçmek bir cezaydı bana göre. Konuşmamayı hak ediyordum. Annesinin ölümüne sebep olabilecek kelimeler söyleyen birisi susmalıydı çünkü. Konuşmak ona yakışmazdı. Konuşmak bana yakışmazdı. Ona göre ise kolaya kaçmaktı susmak. Dertlerden kaçmak, savaşmak yerine tuğlalarla örülü yüksek duvarların ardına sakl...
"Ve ateş kül oluncaya dek yanmaya devam etti. Su ise buhar olacağını bilmesine rağmen savaşından vazgeçmedi.'' Masal on sekiz yaşını doldurduğunda kaldığı yetimhaneden ayrılmak zorunda kalmıştı. Bu arada eski yurt müdürü tarafından ona İstanbul'da bir kolejde burs ayarlanmıştı. Kendine kalacak bir yer bulması gerekiyo...
Üzgünüm hanımefendi. Bu adamla evlenemezsiniz . Çünkü başka bir adamla evlisiniz. Bu cümle ile eski hayatım yok oldu. Ha bu arada kocamın kim olduğunu söylemeyi unuttum. Her yerde aranan bir HIRSIZ.
İmkansızlıkların içinde boğulmuş bir aşk hikayesi... Bu bir vicdan özrü... Kendini affettirebilmek için verilen bir savaş! *Bazen gördüklerimiz bizi yanıltır.* Özür Dilerim!
Aralarını düzeltmek isteyen iki büyük krallık... Birbirlerini hiç tanımadan evliliğe zorlanan 1 prenses ve 1 prens... Sizce de birbirlerinden nefret etmek için yeterli bir sebep değil mi? Ya da aşık olmak için?...
Yüzüme sıçrayan cam parçalarının açtığı kesiklerden,kanlar akıyordu. Artık buna daha fazla katlanamazdım. Hızla evden çıktım ve o beni durdurmaya dahi çalışmadı. Dışarı çıktığımda gecenin karanlığı etrafımı sardı. Yağmur hızlanıyordu ve benim gidecek hiçbir yerim yoktu. Gözyaşlarım,yağmur ve kana karışırken yolun ke...
"Sen annemin istediği gelinin tam zıttısın. Boyama tahtası bir yüzün, sarı olan boyalı saçların, beyaz bir tenin, çılgın ve kıpır kıpır bir kişiliğin var...Ha birde bakire değilsen tam da annemin istemediği gelin tipine uyacaksın. Bakire değilsin değil mi?"
Viktor Stanislav. Adının telaffuz edilmesi dahi iri cüsseli dolgun cüzdanlı adamların boynunu önüne eğmesi demekti. Pis işerin ve kanlı , karanlık dünyanın Papa'sı, imparatoru, Çar'ı. İstediğine ulaşabilmek için Anton Romanov'un da boyun eğmesini bekledi. Zamanı gelmişti artık. Kumar masasından en paha biçilmez armağa...
✤ Fırtına mı daha sert eserse yaprağı düşürür? Yoksa yaprak mı daha güçlü tutunursa fırtınayı yıldırır? Başını suratıma eğdi ve lafına devam etti. "Bende sana ilgi çekici şeyler gösterebilirim." dudaklarıma doğru fısıldadı kelimelerini. Sıcak nefesinin suratıma çarpmasıyla gözlerimi yumdum. Üzerimde bıraktığı bu...
Kerem genç kızın boynunu koklayıp usulca fısıldadı "Bana öyle sıkı sarıl ki..." Gizem genç adama sıkıca sarılıp, yarım kalan cümleyi tamamladı "Kokun üstümde kalsın." İki gencin gözleri buluştuğunda tüm dünyanın sesleri susmuştu ve sadece bakışları söylüyordu aşkın şarkısını. Ne dudakları birleşti, ne bakışları birbir...
Bizimki zaten normal bir karşılaşma olmamıştı. Ne bileyim, ben taciz edilirken beni kurtarmamıştı yada birden çıkıp 'Sen benimsin.' falan da dememişti ki bu tarz şeylere normal diyor olmam da ayrı bir komik. Nasıl normal bir şekilde tanışabilirdik ki? O normal değildi. Şöyle söyleyeyim, soy ağacında belirdiği gün, o a...
Bir Ada sözü der ki: “Sakın ama sakın hesabı kapatmadan bir yerden, bir kişiden ayrılmayın. Gideceğiniz zaman alınanlar, verilenler, alınacaklar, verilecekler hesaplansın, yerli yerine konsun. Arkanızda bıraktığınız kapanmamış hesaplar, restoranlardaki gibi bulaşık yıkatır sonra size.” Ada Hoca bu sözü söyledikten son...
Hayatın için gözlemlediğim bazen hiç tanımadığım biri çoğu zaman kendi hakkımda karaladığım satırlar ...