kendimektuplarim

nasıl başlayacağımı bilmiyorum. tam 10 gün var büyük güne. heyecanlı mıyım bilmiyorum. korkuyo muyum hissetmiyorum. zihnimde kalbimde sanki susmuş gibi. kendimi affedemiyorum. yapamadığım şeyler üzüyo beni, yaptıklarımı zaten anlatmaya gerek yok. her yaptığım şey farklı biçimde karşımda beliriyo ve başıma bela oluyo. ben artık nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyorum. yorgunum, susmak istiyorum herkese. konuşsam zaten hep yanlış anlaşılıyorum. kafamda hep suçlu benim. peki bu kadar canımı yakan şey ne? benim kalbimi kıran şey ne? canım yanıyo. aileme yabancı hissetmek, kız kardeşimin korkularını dinlemek beni mahvediyo. hiçbir şeyi beceremeyen biri oldum. eğer iyi bir abla olsaydım o böyle olmazdı. herşey benim hatam. özür dilerim sena, özür dilerim sis, özür dilerim büdü, özür dilerim bahar güneşi. 

kendimektuplarim

nasıl başlayacağımı bilmiyorum. tam 10 gün var büyük güne. heyecanlı mıyım bilmiyorum. korkuyo muyum hissetmiyorum. zihnimde kalbimde sanki susmuş gibi. kendimi affedemiyorum. yapamadığım şeyler üzüyo beni, yaptıklarımı zaten anlatmaya gerek yok. her yaptığım şey farklı biçimde karşımda beliriyo ve başıma bela oluyo. ben artık nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyorum. yorgunum, susmak istiyorum herkese. konuşsam zaten hep yanlış anlaşılıyorum. kafamda hep suçlu benim. peki bu kadar canımı yakan şey ne? benim kalbimi kıran şey ne? canım yanıyo. aileme yabancı hissetmek, kız kardeşimin korkularını dinlemek beni mahvediyo. hiçbir şeyi beceremeyen biri oldum. eğer iyi bir abla olsaydım o böyle olmazdı. herşey benim hatam. özür dilerim sena, özür dilerim sis, özür dilerim büdü, özür dilerim bahar güneşi. 

kendimektuplarim

eskiyi düşünüyorum yine. gözlerim şuan dolu evet ama hatırladığım anılar yüzünden değil. bu hale gelişimin ve her geçen günün daha da beni bitirişinin yenilgisi var üstümde. sanki balona üflenen o nefes benim ve balondan çıkmak için yer aradıkça boşa kürek çekiyorum. balonu patlatıp özgür olmak istiyorum lakin balon her geçen gün daha da küçülerek canımı yakmaya devam ediyo, boğuluyorum. bu gece 22 gecesi(: bir anımı anlatmak istiyorum. 13 yılımı geçirdiğim o şehirden; erbaa’dan bir anı. tüm dostlarımı kaybettiğim, kaçmak için çabaladığım o dönemde babamdan gelen bir haberle o kadar sevinmiştim ki, o an için herşeyi geride bırakmak kolay gelmişti. ben çok sevinçliyken annemin stabil bakışlarını görünce  duraksamıştım; anlamamamıştım. şimdi anlıyorum anne; önem nedir, yaşanmışlık, anı nedir çok iyi anlıyorum. o gece odamın balkonuna çıktığımda o eve bir kez daha gelemeyeceğimi, çocukluğum olan şehri geride bırakacağımı, anılarımı canlandırmak için sokakları dolaşamayacağımı evimin yanındaki sokak lambasına bakarken anlamış, hayatımın değişeceğini düşünüp ağlayarak kabullenmiştim.  ertesi gece yani gerçekten son kez ‘evimizde’ uyuyacağımız gecede ailecek son kez  erbaa’yı turlamaya karar verdiğimizde ailedeki herkes telaşlıydı ama kimse ağzını açıp bir şey dememişti. konuşmamıştı kimse acısını. ben anlamıştım. ben hissetmiştim. tek tek incelemiştim herkesi. 
          annemin gözlerinin doluşunu ve o acı bakışını 3 yıl geçmesine rağmen silememiştim zihnimden. anne, nolur bir kez daha dolmasın o gözlerin sen hep gül. sen güldüğünde herşey düzelir bilirim. 
          babam bize bakamayıp arabanın anahtarını aldığı gibi aşağı inmişti. kaçmıştı babam bizden. neden baba? annemin çaresizliği, bizim korkumuz seni üzdü mü? üzmesin baba, biz seni hala çok seviyoruz. doğru olan buydu, bize iyi gelecek karar buydu. ama bazen verdiğimiz kararlar doğru da olsa emare bırakır içimizde.

kendimektuplarim

sena’nın sessizliğine dayanamamış ona dalaşmıştım. sena gerilince ve korkunca sessizleşirdi. ben ise gerilince ve korkunca çok konuşurdum. 
            ben sena sessizleşince çok konuşurdum. 
            birlikte arabayla tur atarken yiğit market’ten magnum almıştı babam hepimize. biz magnumu çok yemezdik o dönemde. sadece özel, önemli günlerde yerdik. o gece bizim için önemliydi hem de çok önemli. birbirimize anlatmasakta derinden etkilenmiştik. ve ben magnumun son ısırığını okuluma son kez bakarken yemiştim. sonki dondurmamın bitmesi benim hayatımın da bitmesi gibiydi. 
            sonra dağıldık biz, paramparça oldu ailemiz. annem, selim ve babam bir yerdeyken sena istanbul’da ben ise samsun’dayım. mesafe girdi bizim aramıza. tekrar bir araya geldiğimizde düzelir mi bir şeyler? paramparça olduğumuz yerden kalkabilir miyiz sahiden? bilmiyorum.
            şuan kaç yaşındaysan senden bir isteğim var sude. ailene yakışır bir insan ol. babana annene hayırlı bir evlat, kardeşlerine mükemmel bir abla ol. şimdi onlara magnum al. günün önemi yok zira ailenle olduğun her gün zaten çok önemli ve özeldir; ben bunu artık çok iyi anlıyorum. 
Reply

kendimektuplarim

shudedeli'nin güncesinden;
                                                           13 kasım 2023
          
          hani hiç kimse günlüğünün ilk sayfasına seni yazmamıştı ya, benim bir günlüğüm olmadı evet ama ben ilk önce senin günlüğünü okudum. ve bu panoda nöbetçilerden ilk olarak senden bahsedeceğim Bartu'm. benim kocaman ama merhamet dolu kalbe sahip olan koca adamım o kadar narinsin ki aslında. seni çok seviyorum, seni çok seveceğim. nolur utanma kendinden, senin bir suçun yok ki asla olamaz. bugün berbat bir gündü. 13 yine paramparça etti beni. kimse bilmesede sen bilirsin bilirim. bende sana koştum bartu. yalnız kalmak istemiyorum, yalnızlıktan korkuyorum. ama sen varsın değil mi? lütfem varım de sen varım dersen inanırım. 
          
                                                   13. sokak nöbetçisi shude
          

kendimektuplarim

benimle yaşanmaz. ben kimseye anlatamam, kimseye söyleyemem hislerimi. ben sevmemeli, sevilmemeliyim. büyümek istemiyorum. kumdan kaleler yaptığım yaşlarımı özledim, ama onlarda acı veriyo. okul heyecanımı özledim, dostlarımı kaybettim; istemiyorum artık. eve dönerken yoldan geçen insanların hayatlarını merak ettiğim zamanları özledim ama araba içindeki kavgalardan, azarlardan hâlâ korkuyorum. hiç kimseye anlatamadığım şiddetlerin, zihinsel darbelerinin yükleri binmiş omuzlarıma. çocukken yaşattığım ne varsa yaşar olmuşum. üzmüşüm hep sanırım. kötü biriyim. en kıymetli olma hakkına sahip değilim; hak etmiyorum. geçmişimdeki zamanlardan birisine dönme hakkı verilse; şu zaman diyeceğim zaman yok. çünkü kimse bilmesede, kimseye anlatamasam da benim mutluluklarım hep acıyla bitti, sevdiklerim benden sonunda hep nefret etti. değişeyim dedim, daha bi nefret ettiler benden. şimdiyse korkuyorum. gelecekteki benden korkuyorum. eskiden yalnızlıktan korkmazdım, şimdide korkmuyorum ama yalnız olmak istemiyorum. gelecekte böyle olamazsam ve kendimi kaybedersem yaşayacağım pişmanlıktan korkuyorum. keşke'lerim çoğaldı, dayanamıyorum. yeni bir şehir, yeni bir ev, yeni arkadaşlar, yeni aktiviteler ve en önemlisi yeni bir ben istiyorum. tecrübelerim deyip bakmak istiyorum geçmişime ve şimdi olan tüm ilişkilerime. yazarak rahatlamak güzel, ama bunlar bir gün gerçek olursa gururla okumak istiyorum. vazgeçmedim elbette, yorgunum. ama geçeceğine eminim. mutluluklarım acıyla bitse de, hepsi geride kaldı. bu zamanlarda geçecek, bu insanlarda gidecek. daha sağlamları gelecek ve ben tecrübeli olacağım. başaracağım, daha iyi olacağım. hep daha güzeli, hep daha başarılısı, hep daha önemlisi, hep daha mükemmeli, hep daha neşelisi, hep daha sevileni ben olacağım. insanlar için değil kendim için bu böyle olacak. yapabilirim, yeni'liklere alışabilirim. unutabilirim, hayatımdaki herkesin kötülüklerini aşabilirim. ben buna değerim. ben kendim için buna değerim, ötesi olamaz.(:

kendimektuplarim

biraz sessizlik lazım hayatta, nefes alacak bir ortam. kimisi dostlarıyla bulur o ortamı, kimisi bir deniz kenarında, kimisi sevdiğinin kollarında, kimisi kütüphanede.. nefes alacak ortamım neresi, bulamıyorum. vazgeçmiş değilim, ama sanki önemsiz kalmış gibi herşey. bazı cümleler kalmış içimde, bazı insanların yoklukları üzmüş zihnimi. kimseye itiraf edemesem de geçmişten birisine ihtiyacım var. mutlu olamıyorum, ama rol yapmadan da duramıyorum. bazen göğsüm sıkışacak kadar düşüncelere dalıyorum, kayboluyorum. ama bunu kimse görsün istemiyorum. ben kaybetmeyi sevmem, ama alıştım. artık ne olursa olsun kazandım diyemiyorum. belki de pes etmeliyimdir. belki de veda vakti gelmelidir. hatta belki de yıllar önce 13 ekim'de başlattığım derbiyi sonlandırmam lazımdır. 

kendimektuplarim

içimde inanılmaz bir yorgunluk var. sebebi ise dost sandığım insanlar. yalnız kalmak eskiden beni korkuturdu. bugünlerde ise hiçkimseyi önemseyesim gelmiyo. sadece geçmişten çıkıp gelmesini istediğim o kişiye ihtiyacım var. evet, bu yazım sana aden. o kadar özledim ki seni. bana verdiğin her öğüdü tekrar dinlemek için nelerimi vermezdim. biliyo musun aden bana söylediğin tüm 'dikkatli ol' ile başlayan nasihatlarının anlamını yaşayarak öğreniyorum. ahın tuttu aden, ben artık mutlu olamıyorum. bana olan kırgınlığının farkındayım, keşke olmasam. o kadar aptalım ki. özür dilerim aden. peki, sen nasılsın? aklımda bir sürü soru var. mesleğine ulaşabiliyo musun? arkadaşlarınla aran nasıl? ailen peki, hâlâ aynılar mı sana karşı? en önemlisi sağlıklı mısın? bir yıldız kaysa dilek hakkım sana geçsin isterim. sen hep gül. beni affetmeyeceksin biliyorum aden. bak bir hata daha yaptım, yazma demişsin dayanamadım yazdım. kaybediyorum ben, lütfen sen kazan. bu hayat artık beni mutlu etmiyo. tanıdığım her insan yabancılaşıyo. çok hızlı soğuyorum insanlardan, çok çabuk unutuyorum. bir tek seni unutamadım, ama sen beni hatırlamazsın. :)

kendimektuplarim

ben büyümüşüm. yüzüme yüzüme söylendi bütün kötü sözler neden diye sormadım, devirmedi ellerim hiçbir şeyi, gözlerim doldu akmadı, kalkıp gitmedim bile oturdum baktım öylece. büyümüşüm, bu bu kadarmış, o öyle olmuş, şu şöyle bitmiş fark etmez artık. her şeyinize tamam.

kendimektuplarim

ileride hata yapmamak adına yazıyorum bu yazıyı. içimdeki acı parmaklarımı titretecek kadar güçlü, zihnimdeki yara kapatılamayacak kadar derin. dişlerimi sıkarken öfkemi değil bildiğim gerçekleri tutuyorum içimde. ihanetin rengi de affı da olmaz. pişmanlığın fayda etmeyeceği tek şey ihanet. ve sen sude, olurda kalbine söz geçiremiyosan şuanki beni hatırla. kimse şuanki seni umursamadı. hiçbiri seni anlamaya uğraşmadı. onları affetmek kendine olan saygını da güvenini de bitirecek. bu kadar basit olamaz. sen nasıl hissediyosun bilmiyorum ama ben yani 19.yaşın, geçmişe bakınca onları ölesiye nefretle hatırlamam belki ama bana kimse o yaşadığım hayalkırıklığını ve ihanetin acısını unutturamaz. sana da unutturmasın. 
          
          030923
          210923

kendimektuplarim

bu aralar biraz durgunum. bana her zaman destek çıkar dediğim dostlarımla artık çok uzak hissediyorum. ailem zaten kendi halinde. sevdiğimden ayrı yerdeyim. kötüyüm diyemem. ama iyi olmadığımı biliyorum. kafamda, yaptığım hataların sesleri susmuyo. kırdığım kalplerin ah'ları ise kalbimi acıtıyo. psikolojik biliyorum ama sürekli kalbim sıkışıyo. kendime bile izahı olmayan bir durum bu. bende mizahını yapayım dedim. beceremedim, daha çok yoruldum. şimdiyse durgunum işte, sessizim herkese. suçlu yanlarım suçsuz yanlarımı bastıralı çok oldu. herkes haklı olsun ben artık savaşmıyorum, bundan daha ötesi olamaz.