İlahi Bakış Açısı,
Gözleri içeriye girdiği andan itibaren ondaydı. İlk kez görüyordu bu kızı fakat sanki yıllardır tanıyormuş gibi hissediyordu. Gitmesi gerekiyordu bir buçuk saat önce. Ama O, burada durmuş ve kızı izlemeyi sürdürmüştü.
Kızın ise hiçbir şeyden haberi yoktu. Birinin ona baktığını hissediyordu sürekli fakat bir türlü bulamıyordu kimin baktığını. Bunu boşvermeye karar verip arkadaşlarına katıldı tekrar.
Adamsa üst katta oturmuş bardağındaki sıvıyı yudumlarken onu izlemeye devam ediyordu. Kimdi bu kız? Yanındaki çalışanını çağırdı eliyle. Çalışanı heyecanla ona doğru eğildi. Adamsa ona bakmadan çenesiyle kızı gösterdi. "Alp'e söyle bir saat içinde evimde olsun!"
Bu demek oluyordu ki: isimsiz kızın hayata merhaba dediği andan itibaren her şey dosya haline getirilecekti. Bardaktakinden bir yudum daha aldı, "Şevket'i çağır hemen bana!" sert sesi hataya izin vermiyordu.
Mekanın sahibi Şevket Bey, heyecan ve korkuyla elleri titreyerek locaya ilerledi hızla. Adam bekletilmeyi kesinlikle sevmiyordu.
"Beni çağırmışsınız efendim." isim verilmiyordu ona, o istemedikçe. Ve o, bunu kesinlikle istemiyordu.
Yine bakışlarını ayırmadan bardağı tuttuğu eliyle kızı gösterdi. "O kim?"
Adamın dili tutuldu. Ne diyeceğini bilemedi. Nereden bilsindi kim olduğunu?!"Şey.... efendim.... O kızı burada daha önce gördüğümü hatırlamıyorum.... çok özür... dilerim" dili dolaşmış, ne söylese de kızmasa diye düşünüyordu.
Adam elini kaldırdı hızla. Susmazsa kötü şeyler olacağına dair bir işaretti bu. Sonunda başını adama çevirdi.
"Ne yapıyorsanız yapın Şevket Bey, tam on beş dakika içinde o kız yanımda olsun." sakince söylediği şey, Şevket Bey'i renkten renge soktu. Morardı, sarardı, kızardı...
Adam kızdaki bakışlarını tekrar çevirdi "ne bekliyorsunuz Şevket Bey?!"
Şevket Bey kafasını sallayıp locadan aşağı indi. On beş dakikası vardı. On beş dakikada nasıl halledecekti bu işi?
Aklına gelen fikirle hızla onların masasına ilerledi. Adamsa kızdaki bakışlarını bir saniye bile ayırmadan bakmaya devam ediyordu.
Şevket Bey kızların masasına ulaştığı zaman derin bir nefes aldı. Bu işi başarmak zorundaydı. Sadece o adamın mekana verdiği dört haftalık parayla bile buranın üç aylık giderini karşılıyordu.
Ilgaz'ın uyarısıyla dört kız kafalarını yanlarına gelen adama çevirdiler. "İyi eğlenceler hanımlar. Kimlik kontrol yapabilir miyim acaba? Yaş sınırına uyup uymadığınızı kontrol etmem gerekiyor."
Kızlar birbirlerine baktılar birkaç saniye. Girişte görevlilere göstermişlerdi. Bunu karşısındaki adama da söyledi genç kız "Kapıda gösterdik kimlik. Ayrıca siz kim olarak istiyorsunuz bizden bunu?"
Şevket Bey sürenin azaldığının farkındaydı. Barmenlerden birine el kaldırıp yanına çağırdı. Kızlara döndü.
"Ben kimim söyler misin Can?" barmen kafası karışmışçasına patronuna baktı. "Buranın sahibisiniz Şevket abi. Yapabileceğim bir şey var mı?" Şevket Bey barmenin omzuna vurup onu geri gönderdi.
"Hanımlar gecenizi bozmak istemiyorum. Kimliklerinize bakabilir miyim, lütfen zorluk çıkarmayın. "
Hepsi kimliğini çıkartıp Şevket Bey'e verdiler. Bir an önce işini halledip gitmesini istiyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clup Girl
FanfictionYaklaştı, yaklaştı, yaklaştı. Kapalı gözlerine baktım. Böyle bile fazla iyi duruyordu. Nedensizce ben de gözlerimi kapattım. Şu an olan olaylar fazla klasikti, fazla klişeydi. Ama kaçınılmaz bir gerçek vardı ki, onunla olan klişe şeyler bile güzeld...