2. Bölüm

1.8K 61 151
                                    

  Açılan ağızımı kapatıp Jimin'e döndüm ve:
+Meeeh Alper'miş merakın geçtiyse gidelim artık, dedim.

  Jimin 'pekii' dedi ve sınıfa doğru yol aldık.

₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩₩

  Öğle arası olmuştu. Ahh beynim durcaktı artık derslerden. Jimin'e dönüp 'ee napıyoruz' dedim. Gülümseyerek 'sana cok güzel bir sürprizim var' dedi. Çok merak ettim. Birlikte bodrum katına indik. Her yer zifiri karanlıktı. Jimin ışığı acınca önümdeki mangal ve et dolu poşetleri görmemle kahkaha atmam bir oldu. Jimin mangalı yakarak etleri pişirirken, ben de telefondan kolbastı açtım. Kendimi tutamayıp kolbastı oynayan maymunlar gibi kolbastı oynamaya başladım.

    Jimin halime dayanamayarak mangalı bırakıp bana katıldı. Delilercesine kolbastı oynarken aptal Jimin ayağıyla mangalı devirmişti. Ateş hızla her yere dağılırken yangın alarmı çalmaya başladı. Jimin korkarak 'Yangıığn' diye bağırdı ve koşmaya başladı. Ateşe bakarak ne yapacağımı bilemez şekilde dona kalmıştım ki bir el beni hızla yangın merdivenlerine çekti. Bir süre ne olduğunu anlayamadan donup kalmıştım. Kendime geldiğimde kurtarıcımın kim olduğunu merak edip başımı kaldırdım. Aman tanrım bu Alper Erözer'di. Şehvetli dudakları hafif titriyordu. Gözleri kısılmıştı. Saçları benim alnıma deyiyordu hafif hafif. En önemlisi de aramızda bir nefes kadar boşluk kalmıştı. Bana iyi olup olmadığımı sorunca kafamı salladım. Oradan çıkabilmek için kapıya yöneldiğimde kapının kapandığı gördük. Üst katlara da bakmıştık fahat hepsi kapalıydı. Ne yapacağımızı bilemez halde bağırırken nefesim tükenmiş halde yenik düşüp merdivenlere oturdum. Alper de yanıma gelmiş gözlerimden düşen iki minik yaşı elleriyle sildi. Hırıltılı ve bir o kadar da cazip sesiyle:
-Merahk etmehh. Her sey çok güzel olacakhhh. Sen ve ben bu kapıları açıphh evimizehh gidicezhhh, dedi.

  Bunları söylerken o kadar seksi duruyordu ki. Dudaklarına yapışmamak için kendimi zor tutuyordum. Onun da benden etkilendiğime yemin edebilirdim. Belki de kendimi tutmayıp onu öpseydim o da karşılık verecekti. Fakat hayır. Ben öyle bir kız değildim. Sadece başımı sallayarak 'pekihh' dedim.  Alper ne yapacağını düşünürken birden telefonunu çıkardı. Biraz bekleyip telefonu kulağına götürdü ve sert bir sesle:
-Helikopter. Okulun yangın merdivenleri. Derhal.

  Ne yaptığını anlamayarak ona baktım bu arada çok da üşüyordum. Burası çok soguktu ve ben deri ceketimi sınıfta bırakmıştım. Alper bunu anlamış olmalı ki üstündeki sweati çıkararak kendi elleriyle bana giydirdi. O esnada bana çok yaklaşmıştı ve uzun bi süre harika ötesi terlemiş kaslarıyla bakışmak zorunda kaldım. Sweat giydirme işlemi başarıyla tamamlanınca birden bir ses yükseldi:
PATAPATAPATAPATA
Tağnrım ne oluyordu. Alper:
-Agh thanks the god gelebildiniz nihayet, diyerek beni kucağına aldı. Evet, artık kaslı kollarında ne olacagını bekliyordum. Beni bir helikoptere bindirdi. Mahmut Tuncer bizi görünce:
-Lo Ben Mahmut Tuncer Şoförüyüm bu helikopterin
Canım sıkıldıkça
Halay çekerim, diyerek halay çekmeye başladı.
    Ne olduğunu anlamayarak ona eşlik etmek istemiştim ki Alper ile birlikte yere kapaklandık. Korkuyla ne olduğunu soracaktım ki Alper yakası açılan tişörtümü göstereyerek 'Kızım sen hep böyle mi giyeneceksin?' dedi. İçimden yaa çok sahiplenici ve kaslı diye geçirirken Mahmut Tuncer son süraatle düştüğümüzü söylemişti.

   BÖLÜM SONU

Alper Erözer ile Hayal Et +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin