Prolog / önsöz

124 9 8
                                    

Bundan tam 200 yıl önce..
Ben 20 yaşındayken genetik bilim araştırmalarında, insanların sağlığı, yaşam süreleri, yaşamsal faaliyetleri bitmiş olan organlar ve hücrelerin yenilenmesi üzerine çalışmalar yapıyordum, eğer başarılı olursam insanların yaşama süreleri uzatabilir veya yaşlanma gibi problemleri ortadan kaldırabilirdik. Profesör Ginger ile birlikte yürüttüğümüz bu çalışmayı yapacağımız 'Hücre Yenileyici' adlı makine ile gerçekleştirebileceğimizi düşünüyorduk. Makineyi Amerika halkına 200 yıl önce, 18 Şubat 2014 tarihinde sunacağımız sırada makine aniden elde ettiği aşırı enerji ile patladı.

Makinenin patlaması üzerine çevre büyük zarar gördü ve insanlar artık kendilerine, yani kendi ırklarına has özel yeteneklere sahip olmaya başladılar .Bunun sebebi ise Hücre Yenileyicinin hücrelerine verdiği enerjiydi. Nöronlar bu enerji sayesinde kendilerini geliştirmiş ve daha hızlı iletişim kurmanın yollarını bulmuşlardı. Makinenin sunumu yer altında olduğundan, patlaması neredeyse tüm dünyayı etkiledi.
Tüm insanlar olmasada, yüzdelik oran verdiğimizde %70'inin hücreleri değişim gösterdi ve beyinlerinin kapasitesi arttı, böylelikle yeni ırklar ve yetenekler oluşmaya başladı. Henüz güçlerini kontrol edemeyen, korkmuş, iyi veya kötü niyetli, herhangi bir duyguyu yaşayan insanların yeteneklerini kontrol edememesi sonucu, güçleri kontrolden çıktı ve savaşlar çıkmaya başladı. Tüm dünya bundan etkilenerek yok olma sürecine girdi...

Bu patlamanın etkilediği insanlardan birisi de bendim, Anastasia Arnelle Daylight. Tüm ortaya çıkan ırklara rağmen benim ırkım yoktu. Hücre Yenileyici ile kazandığım güç ve yeteneklerim diğerlerine oranla daha fazlaydı, hücrelerim durmaksızın yenileniyor, beynimin algılama kapasitesi artıyor ve benim daha da güçlü olmamı sağlıyordu. Ayrıca inanılmaz bir şekilde bana ölümsüzlüğü getirmişti bu patlama, yani aslında tam ölümsüzlük değil, yaşlanmamı geciktirmesinin yanında sağlığım ve zekam hep üst düzeydeydi. Bu, sürekli hücre yenilenmesi ve güçlerim sayesinde oluyordu tabii ki. Ancak yeteneklerim tek bir seferde ortaya çıkmamıştı, ne zaman, hangi gücü kazanacağımı bilmiyordum bir anda çıkıveriyorlardı.

Haftalarca savaşı önlemeye çalıştım ama artan yetenekler ve savaşlar benim bunu yapmamı engelledi. Profesör Ginger ileride, bizim tabirimizle değişime uğramış insanların azalacağını, o zaman bizi kurtarabileceğimi söyleyerek bana bir teklif sunmuştu. Kendisinin üzerinde çalıştığı 'Uyku Kapanı' adında, küre şeklinde bir icat vardı. Küçük bir ev, kocaman bir oda boyutundaydı, ki bu beni herhangi bir tehlikeden korumak için inşa edilen sert ve teknolojik duvarlar sayesinde idi. Teklifi ise, benim bu alete binerek okyanusa gönderilmemdi. Yaşamam zor olacaktı ama profesör bu konuda kaygılanmamamı söylemişti, yaptığı alet bir şekilde içerisindeki foton seviyesini düşürerek daha derin uykuya dalmamı sağlayacak, ve kürede bulunan hava depoları sayesinde oksijen alımımın zor olmayacağını söylemişti. Bu sadece bir küre değil ayrıca içi hava dolu bir balondu, bana yıllarca yetecek oksijeni sağlayacak bir balon. İçine koyulan uyku gazları sayesinde açlığımı ve susuzluğumu bir süre için dindirebilecektim. Ayrıca vücuduma bağlanacak kablolar ile gerekli besin ve vitamin türünü vücuduma aktarılacaktı, profesör bunun bana her ihtimale karşı, yüzyıllarca yeteceğini söylemişti. Tabi bir problem yaşarsam bunun önlemini nasıl alacağımı da belirtmişti. Herhangi bir tehlike ve ya vücudumda olan her hangi bir değişiklikte, kürenin üstün teknoloji sahibi bilgisayarı beni uyandıracaktı. Onun dışında yapmam gereken tek şey Uyku Kapanına binerek uyumaktı, ayrıca profesör Ginger uyandığımda artan foton enerjisi sayesinde eskisindende güçlü olacağımı söylemişti. Bu teklifin üzerine çok düşünmüştüm, eğer kabul etmezsem zaten yolum ölüme çıkıyordu, ne kaybederdim ki?
En azından dünyamı, suçsuz ve masum geleceği korumak için şansımı denemeliydim.

Profesör, üzerinde çalıştığı küreye beni koyarak okyanusun dibine gönderdi. Derin bir uykuya yatarken ise, aklıma bir tek soru takılmıştı nedense;

En fazla ne kadar uyuyabilirdim ki..? Bir ay?

Benden SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin