saltation | yoonmin

08, clear ²

Bölümün ilk partını okumayı unutmayın.

-

Jin homurdandı ve Jimin'in kulaklarını elleriyle kapattı.

Jimin de kendi elleriyle gözlerini kapatırken, Seokjin'in kulaklarındaki baskısına rağmen gürültüleri duymaya devam ediyordu - Yoongi'nin kükreyen hırıltısını ve ani, mide bulandırıcı bir çatırtı sesini. Ortamda tenin tene çarpma sesleri ve sızlanma iniltileri vardı - Jimin bu seslerin sahibinin kim olduğunu bilmiyordu ama Yoongi'ye ait olmaması için dua etti - tek hissettiği şey kaygı ve endişeydi. Burnundan düzenli nefesler alsa bile midesi ısrarla kasılıp gevşiyor ve onu daha da çıkmaza sokuyordu.

Rahatsız edici derecede uzun sürdüğünü düşündüğü gümbürtüler, tenin birbirine çarpma ve yumruk atma sesleri, yırtılan kumaşların sesi bir süre daha devam etti. Tüylerini diken diken eden bu sesler her iki taraftaki hırıltılar kesilene kadar sürdü. Seokjin ellerini kulaklarından çekerken, "Alfan diğer kaybedeni sürü liderinin yanına götürecek. Çabucak geri dönecektir; onu bırakacak ve kendini hızlıca yıkayıp gelecek."

Jimin zayıf bir titremenin bedenini ele geçirdiğini hissederken inledi. Yıkamak kan demekti.

Seokjin, "Ah, bebeğim," diye dalga geçti. Jin'in sesi çok iyi gelmesine rağmen ona acı veriyordu, çünkü Jimin her şeye karşı çok daha duyarlıydı. "Shhh," Seokjin onu yatıştırırken arkadan sarıldı. "Bu aşırı dramatik."

"Kötü müydü?" Diye kusacakmışçasına konuştu. Mide bulantısı her şeye rağmen hâlâ devam ediyordu.

"Bir ara kötüleşti. Ama daha kötü olanlarını da görmüştüm."

Bu cümle Jimin'in daha iyi hissetmesine yardım edemedi. "Yoongi iyi mi?"

Seokjin gülme ve homurdanma arasında bir ses çıkardı. "Ah, o iyi. Üzerinde en fazla bir sıyrık olmalı, Chanyeol kendi iyiliği için fazla ısrarcıydı. Yine de oldukça eğlenceli bir kavgaydı."

"Kavgaları sever misin?" Jimin titrerken bıkkınlığa yakın bir sesle sordu.

Seokjin ellerini tamamen çekerken Jimin arkasını döndü. Baş Omega derin düşüncelere dalmış gibi görünüyordu. "Pek sayılmaz. Ama sonuçlarını severim - şiddeti değil, yine de düzen böyle. Burada sık sık kavgalar olur."

Jimin bu bilgi karşısında bayılmak istedi.

"Bu kadar önemsemen çok tatlı," diye gülümsedi Seokjin, "Ama bazen alfalar çözüme hızlıca ulaşmak için kavga eder. Namjoon, kavga etmekten nefret ettiğini söylüyor ama biri onun duruşuna meydan okursa eminim yumruğu atan ilk kişi o olur."

Jimin, sadece bu kavga muhabbetini bitirmek için, "Sanırım," diyerek çimenlere çöktü. "Yorgun hissediyorum. Keşke dans etmeseydim."

Jin hemen yanına oturduğunda, "Chanyeol gibi bir salağın sana ulaşmasına izin verme," diye uyarıda bulundu.

"...vermeyeceğim." Dedi Jimin. Ve ciddiydi de. Bir süre çimenlerde oturup rüzgarı hissetmeye devam etti, yaşlarının binasının olduğu köşeden gelen müzik ve sohbet seslerini dinledi. En azından binanın diğer tarafından iyi vakit geçiren kişiler vardı.

Sonunda onlara doğru yaklaşan ayak sesleriyle birlikte Yoongi'nin sıcak kokusunu aldı. Endişeyle büyüyen gözleri Seokjin'i bulduğunda omega kendini beğenmiş bir şekilde sırıtıyordu. Jimin'in kulağına eğilerek, "Merak etme, sana çok iyi bakacak," diye fısıldadı. "Zafer kazanmış alfalar tatlıdır; neyse, demek istediğim iyilerdir."