KAYBOLUP GİDECEĞİZ
Bir gülüşün sarhoşluğunda kaybettim kendimi.
İlkbaharın ilk demlerini de yaşarken, ürperiyorum soğukta..
İnsanlar ve doğa olayları da şaşırır oldu hallerini, ben değil!
Ben yine de bir gülüşünde ısıtırdım soğumuş yüreğimi...
Uzaklığın içimi yakan kesat halindeki, alevli bir hoyrat gibi.
Ne varlığına şükredebiliyorum, ne yokluğuna isyan!
Memleketimin kuruyan gölleri gibi, mahsun ve kurumuş bir halde yüreğim,
Ilık bir meltem ile getirseydin yağmur misali sevdanı yüreğime,
Ben bulutlarla işimi halleder, bu kuraklıktan yine kendim kurtarırdım kendimi...
Eğer ki sen bana; bir damla ile yol olsaydın, ben sana gökyüzündeki özgür kuşlar gibi, su akışı gibi, akarak kanat çırparak gelirdim..
Sen, eğer beni; ben olduğum için sevseydin, sevginin ne olduğunu, yüreğine; narin bir terzi gibi nakış nakış işleyebilirdim...
Sendeki beni belki bir zerre yakalayabilseydim; yeni doğmuş bir ceylan yavrusu kadar savunmasız ve bir o kadar da dirayetini toplayıp, yine sana karşı ayaklanıp koşarak gelebilirdim..
Ben sadece sende beni bulmak istedim!..
Bir zerremi sendeki bir zerrede görme kudretine nail olabilseydim eğer; ben her bir zerrem ile sana bölünerek gelebilirdim..
Ama sen, sadece olması gerektiği gibi gördüğün için her şeyi, ne biz bir kuruyan göle su olabiliriz seninle, ne de hoyratça rüzgara karşı kanat çırpan bir kuş...
Biz seninle sadece sizli bizliyiz.
Ve biz böyle izlerde kaybolup gideceğiz...
Saliha KURT GİRAY
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İÇİMİN KASIRGA DERYASI
Poetry*Yorgun bir gönüle sahip olan hayat berduşunun içindeki dert yağmurlarının, gönülden kağıda dökülmeleri yazıyor burada...