HE DİD NOT DİE

49 5 8
                                    

-Sorumu cevaplamadan gittiniz?  Neden?

+Bilmiyorum bende anlamadım.

-Bay Kim Seok Jin sorumu hatırlıyor musunuz?

+Hayır ben hatırlamıyorum.

-Peki. Başka bir şeylerden bahsedelim. Biraz geçmişe gitmeye ne dersiniz?  Sevgiliniz eskiden nasıl biriydi?

+O benim eşim sevgiliniz demeyi keser misin?

-Peki eşiniz diyelim ancak  siz  evlenmedinizki. Yani ben evlenmediniz diye hatırlıyorum.

+Bayım ne demek siz evlenmediniz. Biz evlendik.

-Ne zaman?

+Kaza geçirdiğimiz gün.

-Bana kazanın olduğu günü anlatır mısınız?

+Hazırlanmıştık. Güzeldik güzeldi... Hemde çok güzeldi... Beyaz damatlık giymiştik ikimizde. Düğünümüzün yapılacağı yere gitmek için hazırdık. Biliyor musun çok şey atlattık, çok şey yaşadık ancak birbimizi asla bırakmadık ellerimiz şimdiki gibi hep içi çeydi. Parmaklarımız birbirine düğüm gibiydi asla bırakmadık bu zamana kadar.

-Çok güzel seviyorsunuz açıkçası kıskandım ilişkinizi. Peki konumuza devam edelim gitmek için hazırdınız artık sonra?

+O kadar güzel olmuştu gülüşü o kadar güzeldi ki ben sürekli onun tarafına dönüyordum. O ise araba sürüyorum daha dikkatli olmam gerektiğini söyleyip önüme dönmemi tembihliyordu.

-Biraz su içmek ister misin?

+Hayır teşekkür ederim. İyiyim her şey geçti.  Sonra arabamın önüne aniden biri atladı tabi ben göremedim.
Sanırım ona taciz eden bir adamdan kaçıyordu. O sırada gözlerimi eşimin güzelliğinden ayıramıyordum taki eşim direksiyonu kadına çarpmasın diye uçurumun olduğu tarafa çevirene kadar ne olduğunu asla  anlamadım. Gözlerimi açtığımda hastanedeydim eşim o saf ve temiz güzelliğiyle bana bakıp gülümsüyordu.

-Elleriniz titriyor ellerinize dokunmama izin verin lütfen.

+Sanırım buna ihtiyacım yok eşim tutuyor zaten.

-Elinizi verin bana. Şimdi hissedin gerçek sıcaklığı hissediyor musunuz?

+Eliniz sıcacık eşimin elleri çok soğuk. Üşüyor herhalde.

-Şimdi bana devamını anlatın.

+Dediğim gibi o çok güzel gülüyordu. Melek gibiydi açıkçası bir an öldüğümü zannetmiştim. Ancak duyduğum çığlıklar benim ölmediğimi yaşadığımı gösteriyordu. Daha sonra eşim gülmeyi kesti ve o günden sonra bir kere bile gülümsediğini görmedim.

-Ancak o çığlıkların bir sebebi vardı değil mi? Siz ölmediniz ancak ölen birisi vardı sonuçta.

+Bunu hiç düşünemedim çünkü ben ve eşim iyiydik. Gerisi açıkçası pek umrumda değildi.

-Peki o günden sonra eşinizin gülümsediğini görmedim dediniz. Siz gülümsediniz mi?

+Ben mi ben bilmiyorum! Hatırlamıyorum.

-Neden bunları düşünmüyorsunuz.  Kim Seok Jinshi neden gerçeklerden kaçıyorsun.










Hellooooooo
Uzun bir zaman sonra yazdım. Açıkçası ilk başlarken ki hevesim kalmadı çünkü kimse görmüyor kitabı. Ancak devam etmek istedim.

Bir süre bölüm atamayacağım finallerim var gören olursa dua edin.

Sizi seviyorum ♡
Taejin'i çok sevin 💜

Fısıltı ♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin