AŞK Kadehi

AK -3-

Multimedia; Kamelya Deniz

Güneşin ışıltıları gözlerimi rahatsız ettiğinden rahatsız edici homurtular çıkardım. Bir saniye ben nerdeydim? WTF

''Çantan çok güzelmiş, şu şeyler ped mi?''duyduğum sesle ne olduğunu anlamadan yayıldığım koltuktan doğruldum ve çantamı aradım.

Alaz ıslık çalınca gözlerim elinde tuttuğu çantama kaydı.

''Seni pis sapık! , ver onu bana!''dedim ve çantama uzanmaya çalıştım. Alaz bir hızla arabadan çıktığında bende peşinden gittim ve gördüğüm deniz manzarasıyla olduğum yere mıhlandım. Ama çantamı geri alma arzusu daha baskın olduğundan uzun sürmedi. Alaz hızla ağaçlara doğru koşmaya başladı tabi bende peşinden.

''Alaz onu hemen bana vermezsen onu senin başka yerlerine takıcam.''diye tehtid ettim. Ama pek de oralı olmadı.

''Gel de al canısı..'' Canısı nedir la?

''Gelicem , gelicem dur bekle sen..''diye mırıldanıp hızımı arttırdım. Ama yerler çamur olduğundan bu pekte mümkün değildi.

''Şunu nereme takmalıyım?''dediğinde elinde sallandırdığı mor renkli sporcu sütyenime baktım. Bunun orda ne işi vardı? Hay ama ya ..

''Götüne tak bence çok yakışır.''

''Sen takmak ister misin?''dedi piç smile yaparak.

''Arabanın lastiğini patlatırsam görürsün.''dediğimde yavaşladı ama durmadı.

''Rüyanda süpriz sınav ol inşallah.''diye beddualarıma devam ettim.

''Tövbe de lan..''

''Boş ders diye geldiğin gün Fizik sınavı ol. Amin.''

Yavaş yavaş ona yaklaşıyordum tam çantayı elinden alacaktım ki,son anda çantayı çekti ve benim yere kapaklanmama neden oldu. Bu ikinciydi..

Bir de sanki şaka yaparmış gibi üstüm başım çamur olmuştu. Hayat götüyle bile gülmüyodu, o derece yani..

Yanıma gelip elini uzattığında hiç düşünmeden elini tutacaktım ki elini hızla geri çekti.

''Pisliğin tekisin.''diyerek daha fazla çamura batmadan ayağa kalkmaya çalıştım.

''Aha bak ne buldum, Talya Arın şimdi bende seni TC'ne kadar biliyorum.''dedi sırıtışını bozmayarak.

Sanırım o beni gerçekten psişik sanıyordu..

''Allahım sen bana yardım et, bir gün de kırk yıl yaşlandım yeminle..''diye sızlanarak üzerimi silkeledim.

''Kahvaltıya geldik. Yani ben kahvaltıya sen de takıl öyle.''diyip çantamı üzerime attı.

Ya bari bu kadar belli etme ya dinlemediğini ..

Tabi bende hızla çantamı kontrol ettim. Bilin bakalım ne eksikti?

''Ver onu!''dedim Alaz'a bakarak.

''Benim için giyersen veririm.''dedi kendinden emin bir şekilde. ''Hatta ben de senin için bişey takabilirim.''

İlk başta ne dediğini anlamasam da sonra söylediği şey yüzünden dudaklarım şaşkınlıkla aralandı.