31.Bölüm: Tehdit

29.4K 2.8K 5.8K
                                    

Selam minik perilerim!

Şimdi hemen kendinize sessiz bir köşe bulun ve hikayemize kaldığı yerden devam edin :,)

Keyifli Okumalar! 🧡

Boool bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım lütfen ⭐️

*
Tehdit

*

İnsan kaybettikçe öğrenirdi hayatı. Sevdiklerini kaybettiğinde ise yaşamayı öğrenirdi.

*

Mezuniyetten 24 gün önce

O gece Yekta, Bade'nin arabasına zarar verirken gözlerinde ne kadar büyük bir öfke olduğunu görmüştüm. Her ne kadar belli etmese de Bade'den gerçekten intikam almak istediğini rahatlıkla anlayabilmiştim.

Bade hakkında söylediği aklıma geldi hemen sonra. "Bade'yi mi bıçaklasaydım?"

Korkuyla yutkundum.

Gerçekten böyle bir aptallık yapabilir miydi?

Yekta'nın sinirlendiğinde nasıl bir tepki vereceğini kestirmek çok zordu. Hiçbir sorun yokmuş, keyfi yerindeymiş gibi görünürken Ekin'e yaptıkları geldi aklıma. Durduk yere kavga çıkarıp Ekin'i tüm okulun önünde yumruklaması...

Ya düşünmeden hareket ettiyse Bade konusunda da?

Korkuyordum... Hem de çok.

Fevri tavırları yüzünden herhangi bir şekilde başını belaya sokmasını istemiyordum. Özellikle en son yanımdan sinirli ayrıldığı için bulaşmış olacağı herhangi bir olayda kendimi suçlayacağıma emindim.

Elimde tuttuğum Bade'nin kayıp ilanını indirip Ekin'in gözlerine baktım. Ne pahasına olursa olsun hala Bade'ye karşı hislerinin olduğu apaçık ortadaydı. Gözler aynasıydı kalbin, hiçbir duygu gizlenemezdi orada.

"Nasıl olmuş?" diye sordum.

Sesimin sakin çıkmasına özellikle dikkat etmiştim çünkü ortada net bir şey yoksa Yekta'yı ele verecek herhangi bir şey yapmamalıydım. En azından gerçekleri öğrenene kadar...

"Bilmiyorum," dedi Ekin umutsuz bir sesle.

"Ne zamandan beri kayıpmış?" diye sorduğumda sanki suç üstüme kalacakmış gibi gerilmeye başladım.

"Perşembe günü ilan verildi. Tam bilmiyorum ama bir haftadır kayıp olduğu söyleniyor," diye cevapladığı an okula gittiğimiz gecenin ne zaman olduğunu hızlıca hesapladım kafamda.

Tam da Ekin'in söylediği gibiydi.

İki hafta önce Yekta'yla gizlice okula gitmiştik. Sonra Bade arabayla Yekta'ya çarpmıştı. O günden sonra bir hafta okula gelmemiştim. Yani yaklaşık olayların üstünden on gün geçmişti. Ekin bir haftadır kaybolduğunu söylüyordu. Gerçekten Bade'yi son görenlerden biri olabilir miydim?

"Kimse bir şey bilmiyor mu gerçekten?" diye sordum merakıma yenik düşerek. "Gören, duyan olmamış mı?"

"Sanmam," dedi başını ağır ağır iki yana sallarken "Olsa duyulurdu."

"Garip," diye mırıldandım.

"Sen?" dedi birden.

Korkudan buz kesmiştim o anda ve yüzümün saniyeler içinde ruh gibi bembeyaz olduğuna yemin edebilirdim.

"Anlamadım?" dedim kekeleyerek. "Ben ne?"

Biraz daha konuşmazsa gerginlikten bayılabilirdim.

Yalancılar ve YabancılarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin