Karışık Duygular

93 12 9
                                    

Multimedya: Bora ^_^

Otobüsün arka tarafında rahatlığına gözümle kanaat ettiğim yere oturdum. Cam kenarı olması dışarıyı rahat bir şekilde görmemi sağlıyordu. Açık mavi renk kulaklıklarımı kulağıma takıp sevdiğim şarkılardan birini açtım. Yağmur damlaları cama eskisi kadar olmasada hafifçe vuruyordu.

Bi an aklıma yaşadıklarım geldi. Normal miydi yaşadıklarım!? Nasıl kaldırmıştı benliğim yaşanmışları. O kadar dayanıklı mıydı yüreğim? Bir insan öz kardeşine nasıl kıyardı? Hiç mi değeri olmazdı gözünde? Duyguları, düşünceleri, hislerinin bir önemi yok muydu? 100 gr toz, bir insanın benliğini nasıl ele geçirirdi? Annesine, kız kardeşine, ölmüş babasının hatıralarına hiç mi saygısı olmazdı? Bütün bunları düşünürken kalbime, sanki kızgın demir saplanmıştı. Şu an içinde bulunduğum durumdan kurtulmak için en iyi yöntem dinlediğim şarkıyı değiştirip daha hareketli bir parça açmaktı. Şansıma Shakira 'nın Waka Waka sı geldi.

Şarkıyı mırıldanırken otobüste ki diğer insanları izliyordum. Altmışlı yaşlarda üç tane teyze oturmuş dedikodu yapıyorlardı. El kol hareketleriyle birbirlerini kendi söyledikleri şeye inandırmaya çalışıyorlardı. Şimdi dersinizki nerden biliyon, sen müzik dinlemiyon mu diye ama bu tarz teyzeler bu aralar popi olmuş resmen, hal ve hareketlerindem belli oluyor.

Koltukların boş olmasına rağmen ayakta giden on altı yaşlarında, buğday tenli, saçlarının uclarını sarıya boyatmış ; kulağında kulaklığı, elinde telefonu hafiften saf görünümlü bir çocuk vardı. Onun dışında bir kaç tane takım elbiseli, bir kaç tane de civardaki okullarda okuyan öğrenci vardı.

Sakin ve huzurlu bir şekilde yolculuğuma devam ederken Nilay hanım kulaklığımı çekip çıkardı. Bu kızın ağzı gibi elide rahat durmuyor.

- Yine ne oldu ya bi rahat bırakmıyorsun.!

- Senin Waka Waka na başlarım! Ya şu müziği değiş ya da sesini kıs.!

- Shakira düşmanı!!

- Güzel arkadaşım Shakira ' yı elbette seviyorum, şarkılarını bayılarak dinliyorum ama onun ağzından senin değil.!

- O kadar da abartma. Benim sesimi herkes güzel bulur.

- Ya ön tarafta ki teyzeler bile otobüsten inmek istedi, şoför abi kendini camdan atmak için hamle yaptı ama yapamadı, her zaman aynı durakta inen abiler bi durak önce indiler ve sen hala sesim güzel diyosun. İnsaf be kızım!

- Uff, tamam tamam, dinlemiyorum müzik falan.

Bu kızın konuşmalarından bazen bişey anlamıyorum ama çoğu şeyde haklı çıkıyor.

- Bugün bize gelsene, hem annemde seni görmek istiyordu. Haftaya çarşamba sizin eve, anneni ziyarete gelecekti.

- Hııım.. Biraz düşünmem lazım. Aslında benimde ev ve okul dışında başka yerlere gitmem lazım. Biraz kafamda dağılmış olur.

- İyi o zaman bu durakta inelim.

Kulaklığımı toplayıp telefonumla beraber çantama koydum arsından da beremi kafama geçirip oturduğum yerden kalktım. Otobüs durup kapılar açılınca kaldırıma atladık.

Nilay' ın koluna girip, tempolu bir şekli de onların evine doğru yürümeye başladık. Köşeyi döndükten sonra iki katlı, bahçeli, açık pembe ve beyaz rengindeki eve doğru yöneldik. Nilay bu evde annesi ve babasıyla yaşıyordu. Abisi yıllar önce evlenmiş, eşi ve iki çocuğuyla Ankara da yaşıyordu. Aslen Trabzon ' lu olan Nilay' ın ailesi, babası polislikten emekli olunca buraya taşındı ve yaşamaya başladı. Sıcakkanlı ve samimiler. Zor zamanlarımızda bize oldukça sahip çıkıp, yardım etmişlerdi. Bildiğim kadarıyla Niyazi amca, babamla askerde tanışmış ve arkadaşlıkları bozulmayacak bir dostluğa dönüşmüş. Zaten onların buraya taşınmasına da babam vesile olmuş. Yaklaşık dört-beş senedir burada oturuyorlar.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 03, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TERS KALEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin