DERNIÉRE DANSE 🍂BMIN

A

𝗦𝗼𝗻 üç💔

(Yazarın anlatımıyla)

Taehyung ruhsal ve bedensel çöküntüsünü bir kenara bırakıp ayağa kalktı. Eve gitmeliydi. Onu bekliyorlardı.

Eve geldiğinde tahmin ettiği gibi Somin açmıştı kapıyı.

"Tae! N'oldu, verdin mi?"

"Somin bekle bir içeri geçsin."

"Öff tamam. Hadi bekliyorum"

Somin oturma odasına geçtiğinde sevgilisinin yüzüne baktı Jiwoo.

"Ağladın mı sen?"

"Aish! Her şeyi anlamandan nefret ediyorum."

"Tae? N'oldu sana?"

"Somin'i öldürecek Jiwoo."

Sevgilisini kendine çekip sarılırken konuştu Jiwoo.

"Şerefsiz."

"YA ÖF HADİ!"

"Hadi gidelim güzelim." 

Sevgilisinin dudağına küçük bir öpücük bırakıp gergin bir şekilde içeri geçti ikisi de. Somin hızla ayağa kalktı.

"N'oldu hadi?!"

Kendisini toparlayıp meraklı gözlerle onu izleyen sevgilisine ve kardeşine baktı. Ellerini dizleri hizasında birleştirip bakışlarını kahverengi parkeye çevirdi Taehyung. Boğazını temizleyip anlatmaya başladı. Üzüleceğini bilsede gerçekleri anlatacaktı. Yalanlarla yaşamasını istemiyordu kardeşinin.

"Evdeydi. Mutluydu. Çok neşeliydi." Duyduğu cümlelerle sevindi Somin. Mutlu olmasını istiyordu sevdiği adamın. Yazık...

"Benim ciddi olduğumu görünce O da ciddileşti. Kutuyu verdim. Açtı. En üstteki mektubu aldı. İlk satırı okudu." Başını kaldırıp Somin'e baktı.

"Yazı tipini hatırladı." Somin kızararak ve gülerek başını yere eğdiğinde acı bir gülümsemeyle O da başını yere eğdi. Destek olmak istercesine sevgilisinin elini sıktı Jiwoo. 

Bu kadar etkilenmesini anlayabiliyordu. Somin'le 4 yaşından beri arkadaştı ve gerçekten de beraber büyümüşlerdi. Kardeşiydi artık Somin Tae'nin.

"Sonra en sonu okudu adını görünce ayağa fırladı." Somin'in yüzündeki gülüşü yavaşça sönerken Taehyung devam etti.

"Binadan çıktı. Hızlı gidiyordu. Peşinden seslenerek ilerledim." Jiwoo gerginlik ve şaşkınlıkla sevgilisini dinliyordu. Çok sinirlenmişti ama sakin olmalıydı. Tae üzgün ve sinirliydi ne yapacağı belli olmazdı. Sakin kalmalıydı.

"Depo var arka tarafta biliyorsunuz. Oraya girdi. Ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Tenekeyi önümüze çekti. Kutuyu açtı. Hepsini tenekenin içine attı. Kutuyu da attıktan sonra kenarda kibrit vardı."

Somin korkuyla dinlemeye devam etti. Göz pınarları dolmuştu ama inat ediyordu gözyaşları, akmadılar. 𝐺𝑒𝑟ç𝑒ğ𝑖 𝑑𝑢𝑦𝑎𝑛𝑎 𝑘𝑎𝑑𝑎𝑟 𝑎𝑘𝑚𝑎𝑑ı𝑙𝑎𝑟.

"Sonra elindeki mektubu yaktı. Somin bölümüne geldiğinde tenekenin içine attı. Yandı... Hepsi yandı..."

Ve Somin gözündeki yaşın akmasına izin verdi. Jiwoo duydukları ile şok olmuştu. Her şeyi bekliyordu. Ama onca yaptığı şeyden sonra haklıymış gibi mektupları yakmasına sinir olmuştu. Gözünden bir damla yaş düştü. Gözlerini Somin'den çekip Taehyung'a döndü. Ağlıyordu O da.

"Bağırdım. Ağzıma geleni saydım." Sonra elini sertçe masaya vurdu. Kızlar irkilirken odadaki herkesin ağlaması şiddetlenmişti.

"YAPMA DEDİM. YETER BU KADAR ACI ÇEKTİRDİĞİN DEDİM. APTAL DEDİM. NEFRET EDERCESİNE BAĞIRDIM YÜZÜNE. BAKTIM GÖZLERİNE TİKSİNTİYLE. AMA YOK. BOŞ BAKIYORDU! SİNİRLENDİM ÇIKTIM ORDAN!"

Jiwoo dinmek bilmeyen yaşlarıyla ayakta bağırarak ordan oraya dolanan sevgilisine sarılmaya çalıştı.

"Tae sakin ol."

"YOLDA DAYANAMADIM. YERE ÇÖKÜP AĞLADIM İSYAN ETTİM. "

Sevgilisine sarıldı genç kız. "T-taehyung tamam."

"Ama hayat acımasız. Yüzüme tokat gibi çarpıp dalga geçti. Üzüleceksin dedi. Kaybedeceksin dedi."

"Tae Somin burda sus lütfen." dedi Jiwoo sevgilisinin kulağına fısıldayarak. Somin'in varlığını hatırlayan Taehyung hızlıca Somin'e baktı. Duvara odaklanmış ağlıyordu.

Jiwoo sevgilisinden ayrılıp Somin'in yanına ilerledi.

"Somin...?"

"Ben ondan mektup bekliyordum. Acı değil." Kızın ağlaması şiddetlenirken devam etti.

"BEN ONDAN AFFETMESİNİ İSTEDİM NEFRETİNİ DEĞİL!"

Arkadaşının sinir krizinin eşiğinde olduğunu fark eden Jiwoo Taehyung'a döndü.

"İlaçlarını getir. Kriz geçirirse atak da geçirir."

Taehyung ordan ayrılırken ağlamaya devam etti Somin.

"BEN ONDAN BENİ SEVMESİNİ İSTEDİM ÖLDÜRMESİNİ DEĞİL!" diyerek önündeki bibloyu duvara fırlatırken Taehyung sevgilisine elindeki ilaç kutularından birini açması için veriyordu. Somin'in eşyaları bağırarak ve aynı zamanda ağlayarak etrafa fırlatırken Jiwoo ve Taehyung onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

"TAEHYUNG SAKİNLEŞTİRİCİ VER BANA ÇABUK!"

Taehyung elindeki iğneyi sevgilisine verirken Somin'i koltukta tutmaya çalışıyordu. Jiwoo iğneyi yaptığında ağlaması ve hırçınlığı yavaş yavaş geçiyordu genç kızın.

Acı.. İğrenç bir duyguydu.

❤️

En uzun bölüm.

Bölüm nasıldı?

Mutlu kalın🤍🌌