HAZIRLIK

94 6 0
                                        

~MEDYADA OLANLAR KIZLARIMIZ DEĞİLDİR SADECE PARTIDE GIYECEKLERI ELBISELERDIR~

Hadi hadi çabuk biraz!

SILA: GÜLCE sakin olmayı denedin mi hiç? Saat daha 1, parti 8'de!

Nasıl bu kadar rahat olabiliyorlar  anlamıyorum hayatımın en önemli gecesi olacak bu gece ve onlar hala kahvaltı hazırlamakla uğraşıyorlar.

BEYZA: O değilde ben hala ne giycem bilmiyorum.

Çok cool bir bakışla "hallederiz yavrum" dedim. Lafımı bir an düşününce kendimden igrenme  geldi ve kızlara bakınca onlarında benimle aynı fikirde olduğu belliydi.

GÜLCE: Ne hoş ama! Biz saat 1 de kahvaltı yapalım, daha elbise seçmeyelim, etrafı toplamayalım, hazırlamayalım üs..

BEYZA:Üstelik birde senin dırdırını çekelim!

SILA: Aynennn.

Diyodu ki kafalarına bir şaplak attım. Ki bu en nefret ettikleri şey...Yeterince dağınık evimizde deli danalar gibi koşmaya başladık. Üst kata çıktım, beni yatağa yatırdılar ve zorla bana... Yok yok daha neler! İskence yaptılar diyecektim. Gıdık, gıdık gıdıkladılar. Vücut olarak en güçlü bendim. Ikisini de üstümden attım "inin lan aşağı daha birsürü işimiz var" dedim. Gülüşerek aşağı indiler. Bende yukarıyı toplamaya başladım aylardır girmediğimiz odanın önünden geçerken hala içim ürperiyordu. Evdeki en büyük odayı yani burayı biz spor odası yapacaktık. Ama yaşanan onca şeyden sonra birdaha buraya adım atamadık , ne ben ne kızlar ne de grubun diğer yarısı erkekler. Düşüncelerimi bir kenara bırakıp üst katı düzenlemeye devam ettim.

~CAS'IN AGZINDAN~

Kızlarda bir tuhaflık hissediyorum. Belki bu gün hayatımızın en kötü son 2 yılını da geride bırakmamızdan dolayı ama olacak şey yine olur. Üniversiteyi bitirmekle ne alakası var? Aslında onlarda biliyo ama kendilerini böyle kandırıyolar. Kapının çalmasıyla düşüncelerimden uzaklaştım.

SILA:Beyza kapı çalıyor.

BEYZA: E aç o zaman!

İşte bu kız hep böyley rahattı kimsenin yanında değişmezdi.Kapının kolunu çekiyorum bir türlü açılmıyo Gülceeee diye sinirle bağırdım.Aşağı indi hemen.

GÜLCE:Noldu ya!

SILA:Kapı açılmıyor.

GÜLCE:Kilidi çevirmeyi denedin mi hiç?

Yine mi yaa. Haklıydı ama

olsun ama gülcenin bu kilitleme takıntısı  bizde küçük çaplı kalp krizi yaratıyordu. Kapı hala çalıyordu. Beyza "patlama lan" diye bağırdı. Açtık bizimkiler gelmişti. Selam diyip içeri hiç gelelim mi diye sormadan dalıp kahvaltı masasına oturdular.

GÜLCE: Hop noluyo?

ÇINAR: Sensiz kahvaltılar boğazımdan geçmiyor canımm.

DEMİR: SILAMM dayanamadım seni göreyim dedim. Boğazımda kaldı vallaha.

BEYZA: Kesin ya yalakalığı. Kesin ya üşendiniz ya da tüpünüz bitti.

CANER: İkinci seçenek diyorum son kararım.

Sussana oğlum diye fısıldaştılar.

GÜLCE: Neyse ya hadi bir an önce yapıp da evi hazırlayalim.

Kahvaltıyı yaptık topladık ve islere başladık.

~GÜLCE'NİN AĞZINDAN~

GÜLCE: İçkileri aldınız mı?

CANER: Aldık.

GÜLCE: Tamam Beyza'ya ver yerleştirsin arka bahçeye. Sıla  sen masaları koydun demi havuzun kenarına çok yakın olmasın.

SILA: Hallettim ya ben süsleri aldım şimdi evi süslerim.

Yaratıcılık ve resim yeteneği en yüksek Sıla'ydı. Aslında Beyza'da yapardı ama üşenir ve özen göstermezdi. Ben zaten hiçbirşey anlamam.

GÜLCE: Tamam ben şu bulaşıkları halledeyim salonu toplayım zaten dün süpürüp sildim.

Aralarında en titizde bendim.

ÇINAR: Biz o zaman eve gidelim de hazırlanalım.

GÜLCE: Görüşürüz canım.

Çınar küçük bir öpücük koydu dudaklarıma. Demir'de  Sıla'ya yaptı. Caner de Beyza' ya hoşçakal dedi ve gittiler. İşlerimizi bitirdik ses düzeneğini de hallettik sıra kıyafet seçmekteydi. Bu bir maskeli balo olacak. Ardından havuza girecez. Yani herkesin içinde bikinileri olacak ama biz sonra giyicez yehuu. Benim kıyafetim hazır. Sol bacağımda bir bel dekoltesi ve göğüs dekoltesi olan bir kırmızı uzun elbise. Sıla siyah kısa bir elbise giycekti. Beyza'ya benimki gibi uzun ama dekoltesiz buz mavisi bir elbişe seçtik. Maskelerimiz hazırdı zaten. Saçlarımız'ı ve makyajımızı yaptık. Aşağı indik. Saat 19.05'ti kapı çaldı ve bizimkiler geldi. Çınar beni öyle görünce yüzünde önce şaşkınlık sonra kocaman bir gülümseme oluştu yanıma gelip sarıldı ve "çok ama çok güzelsin seni seviyorum" dedi. O da gerçekten harikaydı. Ben kırmızı gidicem demiştim o siyah bir takım elbise ve kırmızı papyon takmıştı. Gömleğini kolları ceketini geçiyordu ve cidden çok yakışıklıydı. Demir Sıla'yı görünce"bu ne lan  insan bu kadar seksi giyinir mi bakan olursa valla döverim diyip sıkı sıkı sarıldı. Caner Beyza'ya hala mal gibi bakıyordu. Beyza yanına gitti "Caner iyimisin? Caner?" Diyip dokunurken Caner bi anda hala mal gibi bakarken "sen sen meleksin" dedi. Beyza güldü ve caner sarıldı. Hepimiz ergen gibi "ooooo" dedik. Hayırdır bunlar neyin başlangıcı? Ahaha. Salonda oturup konuşurken aynı zamanda misafirlerin gelmesini bekledik. Çınarla konuşurken bir anda arkama baktı ve yüzü düştü bembeyaz oldu."Çınar noldu?" dedim. Arkama bakmaya cesaretim yoktu. "O orda "diye sayıklamaya başladı. "K-kim orda?"

~ARKADAŞLAR KEŞKE BİRAZ YORUM YAPSANIZ NELER YAPMAM HAKKINDA LÜTFEN NEREDE BEGENMIYORSUNUZ YAZIN♡~

ÖLÜM OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin