6

1.5K 174 30
                                    




Vücudumu hafif bir rüzgar okşamış ardından rüzgarın etkisiyle sallanan salıncakların gıcırtısı kulaklarımı doldururken soğuk ve derin bir nefes almış, gözlerimi tekrardan gökyüzünde parlayan yıldızlara çevirmiştim.

Üzerinde yattığım karın içerisinde uyusaydım eğer en fazla donarak ölürdüm herhalde.

Bulunduğum parkta kar, yağışını arttırmaya başlamışken göz kapaklarımı yavaşça kaptmıştım.

Bir süre öylece bekledim ve dakikalar boyunca cebimdeki telefonumdan kulaklarıma dolan bildirimlerin sesini dinledim.

Hiç beklemediğim bir anda iki kolumdan da büyük bir güçle çekilmiştim.

Kapalı gözlerim şaşkınlıkla aralanırken benden yaklaşık on beş santim uzunluğundaki büyük beden beni sıcak kollarının arasına almıştı.

On dakika boyunca o, bana hiç kollarını gevşetmeden sarılmış, ben ise öylece kafamı göğsüne yaslamış bu soğuk havaya rağmen hızla atan kalbinin sesini ninni gibi dinlemiştim.

Daha önce kimsenin bana sarılmadığını varsayarsak daha yeni şoktan çıkabilmiştim.
Her ne kadar bu çok hoşuma gitse de kalbim de en az onunki kadar hızlı atmaya başlamıştı ve bu oldukça rahatsız ediciydi.

Ellerimi kaldırarak onu göğsünden itmiş ve yüzüne dahi bakmadan arkamı dönerek eve doğru yürümeye başlamıştım.

Oydu değil mi?

Parktan çıktığımda nefesimi vererek, yolun yanında bulunan kaldırımdaki banka oturdum.

Cebimdeki telefonumu çıkarttım ve gelen bildirimleri sırayla okumaya başladım.

Taevante1: Aynı şeyi yapıyorsun Jennie.
(19.38)

Taevante1: Yine hasta mı olmak istiyorsun?
(19.38)

Taevante1: Lütfen evine dön lütfen, hava çok soğuk.
(19.41)

Taevante1: Pekala,
(20.02)

Taevante1: yanına geliyorum güzelim.
(20.02)

Oy verinnn 🎻☁️

𝙗𝙪𝙧𝙮 𝙢𝙚 𝙞𝙣 𝙮𝙤𝙪𝙧 𝙝𝙚𝙖𝙧𝙩, Taennie Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin