LOTA | Minsung |

11

"Onun sonu olacaksın. Tıpkı baban gibi."

—————————————————

Şaşkınca ona bakakalırken o sinsice gülümsedi. Tam konuşacaktım ki Minho gelip kolumdan çekiştirmeye başladı. Jennie ise bana el sallayıp göz kırptı.

Seungmin önde biz ise arkada hızlıca köprünün sonuna doğru yürüyorduk ki aniden üzerimize bir Siren atladı.

Çığlık atıp Minho'ya yapıştığımda Siren aniden insan bedenine büründü.

"Nereye böyle Lee Know?"

Bize yaklaşmaya başlayınca Minho beni arkasına aldı.

"İzin ver geçelim Celine."
(CELINE çok yaratıcı demi dkdmmdödndld ssklzn  )

Minho'nun gömleğinin ucundan tutup omzunun arkasından kıza baktım.

"Onu kendime istiyorum. O benim olmalı."

"Onu sana vermeyeceğim. Bunu sen de gayet iyi biliyorsun. Başka bir şey iste."

Gülümseyip Seungmin'e bakınca ürperdim.

"Onu istiyorum." Celine ellerini Seungmin'in yüzünde gezdirip gülümseyince Minho sinirlendi.

"Ona dokunma ve onu rahat bırak. Sana kimseyi vermeyeceğiz."

"Döndüğünde senden bir şey isteyeceğim ve yapacaksın o halde."

"Birini veya bir şeyleri vermek dışında ne olursa yaparım. Şimdi lütfen geçmemize izin ver."

"Öyle olsun. Dönüşte görüşürüz." Eğildi ve Seungmin'in yanağına öpücük kondurdu.

Seungmin şaşkınlıkla ona baktığında korkmuş görünüyordu. Zavallı çocuk..

"Hadi devam edelim." Minho belimden tutup beni yanına çekti ve birlikte yürümeye devam ettik.

Sonunda köprünün sonlarına ulaştığımızda aniden beynimde hissettiğim acıyla Minho'nun kollarına yığıldım.

•
•
•
•
•

"Onu korumalısın Joonho."

"Söz veriyorum koruyacağım. Ölümün boşa olmayacak aşkım. Seni çok seviyorum."

"Jisung orada ne yapıyorsun?"

Kadın küçük çocuğa seslenince çocuk hemen odasına kaçtı. Çocuğun odasına girdi ve yatağına oturup çocuğa sıkıca sarıldı.

"Anne ölecek misin?"

"Hayır hayatım. Nereden çıkardın bunu? Hadi uyu artık. Saat çok geç oldu."

Kadın oğlunun alnına bir öpücük kondurdu ve odadan çıkıp kapıyı kapattı.

Ertesi gün küçük çocuk annesinin ölüm haberine uyanmıştı.