BİR GERÇEK VE BİR KALP

10 0 0
                                    

Düşman okula geldiği gün biz kızlar bir sır öğrendik. Bu bahsedilen büyük bir ithamdı. Ve eğerki doğruysa çok şey demekti. Doğru olması demek düşmana bir adım bile yaklaşmamak demekti. Ama ben doğru olmadığına inanıyordum. Böylesi bir hareketi iki gündür bana böyle kibar davranan bir erkek yapmazdı. Haklı olduğumda karar kılmıştık. Ama her ne olursa olsun o bir erkek sonuçta iş kızda bitiyor dedi derin. Ekim de yorum yapamıyordu. O da ben gibi yanlış görüyordu besbelli. Ama o an derin'i onayladı hepsi. Evet doğru ama öyle bir yanım var ki içimde doğru olmasını kabul etmiyordu. Tamam iş kızda bitiyordu ama onun iradesi yok muydu. Bu kadar mı kolaydı bir erkeği zincirleri altına almak. Ya da düşmanı almak. Tamam dedi herkes bir ağızdan tek çare düşmana sormak. Ben bu bakışları bilirim ama. "asla, asla. Ben nasıl sorarım böyle bişeyi. Delirdiniz mi? Mümkün değil." biz mi soralım sence melin dedi başak. Belli ki benden başka seçenek yoktu. Zaten düşman da benden bekliyordu bunu. Her fırsatta bildiğimin ne olduğunu soruyordu. Benim söyleyemeyeceğimi belirtip derine sormasını istiyordum. çünkü onun yüzünden bu haldeydim. Çocuğa senin hakkında bişeyler biliyoruz imalarında bulunmasaydı bu sır benle ölene dek giderdi.
Yine bi ima sonunda düşman sıkıştırdı beni camın önünde "ne bildiğin" bu kadarda açık açık sorulmaz ki yani. Anlat dedi. İçimden bi ses şimdi herşey gerçek diyordu. Yüzündeki ifade sanki bildiklerimi onaylar gibiydi. Yada bildiğim şeyin ne olduğunu tahmin ediyordu. Burda konuşabileceğim bir şey değil dedim sadece. Cumartesi buluşup konuşmaya anlaştık. Nasıl bir korku vardı içimde dökemem kelimelere. Gerçek olmasından öyle korkuyordum ki. Hiç gerçek olma ihtimalini düşünmek istememiştim. Belkide doğrusu buydu içimde hep bir kuruntu kalmasındansa bilerek yürürdüm ona yada geri dönerdim.

YİNE Mİ AŞIK OLUYORUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin