" hadi daha hızlı olun , sizi haşereler " adamlarımın güverteye taşıdığı erzak yüklü torbaları inceledim , gayet sağlam .
Yardımcımın yanına gitim , yavaş adımlarla .
"Sayım tamam mı ?" yardımcımın yanına varıp sert ve soğuk sesimle soru sorduğumda her zaman ki gibi korkmuştu , bana karşı yanlış bir kelime söyleyip ya da yanlış bir hareket yapmaktan korkuyor ."Evet kaptan! Romlarla beraber hepsi hesapladığımız gibi çıkıyor ." Güvertede ki askerlere bakarak . " romları karinaya yerleştirin ,erzakları ise sintine, siz ikiniz yelkenleri açın , fırtına başlamadan açılmamız gerek " askerler aceleyle onlara verilen görevlerin başına geçtiler.
Yelkenler büyük bir gürültüyle açıldı , rüzgarı delen yelken gemiyi hareket etirdi . Suyun üzerin de bir yaprak misalince hareket eti gemi ve o uzun yolculuk başladı . Bir an önce bu ülkeden gidip bir kaç gemi yağmalamak istiyorum . Bu ülkenin bana yaşatıklarını önceki hayatımda ki yaşamımda bile yaşamadım ama artık yeter , denizler benim hükmüm altında ve benim sularımda benim hükmüm geçer ...
Aslında her şey ölmemle başladı ,21. Yüzyıl da yaşayan bir kızken beni canice öldürdüler , anladım ki bu sikik dünyada masumca yaşamak yok , bu dünya'da ya az kötü olucaksın yada çok kötü yani eninde sonunda kötü olucaksın .
Buraya geldiğim ilk yıl yine salak gibi iyi oldum ama bir boka yaramıyor , kullanıldım beni satmaya kalktılar , beni götürdükleri genelevde ki herkezi öldürdüm , ondan sonra o görkemli büyük evi ateşe verdim ve asla içindekilere acımadım aksine bana zevk dahi verdi . Bu his bir harika .
Yüzümdeki pis sırıtışla dümeni bir az daha sağa yatırdım ."Ching Shih ! sırada ki rota nereye? " sol tarafımda olan yardımcıma baktım. " Ukraynalı korsanlar bizi hafife almış , gidip bir tuzlu suyumuzu yuturalım " " osmanlı imparatorluğu buna izin verir mi? " "osmanlıyı ilgilendiren bir konu değil , barakama git ve haritaları hazırla . onların cesedlerini istiyorum "dedim. " bağşüstüne kaptan Ching Shih "
Dümeni bırakıp , güverteye bakan korkulukların başına geçtim . Beni gören muretebat hemen hareketlenip güverteye doluştular . Koskoca gemiyi , 350 askeri ben yönetiyorum , sağdece ben tüm herkezden öcümü alıcam , bana bunları yaşatanlardan tek tek intikam alıcam ama önce müretebatımı memnun etmeliyim .
"Hedefimiz ukrayna korsanları , onları öldürüp hazinelerine el koyucaz " diye gür bir sesle konuştum askerlerim memnun olmuşlardı çünkü sevinç bağrışlarını duyuyorum ve görüyorum . " Ching Shih peki neden ukrayna ?" en önlerde ki bir asker bana bunu söylemişti " Çünkü karadenizdeki gemilere bizi Ching shih ve askerlerini korkutuklarını , hazinelerimizi çaldıklarını söylemişler . Ben bu söylenenin altında kalmam , eğerki ben bu lafları yütarım diyen olursa hemen bu gemiyi terketsin! " Herkez birbirine bakıp 'hayır' dercesine kafalarını salladılar . Kılıçlarını çıkartıp havaya kaldırdılar ve hepsinin ağzından bu cümle çıktı ' kaptan ching shih çok yaşa '.
~~~~
Kulağıma gelen ayak sesleriyle başımı kaldırdım , kapı yavaş bir şekilde açıldı ve içeri yardımcım girdi .
Ayâ kalkıp masama ilerledim , harita üzerinden saldırı planlamasını hazırlıyorduk bu biraz kafa yorsada sonunda kimin kazandığı açık ve neti . " Ching shih yanlız yol boyunca gördüğümüz ne kadar gemi varsa ,geminin kaptanları kendi gemilerini baltalıyorlar bu yüzden ikinci gemiyi nasıl bulucaz ." dedi yardımcım . "Tabiki de paraya tapan salak arap korsanlardan , para için herşey yaparlar . Bu arda bir kaç adamı görevlendir , gitiğimizde kadınları toplasınlar osmanlıdan geçerken satarız." Dedim .
"Ya kadınları satın almazlarsa " dedi. "Osmanlı erkeklerinin en düşkün oldukları şey kadınlardır , eyer adamlarının zevkleri iyi ise kızların hesini alırlar." Dedim.
"Siz bunları nereden biliyorsunuz ?" Dedi " kellen gövdene fazla geliyor heralde " dedim .Sesli bir şekilde yutkundu ve geri çekilmek için izin istedi . Masadan kalkıp çalışma odamın içindeki diyer kapıya vardım ve yatak odama girdim , yatağıma oturup yanımda ki komidinin üstündeki ufak el aynasını aldım . Yine ve yine gözlerim yüzümde ki yaraya gitti, bir dakika boyunca yarama baktım , yavaş yavaş sol elimi kadırıp sol yanağım da olan derin ve ürkütücü görünen yarama dokundum .
Onun nasıl olduğunu çok iyi hatırlıyorum , hâlâ ilk gün ki gibi acıyacak diye elimi üstünde titrekçe gezdirdim . Neden gözümden yaş geliyor, bu ben değilim ben ağlamam ,bu ağlayan içimdeki masum kız , ben kötü olanım ama ya kötü olan ağlıyorsa . O zaman şu an kimim ! Bu yaraya bakınca bir gözümden yaş gelirken diyer gözümden niye ateş beliriyor .
Kötülük her zaman iyliği bastırır , dünya'da da bu böyledir , insanlar'da da . Şu an bana olanda bu zaten içimdeki kötülük , iyi hislerimi bastırıyor .
Düşüncelerimden kurtulup , yanağımda ki salak yaşı sildim ve ayâ kalkıp tüm mumları sondürdüm , yatağımın yanındaki gaz lambasını hafif kıstım , odam loş bir ışıkla parlıyordu . Gemi denizin üstünde beşikmişçesine salanırken gözlerim kapandı ama sağdece gözlerim bilincim hayla açık , hep de böyle olur zaten .
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
☆SELAM MİLLET ☆
BU BENİM İLK HİKAYEMİN İLK BÖLÜMÜ UMARIM BEYENİRSINIZ .
DESTEKLERİNİZİ BEKLİYOR OLUCAM UMARIM
BEĞENİRSİNİZ .Kelime hatalarım olucaktır elbet , yorumlarda belirtirseniz sevinirim .
Okuduğunuz için TEŞEKKÜRLER ☆
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uğursuz DenizKızı
Historical FictionZamanda yolculuk yapan bir kızın , kapana kısıldığı bu zaman diliminde ayakta kalması gerekiyordu o da karada hüküm süremeyeceyi için denizleri tercih etti ve denizin hakimi oldu . yaptığı bir yolculukta osmanlı hükümdarıyla karşılaştı . Sizlere onl...