Dışarıya İlk Adım

348 18 5
                                    

Biz buralarda yani yerin altında küçük şehirler kurduk. Özel profesörlerimiz sayesinde topraktan çıkan meyve ve sebze tohumunu bozulmadan saklamanın yolunu bulduk. Böylelikle yerin altında tarım yapabiliyorduk. Ufak defek teknolojilerimiz vardı o da haberleşmeye yarıyordu. Biz bu kolonide asla hastalanmıyorduk daha doğrusu hastalanmamaya çalışıyorduk çünkü hastalanan kişi bir daha iyileşmezse onu öldürüyorlardı. Hepsi koloninin ayakta durması içindi.

Yine basit bir gündü. Koloniye "Ghost halkı herkes toplantı odasına gelsin" diye anons geçtiler. Herkes toplantı odasına toplanmıştı. Oda orta boyutlardaydı zaten toplam nüfusumuz 1012 kişiydi bu koloni kurulduğu zaman da 1403'tü hepsi hastalandığı için öldürülmüştü.

Herkes geldiği zaman Henry, yani koloninin başkanı konuşma yaptı.

- Şuan koloni başkanınız olarak size kötü bir haber vereceğim çünkü buna mecburum. dedi.

Bunu duyan herkes Henry'nin bir anda gözünün içine doğru bakmaya başladı. Henry ise konuşmaya devam etti.

- Sizden bunu uzun zamandır saklıyorum beni affedin. 1 yıldır diğer kolonilerden haber alamıyoruz. dedi.

Herkes şaşkın bir şekilde Henry'ye bakıyordu. O ise kimseyi aldırmadan konuşmaya devam etti.

- Diğer kolonilerle yaptığımız anlaşmaya göre eğer bir koloninin başı dertdeyse diğer koloni ona yardım etmek zorundadır. dedi.

Bunu duyan herkes birbiriyle konuşmaya başladı. Henry yumruğunu sıktı ve masaya vurdu "Susun" diye bağırdı. Herkes susmuştu. Eliyle kendini işaret ederek konuştu.

- Ben yarın yanımda iki kişiyle neler olduğuna bakıp geleceğim ben yokken buranın yönetimini Mario'ya bırakacam. Şimdi dağılabilirsiniz. dedi.

Herkes odadan yavaş yavaş çıkmaya başladı. Henry yanıma geldi.

- Merhaba George. dedi.

Alaycı bir sesle.

- Demek sonunda bütün olanları söyledin Henry. dedim.

- Artık neler olduğuna gerçekten bakmamız gerek. dedi.

Ve ben fazla beklemeden.

- İyi bakalım kolay gelsin. dedim.

Tam gidecekken arkamdan seslendi.

- Dur George birşey daha söyleyeceğim. dedi.

- Buyur. dedim

- Yarın sende benimle gelir misin? En sevdiğim arkadaşımı yanımda götürmeyi çok isterim. dedi.

Aslında bunu sormasını beklemiyordum çünkü gitmek istemiyordum o öldürücü soğuğa çıkmayı kim ister ki. Ama onunla kardeş gibi olduğumuz için kalbini kırmak istemiyordum.

- Ben bir düşüneyim. dedim.

- Hızlı ol George 1 saat süren var kararını verdiğin zaman benim odama gel. dedi ve bende"Tamam" dedim  odama gittim.

Kolonide her aileye bir oda düşüyordu ama onca kişi öldürüldüğü için birsürü oda boş kalmıştı. Boş kalan odaları tarım yeri yaptılar. Her fırsatı değerlendirdiler. Benim de ailem vardı bir eşim bir erkek çocuğum bize de bir oda düşüyordu.

Odaya gitmiştim eşimi ve oğlumu öpmüştüm kararımı Henry'nin bana o soruyu sorduğu zaman vermiştim. Hüzünlü bir sesle konuştum.

- Ben gidiyorum.

Eşim Selena nereye gideceğimi anlamıştı. Geri cevap verdi.

- Dışarıya çıkıyorsun değil mi? dedi.

-Evet. dedim

Oğlum John 3 yaşındaydı bizim konuştuğumuzu duyunca bana döndü ve...

- Baba dışarda ne var? dedi.

Oğluma uzun uzun bakarak.

- Hiçlik var oğlum hiçlik. dedim.

Bir anda Selena elimden tuttu ve beni odanın dışarısına çıkardı. John'a döndü ve...

- Sakın dışarı çıkma tamam mı. dedi.

Ve tekrar bana dönerek.

- Geri geleceksin değil mi? dedi.

- Sana söz veriyorum sizin için, oğlum için geri geleceğim. dedim

Selena hüzünlü bir şekilde konuştu.

- Bütün koloni size güveniyor, git şimdi lütfen. dedi ve oradan ayrıldım

Henry'nin odasına gittim ve içeri girdim. Henry'nin yanında Mario ve Ben vardı. Henry bana döndü ve kararımı sordu.

- George geliyor musun yoksa gelmiyor musun? dedi.

Derin bir nefes aldım.

- Geliyorum. dedim.

Ve Henry'nin yanına gittim. Mario ilk önce "hoşgeldin" dedi ve planımızı anlattı.

- Yarın çıkıyorsunuz ve bize en yakın koloni Bigbird'e ilk ona gideceksiniz. Eğer onlar diğer kolonilerle irtibat kurabiliyorsa oradan bütün kolonilerin durumunu öğrenin. Orası da sorun yaşıyorsa Phoenix kolonisine gidin eğer orada da bir sorun varsa geri dönün çünkü Eagle giderseniz ölürsünüz o kadar dayanamazsınız. Belli bir noktadan sonra telsiz bağlantımız kopacak çünkü teklonojimiz buna yetiyor tek başınıza olacaksınız. dedi.

Bunları duyunca ürpermiştim ama dönüş yoktu. Mario son olarak bir şey söyledi.

- Yanınıza yiyecek ve silah alın dışarıda ne olduğunu bilmiyoruz. dedi.

Hepimiz birbirimize bakıyorduk çünkü koloni yapıldığından beri ilk kez kapıları açılacaktı.

O günü Henry'nin odasında geçirdik  artık tüm herşey hazırdı.

** 1 GÜN SONRA**

Bir ses geliyordu, kolonide kırmızı ışıklar yanıyordu çünkü koloninin kapısı ilk kez açılıyordu.

 

ÖLÜM SOĞUĞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin