•Flower• || Jeongcheol ||

•1•

Seungcheol

Ellerimde valizlerle yürüdüğüm sokağı inceliyordum.Burası benim için yeni bir umut yeni bir başlangıç veya yeni bir son olacak ama içimden bir ses buranın bana çok büyük bir hediyesi olacağı yönündeydi.

Taşındığım yer şehirden biraz uzak sessiz sakin bir yerdi.Buraya taşınmamın sebebi kafamı biraz rahatlatmak ve ilham perimi bulmaktı. Edebiyat bölümünü bitireli nerdeyse 2 yıl oluyor ama ben bu zamana kadar neredeyse hiçbir yazım istediğim tarzda olmadı veya sadece birkaç satır yazabildim ve bu benim için çok üzücü bir durum.

Yaşayacağım eve gittikçe yaklaşıyordum. Evin önü bahçeydi ama benden önce oturan kişi bahçeyle ilgilenmemişti ve bu yüzden bahçe kuru ağaçlar ve çiçekler ile doluydu ama önemli değil benimde ilgileneceğim bir şey çıkmıştı. Evin önünde durdum ve eve bir kez daha baktım. Valizlerimle birlikte yavaşça yeni evime yürüdüm. Evin rengi sarı ve beyaz ağırlıktaydı. Aslında bu mahalledeki çoğu ev hepsi renkliydi. Biri mavi biri kırmızı hatta mor renkte olan bir ev bile vardı. Evlerin renkli olması mahalleye ayrı bir hava katmıştı ve bu görüntü nedense bana çok huzur veriyordu.

Kapının önüne geldim ve anahtarımla benim için yeni hayatın kapısını açtım. Ev düşündüğümden daha temiz ve düzenliydi. Benden önce bu evde yaşayan kişi bahçeye bakmasa bile eve düzgün bakmıştı. Kapıyı kapatıp evimi gezmeye başladım. İlk olarak mutfağa girdim mutfak sarı ve gri tonları ağırlıktaydı ve hoş bir uyum içerisindeydi. Mutfakta bir kapı daha vardı. Elimde hala tuttuğum valizi bırakıp yavaş adımlarla o kapıya doğru gittim.

Kapıyı açtığımda karşıma  kocaman ağaç çıktı. Ağacın yaprakları sonbahara girdiğimiz için dökülmüştü bahçeye ama yinede evin arka manzarası çok güzeldi. Kapıyı kapatıp diğer odaları adımladım. Mutfaktan çıkıp merdivenlere yöneldim ve çıkmaya başladım. Bir üst katta ilk açılan kapı yatak odasıydı. Yatak odası ise bu sefer yeşil ve gri tonları olacak şekilde süslenmişti.

Hemen onun karşısında ki oda ise banyoydu. Banyo da yatak odası ile aynı dizayn edilmişti. Banyonun kapısını kapatıp koridorun sonundaki odanın kapısının önüne geldim. Kapıyı yavaşça açtım ve karşıma tüm duvarları kitaplarla dolu bir oda çıktı. Gülümsemeden duramadım çünkü burası çok güzeldi. Bu evde böyle bir oda hiç beklemiyordum.

Dört duvarın üçünün boydan boya her rafı dolu bir şekilde kitaplarla kaplıydı. Diğer duvarın önünde ise bir masa vardı. Masanın üstünde ise kitaplar,defterler,bir sürü çizilmiş resimler vardı. Buranın önceki sahibi sanırım sanatla çok ilgiliydi. Burayı daha sonra incelemek şartıyla odayı terkettim. Evin eşyaları eski sahibinden kalmaydı. Eski sahibi tüm geçmişini bırakarak buradan gitmişti. Çocukluğundan beri bu evde ailesi ile yaşıyormuş. Kendisinden büyük bir tane ablası varmış ama o da okulunu bitirir bitirmez sevdiği ile evlenmiş ve buralardan uzaklaşmış.

Ailesi ile olan tüm bağını koparmış bu olay ise ev halkını aşırı etkilemiş. Ablası gittikten sonra önce babasını ondan bir yıl sonra ise annesini kaybetmişti.Bunlara dayanamayan ev sahibi ise belli bir süre daha bu evde yaşamış ardından ise bu evi satarak burayı terk etmişti.Bunları buraya taşınmadan önce evi satan emlakçıdan öğrenmiştim. Yaşadıkları üzücüydü ama belkide buradan giderek en iyisini yapmıştı. Eve baktıkça aklına eski anılar dolmuştur ve bu eski anılar artık onu çok zorlamıştır.

Üstümde yolculuğun yorgunluğunu artık daha fazla hissetmeye başlamıştım. Mutfağa bıraktığım valizi alıp tekrardan banyoya girdim. Sıcak bir banyo yapsam iyi olacaktı sonra markete gidip yemeklik bir şey alırdım kendime.

Elimdeki havluyla saçlarımı kurutarak merdivenlerden aşağı indim. Mutfaktan ceketimi ve cüzdanımı aldım. Ceketimle ayakkabılarımı giyip evden dışarı çıktım. Hem mahalleyi gezecektim hemde markete gidip kendime yiyecek bir şeyler alacaktım.