Jeonghan
Yılbaşına birkaç saat kala elimde kocaman bir kutu süs ile evimize doğru yürüyordum. Bu Seungcheol ile beraber geçireceğimiz ilk yılbaşıydı ve ben bunun mükemmel geçmesini istiyordum. Bu yüzden erkenden hazırlamak istemiştim evi ama bir türlü fırsat bulamamıştım. Şimdi ise birkaç saat kala evi süsleyecektim.
Seungcheol evde yeni yılın ilk aylarında yayınlayacağı kitabını yazıyorken bende evi süsleyecektim. Tabi gizli planım beraber süslemekti.Onunla geçirdiğim süre boyunca o kadar güzel zamanlar geçirmiştik. Ne ara yılın sonuna geldik bilmiyorum bile.
Tek bildiğim onunla geçirdiğim her saniyeden mutlu olmam. Seungcheol benim biricik aşkımdı benim biricik mutluluk kaynağımdı. Hayatımın geri kalanını onunla geçireceğim için de mutluydum.
Elimdeki kocaman kutuyu yere bırakıp kapıyı açtım. Beni karşılayan sıcak hava ile hafifçe sırıttım. Kapıyı kapatıp kutuyu koltuğun yanına bıraktım. Ceketimi de çıkartıp hızlı adımlarla sevgilimin yanına gittim. Masada oturmuş kitabını yazmaya devam ediyordu. Taktığı gözlük ile ayrı bir yakışıklı olmuştu.
Yanağına ufak bir öpücük kondurdum. Sanki benim varlığımı hissetmiş gibi hiç korkmamıştı. Elindeki kalemi bırakıp beni belimden tuttuğu gibi kucağına çekmişti. Ne kadardır beraber olsakta bazenleri böyle utangaçlığım tutuyordu. Kızarmış yanaklarımla ellerimi ensesine yerleştirdim.
Kendimi onun kolları arasında minicik hissediyordum. Ben hala onun yüzüne sırıtmış bir şekilde bakarken Seungcheol kızarmış yanaklarıma birer öpücük bırakmıştı. Bu yaptığı ile utanmıştım. Kafamı onun boynuna gizledim.
Bu hareketimle belimdeki ellerin biraz daha sıkılaştığını hissettim. Daha rahat etmem için beni belimden tutup iyice kucağına yerleştirdi. Şimdi tamamen onun kucağındaydım. Onunla sonsuza kadar bu şekilde durabilirdim. Bu kokuyla bu sıcaklıkla sonsuza kadar uyuyabilirdim.
Onunlayken sessizlik bile güzeldi. Onunlayken hayatım daha da renkliydi.-Sevgilim süsleri getirdim. Beraber süsleyelim mi? Akşama yemeğimiz hazır zaten sadece süsler eksik.
-Tamam güzelim süsleriz ama birazcık daha böyle duralım. Kokunu özlemişim sürekli yanımda olmana rağmen.
Kıkırdadım bu dediğine. Ve sarılmamı biraz daha sıkılaştırdım. Bu hayatta en sevdiğim şeylerden biri de Cheol'e sarılmaktı. Kendimi evimde gibi hissediyordum. Aynı zamanda ona sarıldığımda tüm sorunlarım bir anda yok oluyor gibi hissediyordum.
Biraz daha böyle durursak yılbaşını kaçıracaktık. O yüzden kafamı onun boynundan kaldırıp dudaklarına ufak bir öpücük bıraktım. Benim amacım ufak bir öpücük olmasına rağmen sanırım Cheol'ün aklında başka bir şey vardı. Ensemden kendine çekip beni derince öpmeye başladı.
Öpüşmemiz gittikçe sertleşmeye başlamıştı. Cheol her zamanki gibi öpüşmüyordu. Bugün ekstra sert bir şekilde öpüsüyordu. İşin içine dillerimizde girince ortama derin bir inleme bıraktım. Bu şekilde biraz daha öpüştükten sonra öpücükleri yavaş yavaş boynuma kaymaya başladı.Eğer şimdi durmazsak bu işin sonu olmayacaktı. Kafasını boynumdan çekip tekrar dudaklarımızı birleştirdi. Aynı sertlikle öpüşmeye devam ederken nefessiz kaldığımı hissederek elimle ensesindeki saçlardan onu geriye doğru çektim. İkimizde nefes nefese kalmıştık. Dudaklarımız kıpkırmızıydı. Benim yüzümde tekrardan kırmızıydı hissedebiliyordum.
-Cheol evi süslememiz lazım. Hadi seninle geçireceğim yılbaşını kaçırmak istemiyorum.
Karşımda sırıtarak beni izleyen sevgilimle utanışım artıyordu. Normalde bu kadar utanmazdım ama bugünkü hareketleri beni nedense daha fazla utandırıyordu. Kendimi lisedeki ergenler gibi hissediyordum. Elini yavaşça kaldırıp dudağımın kenarından bir şeyi sildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Flower• || Jeongcheol ||
Fanfiction~Jeonghan bir çiçekçiydi ,Seungcheol ise ilham perisini arayan bir yazar idi ~