İlk Heyecanım

40 6 0
                                    

Öyle büyük bir heyecan yaşamıştım ki ilk gün. Her zaman yaptığım gibi üniveristeye başladığım ilk günde becermiştim işte geç kalmayı. Oysa geceden ne hazırlıklar yapmıştım. Kıyafetler arkadaşlarım, komşu ablalar ve annemle birlikte uzun oylamalar sonucunda seçilmiş, ütülenip hazırlanılmıştı. Gece saçlarımı bir güzel fönleyip, yatmaya gittim. Ama uyku tutmadı heyecandan, en son hatırladığım ise saatin 3'e geldiğiydi.

Sabah vakitlice kalkıp makyajımı yaptım, akşamdan hazırladıklarımı giyindim. Yolda düşüp bayılmayayım açlıktan diye agzıma iki zeytin atıp cıktım evden. Metrobüste okula giderken saate bakana kadar heyecanım yoktu aslında. Ama şaşmaz bazı kaideleri vardır bazı insanların. Tabi benimde. Geç kaldım. Okul kapısından girip en az 10 dakikada sınıfı aradığımı göz önünde bulundurunca dersin ortasında utanarak oturdum en köşedeki esmer kızın yanına.

Düşünüyodum o an gerçekten istediğim yerde miydim? Bu muydu hayalim? Üniversite böyle bişey miymiş? Hocanın sesiyle irkilirken bi sıcaklık hissettim aşagıdan.

Muhteşem bir şekilde ıslak bir sandalyede oturuyordum. Yanımdaki kıza sessizce çıkıştım " neden söylemedin sandalyenin ıslak olduğunu?". İşte üniveristeside ki ilk arkadaşım pelinle de böyle tanıştım.

İlk tenefüs bittiğinde neredeyse Pelin hakkında herşeyi öğrenmiştim. Mersinden gelmişti. Lojistik okuyacaktı, onunda benim gibi ingilizcesi hazırlığı geçmek için yetmemişti. O hayallerini süsleyen bölümü hayallerini süsleyen şehirde okuduğu için ne kadar şanslı oldugunu anlattı. Bense ek kontenjan sayesinde burada olduğumu, tercihlerimi bile dershanedeki matematik ögretmenimin yaptıgını , hayatımın hiçbir döneminde psikoloji fikrinin aklımdan geçmediğini anlattım. Nerden bilebilirdim ki psikoloji okumadan psikolojimin yerle yeksan olacagını...

İLK HEYECANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin