Son cümleyi okuduktan sonra gözümden bir damla yaş düştü.
Fırat.
Boğazım düğüm düğüm oldu. Telefonu önümdeki sehpaya fırlatır gibi koydum.
Çok özlemiştim. Kelimlere sığdıramayacak kadar çok.
7 ay olmuştu. Koskaca 7 ay...
Gözlerimden akan yaşlara aldırmadan gözlerimi sımsıkı yumdum.
Gözümün önüne gelen anılarla ellerimi yumruk yaptım.
*
'Ya Fırat!' diye cırlamamla Fırat elindeki pamuk şekeri ağzıma tıkıp, gülerek önüne döndü.'Tamam güzelim.' dedi o naif sesiyle.
Ağzımdaki pamuk şekeri yutup, sevgilime döndüm.
'Sevgilim artık gidelim, saat geç oldu.'
Fırat benim konuşmamla kafasını salladı.
'Tamam Sahil.'
Banktan kalkıp arabaya binmemizle montumu çıkardım üzerimden. Fırat'ta direksiyon başına geçti.
Yola koyulmamızın üzerinden henüz 5 dakika geçmişti ki Fırat'ın telefonu çaldı.
'Efendim anne' diyerek telefonu hoparlöre aldı.
'O-oğlumm!' diye fısıltı kadar etkisiz sesle konuşan Nergis teyzeyle gözlerim kocaman açılarak Fırat'a döndüm.
'Baban! Babanı kaybettik Fırat'ım!' demesiyle Fırat direksiyonu bıraktı.
O sırada karşımızdan gelen korna sesiyle kafam ani bir şekilde oraya döndü.
En son duyulan ses ise benim feryadımdı...
'Fırat!'
Geceniz iyi olsun ✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gel Denizimde Sahil Ol | Yarı Texting
Teen FictionTadımlık kısa hikaye. 05*********: Gel denizimde sahil ol. 05*********: Birlikte kumsal olup güneşlere açılalım. Sahil: What dedin cavam? Sahil: Hem o gel sahilime deniz ol değil miydi?