in / on / at / to

83 3 2
                                    

In

1)aylarla, mevsimlerle ve yıllarla kullanılır.

in September eylülde
in winter kışın
in 1995 1995’te
Günün şu bölümlerini gösterir.
in the morning sabahleyin
in the afternoon öğleden sonra
in the evening akşamleyin

2)in kapalı veya sınırları belli bir şeyin içinde oluşu anlatmak için kullanılır.

in the room odada, odanın içinde
in the box kutuda, kutunun içinde
She is sitting in the bedroom. Yatak odasında oturuyor.
We’ll swim in the sea. Denizde yüzeceğiz.

3)in daha büyük yerlerde oluşu anlatırken kullanılır.

in the field tarlada
in London Londra’da
in Thailand Tayland’da
in kapalı veya belli sınırlar içinde olan bir yerde bulunuşu anlatır.
in the room odada
in the park parkta
They live in England. İngiltere’de yaşarlar.
The hunters were in the forest. Avcılar ormandaydılar.

4)in bir yerde oluş veya bulunuşu gösterir.

The pencil is in the box. Kalem kutunun içindedir.

5)in ile kullanılan bazı fiiller: believe, succeed
Do you believe in their ability? Onların yeteneğine inanıyor musun?
She succeeded in the first exam. İlk sınavda başarılı oldu.



On

1)On günlerle, tarihlerle kullanılır.

on Friday cuma günü
onMay 15th 15 mayıs günü

2)On temas eder durumda üzerinde oluşu belirtir.

on the chair sandalyenin üstünde
on my bed yatağımın üstünde
He put the books on the table. Kitapları masanın üstüne koydu.
Bazı hareket ve gidiş şekilleri on edatıyla anlatılır.
on foot yürüyerek, yaya
on horseback atla, at sırtında

3)On bir durumu veya bir şeyin üzerine doğru bir hareketi belirtir.

The key is on the table. Anahtar masanın üstündedir.
Put the key on the table. Anahtarı masanın üstüne koy.

4)On ile kullanılan bazı fiiller: depend, insist, live, rely

They all depend on me. Hepsi bana muhtaçtır.
The natives live on fruit only. Yerliler sadece meyveyle yasarlar.


At

1)At tam bir zaman noktası göstermek için kullanılır.

at nine dokuzda
at night geceleyin (bütün gece boyunca)
at Christmas Noelde (bütün Noel süresince)
We get up at seven o’clock. Saat yedide kalkarız.

2)At edatı bir nokta veya civarında oluşu gösterir.

at the the door kapıda
at the airport havaalanında
at the cinema sinemada

3)At genel olarak küçük bir yerde bulunuş, belli bir noktada oluş söylenirken kullanılır.

at home evde
at the bus station durakta
at work işte



To

1)To “-ye, -ya” anlamındadır.
Eylemlerin varış noktasını işaret eder.
to the street sokağa

They’ll come to Turkey. Türkiye’ye gelecekler.

2)To alan bazı fiiller: Call, complain, explain, say, speak, talk, whisper, suggest, shout fiilleri ile hitap edilen kişileri gösteren sözcükler önüne to getirilir.

What did she say to you? Sana ne dedi?
We’ll explain everything to them. Onlara her şeyi açıklayacağız.
She talked to her husband. Kocasıyla konuştu.
To edatı according, accustomed, due, owing, used ile kullanılır.
According to the new rules you can’t play like this. Yeni kurallara göre böyle oynayamazsınız.
She isn’t accustomed to cold weather. Soğuk havaya alışık değildir.










.....

İngilizce Sözlük 📚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin