Merhaba canlar^^
Uzun zaman olmadı ama yinede geç atacağım için kusura bakmayın lütfen :')
Yeni bölümün tadını çıkarın, iyi okumalar dilerim <33
Yukarıya koyduğum şarkıyı açmayı unutmayın^^"Arda'nın dedesi kayıp." Efe'nin beni şok eden cümlesinin üzerinden tam 20 dakika geçti ve hâlâ kulaklarımda çınlıyor... iki ölü ve şimdi bir kayıp var hikayemizde...
Nereye gideceğini bilmiyorum bu hikayenin ama iyiye gitmediğinden eminim bunu buram buram hissediyorum.
Sessizliği bozan Mert oldu.
"Abi dedeni arasana. Belki bir işi çıktı gitti olamaz mı? Şirkete bakarız, buluruz sorun yok-" Efe'nin sözünü keser,
"Ardagilin şirketi mi var?"
"Evet Yaro, dedesi hem okula hem de şirketi yönetiyor." Arda hakkında öğrenecek çok şeyim olduğunu size en başda söylemiştim ama bu daha bir başlangıçtı.
"Ben dedemi arıyorum, siz de arabaya geçin şirkete uğrayacağız." Efe ile Mert başını salladı Kumsal'da beni kolumdan tutup onların gittiği yere doğru ilerledik. Arda olumsuz bir yüz ifadesiyle bizim yanımıza geldi.
"Yok. Açmıyorum lanet telefonu."
"Tamam abi sen geç yanıma ben sürerim arabayı." Arda Mert'e başını sallayıp yan koltuğa geçti ben, kumsal ve Efe arka koltukta oturuyorduk.
"Şarkının sesini açar mısın Mert?" Mert dikiz aynasından bana başını sallayıp şarkının sesini son ses açtı, her arabaya bindiğimde hayallere dalardım, fakat bu seferki hayalim geleceğimin ne yönde ilerleyeceğini düşünürken şarkıdan bir parça kulaklarıma değdi geçti,
"Bir yol Yıldız peşinde, soluk mavi bir nokta." Bir yıldızın peşinde ilerliyorduk, biz ilerledikçe o bizim önümüze geçiyordu onu bulamıyorduk adeta.
"Tamam geldik." Başımı candan çevirip Kumsal'a mayışmış bir şekilde sordum.
"Geldik mi?"
"Geldik kuzum geldik, sen iyimisin?"
"İ-iyiyim sorun yok inelim," Mert, Efe ve Arda arabadan inmiş bana endişeli bir şekilde bakıyorlardı.
"İyimisin Yaro?"
"İyiyim Mert," konuyu dağıtmak İçin başka bir soru yöneltim.
"Şirket ne kadar büyük," Arda gururla başını salladı,
"Babam ölmeden önce dedemle birlikte işletiyorlardı fakat o ölünce..." Sözünü tamamlamasına izin vermeden şok içinde ona baktım, bu gerçek olabilir miydi? Babasını kaybetmiş ve şimdide dedesini bulamayan bir adam vardı karşımda? Bu doğru muydu?
"N-nasıl yani-"
"Evet annemide babamıda küçük yaşta kaybettim." Dahada şok olmuştum! Nasıl yani Arda hem yetim hem öksüz müydü? Sağlam bir bina olarak düşündüğüm Arda, Arda Altay çok üzülmüş çok yıpranmış fakat her seferinde tekrar yükselmiş yirmi katlı bir bina gözümde artık, sert ama bir o kadarda yıkılmaya dayanıksız bir bina...
"B-ben bilmiyordum öz-"
"Özür dilenecek bir şey yapmadın ufaklık."Ona kızamazdım yinede gözlerimi devirdim.
"Evet hazır mısınız aşk kumruları bir?" Arda ve ben Mert'e aynanda dönüp,
"Aşk kumruları bir?"
"Aşk kumruları bir?" Mert alaycı bir ifadeyle yüzünü buluşturdu,
"Siz birinci sıradasınız diye şey etmiştim yoksa isterseniz birinci sırayı namı değer aşk kumruları iki olan Efe ile Kumsal'a verebilirim." Bu sefer gülen Arda, ben ve Mert'di.
"Ha ha çok komik dimi! Yaren sende gülme vallaha seni burda bırakır giderim!" Gülmeme engel olamazken aynı sırada Efe'de Mert'e söyleniyordu,
"Ya siktir git Mert yürü şirkete." Her beraber ilerledik ve o devasa şirketin önünde durduk, ALTAY HOLDİNG yazılı kapının önünde durduğumuzda Arda kulağıma eğilip sordu,
"Hazır mısın minik?" Ne kadar sinir olsada başımı salladım.
"Hazırım bay Altay..."Bölüm sonundan selam herkese^^
Biraz kısa bir bölüm olsada eğlenceli bir bölüm olduğunu düşünüyorum :')
Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur, oylamayı ve beni takip etmeyi unutmayın^^
![](https://img.wattpad.com/cover/256175743-288-k468371.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yabancı
Teen FictionDört arkadaşın arasına yeni katılan iki yeni kız yüzünden aralarında başlayan husumet arkadaşların arasında bir savaşa dönüşecektir. Hem gülüp hem ağlayacağımız bu hikayede, beklenmedik sürprizlerle karşılaşacağız. Bu hikayede Yaren ile birlikte sav...