Gözlerimi yavaşça yeni bir güne doğru açmıştım, kafamı yavaşça kaldırdığımda Jungkook'un eşsiz yüzü ile kocaman gülümsedim, sadece şunu söylemek istiyorum.
Şanslıyım, böyle birine sahip olduğum için.
Yataktan yavaşça kalktım ve lavaboya doğru ilerleyip kendime şekil düzen verdim.Yatağa doğru ilerleyip tekrardan oturdum.
Telefonuma art arda mesaj gelince duraksadım ve telefonumun ekran kilidini açtım.Instagram'dan dolu dolu mesajlar vardı umursamayıp Instagram'dan çıktım.
Telefonumu tekrardan yerine koymaya fırsat bulamadan Jungkook beni kendine çekmişti."Günaydın"
"Sanada günaydın."Kafamı göğsünden kaldırıp Jungkook'un yanağına küçük bir buse kondurdum. "Hadi aşağı inelim."
"Hayır, bugün biz kahvaltıya gitmiyoruz kahvaltı bize geliyor." Yatakta oturur pozisyona geldim ve arkama yasladım."Nasıl olacak o?"
Kapı çaldığında Jungkook bana bakıp gülümsedi."Şu şekilde olacak."
Kapıyı açtığımda Hizmetli elinde bir tepsiyle gelmişti."Teşekkürler, çıkabilirsin."
Hizmetli eğilip çıktığında ,Jungkook elindeki tepsiyi üstüme koymuştu."Nasıl beğendin mi?"Kahvaltıya baktım bi de Jungkook'a "Sevgilim bu çok güzel ama ben burda bir yemek göremiyorum yoksa fragman mı bu, hadi kahvaltıyı getir."
Jungkook bana uzun uzun baktı sonra yanıma oturdu."Yoo bence çok doyurucu." Çatalla kahvaltıda duran tek yemeği alıp Jungkook'un ağzına soktum."Bak doydun mu?"
Durup güldüm ve cümleme devam ettim."Bence hayır, hadi gel aşağıya inelim."Ben önden ilerlerken Jungkook arkamdan geliyordu.
"Hiç gelmeyeceksiniz zannettik."
"Valla evlendiniz diye bizle takılmazsanız darılırız ona göre."
Jimin ve Jennie gülerek konuşuyorlardı bende onlara karşılık verip gülümsedim.
"Saçmalamayın, sadece Jungkook'un bana çok doyurucu ve fragman tadında olan kahvaltı şöleninden sonra doymak için buraya geldik ,dimi Jungkook?""Alt tarafı karımızı mutlu edelim dedik olanlar yine bana oldu diyecek söz bulamıyorum."
Jungkook sözünü bitirir bitirmez Jin devam etmişti ."Kookie sen daha çok küçüksün ben sana biraz taktik veririm mesela ben Jisoo"ya şey yapıyo-"
Jisoo öksürmeye başlayınca bakışlar ona dönmüştü."Sanki ikiside evliler şunlara bakın."
Taehyung herkesin duyacağı sesle konuşurken, Jisoo onun tersine kısık sesle konuştu."Yakında o da olur."Bu sefer Jin'in yediği yemek boğazında kalmıştı öksürmeye başlayınca, Jisoo gür bir kahkaha atıp sırtına vurmaya başladı."Helal Jin helal."
♡
Jennie saçına atılan kar yüzünden çığlık atarken, Rose onu hiç umursamıyıp kahkaha atıyordu bir yandan da Jennie'yi kara itmeye çalışıyordu."Sevgilim bana bak."
Jungkook'un sesini duyduğumda arkama dönmemle beraber suratıma sert bir biçimde çarpan kar dengemi kaybetmemi sağlamıştı."Jungkook!"
"Lisa"
Jungkook elini uzatıp beni yerden kaldırmış ve suratımdaki karı silmeye başlamıştı.O her suratımdaki karı her silmesinde benim sinirli yüzüm ve kızarmış yanaklarım gözükmeye başlamıştı."Sevgilim valla isteyerek olmadı elimden uçtu."
"Hah elinden uçmuş."
"Hadi sevgilim kızma bana." Ona hala sinirle bakarken bana yavaşça yaklaşıyordu, ben ne yaptığını anlamazken beni kendine çekip sarıldı.Suratımı sinsice bir gülümseme kaplamıştı.
"Tamam tamam kızmadım."
Sarılmamıza son verip benden uzaklaştı."Hadi gel devam edelim."
Jungkook yan tarafa doğru gitmeye çalışırken bir anda çelme takmıştım.
Jungkook yüz üstü yere yapışırken kahkahamı durduramadım.Düşünsenize yerde yüz üstü yatmış bir Jungkook var.
Ben düşünmüyorum çünkü şuan tam karşımda duruyor ve inkar edilemez kadar komik.Bizimkiler bizi bir süre sonra farketmesiyle deli gibi gülmeye başlamışlardı.♡
"Bunu sana ödeticem Lisa." Jungkook'un yere boylaması sonucu onu kaldırdığımızda suratı domates gibi kızarmıştı ve bende şuan ona sıcak çikolata vermiş suratına ılık su tutuyordum.
"Ödetirsin sevgilim ödetirsin."
"Ama nasıl yere yapıştı."Rose tekrardan kahkaha atarken ben söze girdim.
"Chae senide gördük en son yerde oturup ağlıyordun."
"Yok artık ben niye görmedim görsem fotoğrafını çekerdim." Taehyung isyan ederken Rose ona vurdu."Kuzeninim ben senin Kim Taehyung bunu unutma."
"Hiç unutur muyum Park Chaeyeong." Rose'un anında suratını gülümseme kaplarken .Bu güzel ortamı bozan iki şey olmuştu .
Tabiki Suga ve Hoseok.İkiside salona kavga ederek girmişlerdi .
"Oğlum ben sana demedim mi iki tane alacaksın diye sen niye bana bir kutu alıyorsun."
"Suga'cım lazım olur diye düşündüm sana iki yetmez."
"Oğlum neyi yetmez?Ben o kadar kutu noodle'ı nasıl yiyeceğim."
"Sendeki vücut bende olsa ben yerim.Biliyor musunuz ne yerse yesin kilo almıyor ben şurda bir tane çubuk kraker yiyim her tarafım şişmeye başlar."
"Başlarım senin şişmene Hoseok."
"Ayıp oluyor Suga'cım senden beklenilmeyecek sözler."
Onlar kavga ederken biz oturup izliyordu.
Jungkook kulağıma eğilip konuşmaya başladı."Müdahale etmeye gerek var mı?"
"Hiç gerek yok böyle çok iyi."
"Bencede."
Jungkook'un kolunun altına yerleşip kenarda duran battaniyeyi açtım ve ikimizin de üstüne serdim.
"Benim karım beni düşünüyor muymuş?"
Jungkook'a dönüp onun gözlerine baktım."Senin karın seni hep düşünüyor Jeon Jungkook.""Kesinlikle duygularımız karşılıklı Jeon Lalisa."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☙Vampire Life☙
Teen Fictionİçimde kötü bir his vardı .Yatağımdan yavaşça kalktım, su içmek için mutfağa doğru ilerledim. Elime bardağı aldım, suyu doldurdum.Odamdan sesler geldiğinde odama doğru hızla ilerledim hiçbir şey yoktu arkamı döndüm tam gidiyordum boynumda bir nefes...