"OROSPU ÇOCUĞU YETER ARTIK!"
"Şaka da kaldıramıyorsun ha."
"Şakanı sikeyim senin"
"Şş."
Jisung yoldan geçenlerin kafasına su balonu atmaya bayılırdı.
Fic eski bir fic cringe sahneler için özür dileriz :(
Jisung Vay be arkadaşlık bitmiş iki dakika daha bekle ölmezsin ibne
.
Ayakkabımı giyip merdivenden hızlıca inmeye başladım. 15 dakika beklemişler ağaç olmuşlar hah arkadaşlık bitmiş bu devirde.
"Nerdesin olum 15 dakikadır?" İkisi de sinirli sinirli soru soruyordu. "Of germe beni kendimi okula yeni başlayan ilkokullu gibi hissediyorum zaten." Okulun bahçesine girdiğimizde duraksadım bu nasıl okul amk?
Müdür yardımcısının yanına çıkıp sınıfımı öğrenecektik. Felix okulu anlatmaya başladı okul da yani kocaman. Kocaman dediğime bakmayın C tipi hapishane.
Müdür yardımcısının yanına çıktığımızda bir kaç kiz öğrenci ile çıkarken göz göze geldik tabii yakışıklılığıma bakıyorlardı ya da yeni olduğumu hemen anladılar. Umarım birincisidir.
Odaya girdiğimde hoca isini bırakıp kafasını bana doğru çevirmişti ama sadece Bay Yoon ile bakışıyorduk sanırım yarışa girmiştik. "Evladım." Diye bağırınca istemsizce konuşma gereğinde bulunmuştum.
"Hocam yeni nakil oldum sınıfımı öğrenecektim." Biraz daha göz ucu ile bakıp sınıfımı söylemişti Felix ve Hyunjin beni ittirerek odadan çıkardığında bağırmaya başlamışlardı.
Onlarla aynı sınıfta olduğumu anlamam uzun sürmemişti bende onlarla bağırmaya başladığımda arkadan birkaç kişi bize bakmaya başlamıştı bile.
Arkadan bir ses bize bağırıyordu. "Sessiz olun veletler!" Sesin sahibine bakmak icin döndüğümde kafasında balon patlattığım yeni kapı komşumu görmeyi beklemiyordum.
Beni gördüğünde gözlerindeki şaşkınlık ve öfkeyi tarif edemezdim bile. Bana doğru koşmaya başladığında ne olduğunu idrak etmem uzun sürmemişti. Geri geriye kaçarken önüme döndüğümde Chan hyung ve Seungmini görmeyi beklemiyordum.
"HHHYUUUNGG SENİ COK ÖZLEDİM!" O an arkamdaki bedenin yavaşladığını farketmiştim. Artık koşmuyordu ama hızlı hızlı yürüyordu. Bizimkiler birbiriyle bakışırken ben çoktan Chan hyung ile konuşmaya başlamıştım. Hassiktir kovalandığımı tamamen unutmuştum..
"ŞEREFSİZ NEREYE KAÇTIĞINI SANIYORSUN!?" O sıra hızla Chan hyungun arkasına geçmiştim karşımdaki beden Chan hyung ile karşı karşıya gelince Chan hyung sorar gözlerle karşıdakine bakıyordu.
"Hayırdır Minho?" Yürü be Chan hyung taşaklarına beton yetmez. "Hyung bırak birşey konuşacağız" Chan hyung bana göz ucuyla baktığında "Tanımıyorum hyung birden kovalamaya başladı." Minhoya baktığımda gözlerinden alev fışkırıyordu "TANIMIYORMUŞMUŞ O BALONLARI GÖTÜNE SOKACAĞIM SENİN İBNE"
O an Chan hyung ile göz göze geldim. Minho ona kaş göz işareti yaptığında anladım ki tuzağa düşmüştüm. Chan hyung beni yanına çekip ellerini omuzlarıma koymuştu.
"Özür dilerim Han ama-" daha lafını bitiremeden beni elleriyle karşıdaki bedene doğru itmişti. Kafamı çevirdiğimde Chan hyungun yan tarafa bizimkilerin yanına geçtiğini görmüştüm SIÇTIM DEĞİL Mİ COK BÜYÜK SIÇTIM.
Arkadan Felix ve Hyunjin gülüşüyor Seungmin ile Chan bişeyler konuşuyordu. Zoraki gülümseyerek karşıdaki bedene baktım geri geri yürümeye başlarken birine çarpmam uzun sürmemişti. Özür dilemek için önümü döndüğümde benden birkaç santim kısa biri ile göz göze gelmiştim.
Alt sınıf olduğunu düşündügüm kişi ile bakışırken o an Felixin gülme sesi artmıştı. Kesinlikle bu altılı tanışıyordu. Sıkıştırılmıştım ve karşımdaki siyah saçlı velet mal gibi sadece bana bakıyordu. Ya da ben öyle sanıyordum. "Özür dilerim çekilir misin lütfen?" O an karsimdaki kişi saniyelik Minho ile göz göze geldiğinde bağırmaya başlamıştım. "Ya velet! Çekilsene önümden salak salak bakacağına." O an karşıdakinin gözlerinin seğredigini farkettim. Hassiktir ya
Karşımdaki beden üzerime doğru yürürken gözü birden yanıma kaydığında yanımıza Felixin geldiğini farketmiştim. Karşımdakinin odağı artık ben değil Felixti ve- bakışları biraz garipti?
"Changbin hyung~ nasılsın?" Teşekkürler Felix.. Changbin'in ilgi odağı artık ben değildim. Birden sürüklenmeye başladım. Minho bileğimden tutmuş bahçeye doğru çıkarıyordu beni arkamı dönüp bizimkilere baktığımda Hyunjinin bana gülerek el salladığını görmüştüm. Şerefsiz Hyunjin
Minho karşıma geçmiş sinirle birdaha balon atmamamı ve onu rahatsız etmemem hakkında birşeyler söylüyordu ama kesinlikle dinlemiyordum. Karşımdaki bedeni süzmekle meşguldüm şuan. Ona bakışlarımı farketmiş söylenmeyi bırakmıştı. Süzmeyi bırakıp yüzüne baktığımda göz göze gelmiştik.
"Chan hyungun neyi oluyorsun?" Demişti soğuk bir şekilde. "Kuzeniyim." Dediklerimden sonra beni kısaca süzüp yüzünü buruşturmuştu. "Sen?" Anlamamış gibi baktığında tekrarlama gereği duymuştum. "Arkadaşı mısın diye soruyorum" Evet manasında kafasını sallamıştı. Çok yakışıklısınız beyefendi.
"Han Jisung. Okula yeni geldim Felix ve Hyunjin ile aynı sınıftayım." Kısaca flörtöz bir bakış atarak "Üst komşunum" diyerek kendimi tanıtmıştım. Son dediğimden sonra alayla gülmüştü. "Lee Minho."
Bizimkilerin yanına çardağa geldiğimizde yanlarına birinin daha geldiğini görmüştüm. Göz göze geldiğimizde bana bakarak bağırmaya başlamıştı.
Uzattığı eli tutup gülümsedim. Hyunjin öksürmeye başladığında Hyunjine kısaca piç gülüşü atıp önüme döndüm. Sorry Hyunjin ama yeni okul yeni erkekler bro.
Jeongin ise heycanla kendi hakkında bir şeyler anlatıyordu göz ucuyla Hyunjine baktığımda sinirli bir şekilde bana baktığını farketmiştim. Elimi çekip karşımdaki çocuğa "Ben de Jisung tanıştığımıza memnun oldum." İlgimi Jeonginden alıp zilin çalmasına az kaldığını söyleyen Felixe vermiştim.
Herkes gitmek için ayrılırken Minhoya döndüm ve kulağına eğilip "Tanıştığımıza memnun oldum Minho. Üzgünüm ama ben ve balonlarım seni biraz daha rahatsız edeceğiz :)?" O an gitmeye hazırlanan herkes durmuş ne yaptığıma bakıyordu.
Minhodan uzaklaşıp çardaktan çıkmıştım arkamda ise mal gibi bakan bir Minho bırakmıştım.
.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
