Su Balonu | Minsung

15

Jisung poşettekileri masaya bırakırken bende ona yardım ediyordum. Dedikleri baya aklımı karıştırıyordu.

"Domatesleri doğrar mısın hyung?"

"Olur."

Domatesleri alıp tek tek yıkarken Jisung da yapacağımız yemeğin tarifini anlatıyordu.

"Hyung acaba biraz fazla mi yapsak Ordu gibiyiz."

"Haklısın birkaç tane daha domates getirsene dolaptan."

Jisung buz dolabını açıp alacaklarını almış yanıma gelmişti. Söyle kısaca göz gezdirmişti.

"Neye bakıyorsun lan."

"Hic dalmışım. Yemek yaparken önlük giymelisin."

HASSİKTİR MİNHO KAÇ.

"Ah evet kendim alırım."

"Ben vereyim hyung :)"

"Ah ben alırdım."

"Sen doğramaya devam et."

Jisung kapının arkasından bir tane önlük kapıp yanıma geldi. Gerildim.

"Ah ben giydireyim canım hyungum ellerin kirli."

"Of dejavu oldum."

Kafamı kaldırdığımda bıçağı da tezgaha bıraktım. Jisung ise kafamdan önlüğü geçirmişti. Elleri tekrar belime geldiğinde gerilmem kat ve kat fazlalaşmıstı. Önlüğün ipini tutmuş tam arkama geçmişti. Elleri belimi dolarken ben hala domates dogruyordum çünkü gerilmiştim doğal olarak yapacak bir seyim yoktu. Jisung önlüğü bağladığında yanıma geçmişti. Evim yanıyor ama domates doğruyorum.. Evin yanarken domates de dogramazsın Minho

"Küçük doğra Hyung insan yicek bunları."

"Seni de bu hale getirmemi istemiyorsan sessiz ol uzak dur."

"Dur yardım edeyim."

"Hayır etme yapacak işin Yok mu ?"

"Var."

"Yapsana!"

"Aa deli herhalde."

"Yapayım bari işimi."

Jisung sürtünerek arkamdan geçmiş buzdolabının önünde birşeyler çıkartıyordu. Aslında evet mutfak küçük olabilirdi ama sürtünerek arkamdan geçmesi için o kadar da dar değildi. Tekrar ve tekrar sürtünüyordu.

"Ya! velet. Alacaklarını tam alıp geç kedi gibi sürtünüyorsun!"

"Ah öyle mi yapıyorum tüh." Sinirle önüme döndüğümde doğramaya devam etmiştim.

"Dur son kez alacaklarımı alayım."

Arkamdan tam geçerken tekrar sürtünmüştü. Libidom tavan yapmak üzereydi. Tezgaha bıçağı sertçe bıraktığımda Jisung gülmeye başlamıştı.

"Ah tamam uğraşmayacağım seninle."

"İyi."

Elime bıçağı tekrardan aldığımda doğramaya devam ettim. O ise bir şeyler yapıyordu bakmamaya çalışıyordum. 20 30 dakika sonra yemekler pişerken Jisung bir kaşık ile yanıma gelmişti.

"Tadına bak."

Uzattığı kaşığı ağzıma alıp çiğnemeye başlamıştım. Gerçekten çok güzel yemek yapıyordu.

"WOAAH. MÜKEMMEL!"

"Ne sandın lan ben yaptım ahah- ah dur dudağında kalmış."

Parmağı ile dudaklarımın kenarına bulaşan yemeği silip parmağını yalamıştı. Siktir..