Minhoya yemek hazırlarken kapatılan kapı sesi ile kafamı geriye doğru çevirmiştim.
"Ya! evi sildim. Ayakkabıların ile kirletirsen seni öldürürüm!"
"Üzgünüm." Ses yavaş yavaş yaklaşırken ocakta pişen yemeğin altını kıstım. Tezgahı toparlarken bellerime sarılan el ile donakaldım. Kafasını boyun girintime soktuğunda şaşkınlığım iki kat artmıştı.
"Çok yoruldum Jisung-ah."
"Son ders bedendi değil mi?"
"Evet."
Bellerimdeki elin üstüne kendi elimi koymuştum. "Bugün sevdiğin yemekleri yaptım. Sonuçta her gün evde değilim." Kollarını gevşettiğinde arkama dönmüştüm. Artık Minho ile yüz yüzeydik. Ellerimi omzuna atmış saçlarıyla oynuyordum. Evet saçın arka tarafi ile oynama huyum vardı.
"Ellerini yıka ve masaya otur."
"Tamam anne."
"Anneden dayak yiyeceksin!"
"Tamam tamam gidiyorum." Yanımdan ayrıldığında tuttuğum nefesi bırakmıştım. Ne zamandan beri nefesimi tutuyordum? Minhoya arkadan sarıldığımda böyle mi hissetmişti? Masayı hazırlarken Minho üstünü değişmiş yanıma gelmişti.
"Hyung bardakları çıkartabilir misin?"
"Hm." Kafa salladığında iki tane bardak çıkartmıştı. Masayı hazırladığımda ikimiz de oturmuş yemek yiyorduk.
"Okul nasıldı?" Minho anlatmaya başladığında ellerimi yüzümde birleştirmiş heyecanlı heyecanlı anlatan Minhom'u izliyordum. Yemek bitene kadar her konudan konuşmuştuk ve ben zevkle Minhom'u dinlemiştim.
"Bana neden öyle bakıyorsun?"
"Nasıl bakıyorum?"
"Güzel."
"Sana güzel mi bakıyorum."
"Evet." Bugün ikinci kez bu diyalog geçiyordu. Ama cidden bakışımda sorun olmalıydı. Yoksa her seferinde bunu söylemezdi. Masayı toplamış mutfakta işimiz bitmişti. Şuan ikimiz de salonda oturuyorduk. Şarabımızı içip film izliyorduk.
"Jisung."
"Efendim."
"Beynim uyuştu."
"Ahahaha benimde."
"Oyun oynayalım."
"Ne oynayalım?"
"Doğruluk ve doğruluk."
"O doğruluk ve cesaretlik değil mi?"
"Hayır doğruluk ve doğruluk. Hakkında öğrenmek istediğim şeyler var."
"Heyecanlanmak."
"Soruyorum?"
"Sor."
"Kaç erkek sevgilin oldu?"
"2"
"Senin?"
"Hiç erkek olmadı ama 3 kız oldu."
Ben konuşmaya devam ettim. "Hoşlandığın kişi bizim okulda mı?"
"Evet." Kısa süre düşünmüş konuşmaya devam etmişti.
"Benimle yatmak ister miydin?" Ne? Umarım yanlış duymuşumdur.
"Ne?"
"Benimle yatmak ister miydin?" Hayır gayet iyi duyuyordum. Çok büyük afallamıştım. Ne cevap verecektim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Su Balonu | Minsung
Humor"OROSPU ÇOCUĞU YETER ARTIK!" "Şaka da kaldıramıyorsun ha." "Şakanı sikeyim senin" "Şş." Jisung yoldan geçenlerin kafasına su balonu atmaya bayılırdı. Fic eski bir fic cringe sahneler için özür dileriz :(