3.Bölüm

170 8 0
                                    

MULTIMEDİA : DENİZ

Sınıfa girdiğim an bir çocukla göz göze geldim. Sanırım bu sınıfa bir meteor düşmüştü ! Hemen hocaya göz teması kurmaya çalıştım. Sınıfta bir sessizlik olmuştu. Hoca bana baktı sonra sınıfa dönüp "evet çocuklar bu yeni öğrencimiz Kumsal" dedi. Herkes kendi arasında konuşmaya başladı. "Ben Türkçe öğretmeni Ali" dedi hoca bana. Bende elimi uzatıp "bende ah... Zaten adımı biliyorsunuz" diyip gülümsedim. "Kumsal bize biraz kendinden bahsedermisin " dedi Ali hoca. "Müzik dinlemeyi severim, Ben bir voleybolcuyum, Hobi olarak değil ciddi ciddi oynuyorum. Matematikten nefret ederim , zaten matematik notlarımda kötü. Türkçe'de baya iyiyim. Daha çok beni tanımak istiyorsanız benimle tanışmanız yeterli olacaktır" dedim. "Türkçe notlarının iyi olması benim işime gelir , boş bulduğun bir yere oturabilirsin Kumsal'cım" dedi Ali hoca .ikiletmeden gözümle boş yer aramaya başladım. Hiçbiryer boş değildi. Arkadan bir ses geldi "benim yanım boş benim yanıma oturabilirsin" dedi meteor çıcık. Ben şok ben iptal ben vefat... Mecburen onun yanına geçip oturdum. Aman allahım bu ne böyle, Allah özene bölene yaratmış. Çocuğu incelemeye başladım. Çocuğun açık kahverengi gözleri, açık kahverengi gözleri vardı. Normalde kahverengi gözleri pek sevmezdim ama onunkiler çok güzeldi, sıcacıktı ve- "beni incelemeyi bitirdiysen tanışabiliriz sanırsam " diyip elini uzattı. "Ben Deniz" dedi. ben bendeniz sjndjfjfn tamam kapa çeneni mal iç ses. Ilk önce dilim tutuldu, konuşamadım. Sonra elimi uzatıp "m-merhaba B-ben Kums-sal" dedim. "Çekiciliğimden konuşamıyosan bunu her kız yapıyo" dedi . egosunu yediğimin . "Merak etme senin kadar boş yere egosunu okşayan bir kişi görmemiştimde o yüzden yanlış anlama ben diğer kızlara benzemem" dedim. "Ahahah rölünü iyi oynuyorsun" dedi. "Bunu rol olarak düşünüyorsan sen kaybedersin" dedim. Liütfen zil çalsında egomu okşayabileyim lütfen zil çalsın da - aha zil. Hemen ayağa kalkıp sınıftan dışarı çıktım. Havalı yürümeye çalışırken hırkanın fermarı kapıya takıldı. Ah bu her havalı yürümeye çalışırken olmak mı zorundaydı :(( deniz arkamdan kahkaha atıyordu tabiki . Ondan bu beklenirdi zaten . O sırada kahkaha atmasaydı kendime çeyrek altın takıcam. Her neyse kapıdan kurtardım sonunda hırkamı. 3-4 adım attıktan sonra biri kolumdan tuttuğu gibi beni duvara yapıştırdı . DENİZ😍. " Bana bak kızım bana bulaşırsan olacakları sen düşün , zaten senle konuşurken bile büyük bir eziklik yapıyorum . Sen anladın beni " diyip beni orada ağzım açık bir şekilde yalnız bıraktı .

Umursamaz KabusumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin