on bir

2.3K 234 123
                                    

"Köpeklerden nefret ediyorum." Burnumu silerek sinirle söylediğim şeye Lisa dudak büzerek. "Öyle deme Jennie, ağlarlar sonra sen onlardan nefret ediyorsun diye." demişti.

Gözlerimi devirirken bugünkü sayamadığım hapşuruğumun geleceğini hissetmiş, hızla Lisa'nın kolunu tutmuştum. "Peçete peçete." Bana cebinden bir peçete çıkartıp uzatırken omzuma bir şey çarpmasıyla peçeteyi alamayıp gerilemiş, hapşuruğum kaçmıştı.

Derin bir nefes verip hapşurmama izin vermeyen kişiye baktığımda daha önce görmediğim bir kız olduğunu sanarak gözlerimi kısmış, daha sonra tanıdık gelen sarı saçlarıyla aklımda beliren isme histerikçe gülmüştüm. Cidden mi?

Bu ödleğin bana çarpacak cesareti var mıydı ya?

"Önüme bakmıyordum, kusura bakma." İtici sesiyle konuştuğunda kaşlarımı çattım. "Niye bakmıyordun? Senin yüzünden hapşuruğum kaçtı."

Bu ufak konuyu bile onun saçını yolmak için büyütebilirdim.

O kaşlarını kaldırırken yanındaki arkadaşı bana cevap vermişti. "Büyük kayıp mı?" Alayla söylediği şey ile tek kaşımı kaldırarak ona döndüm ve Mi Na'yı gösterdim. "Arkadaşın cevap veremiyor mu? Nesin sen onun badigardı mı?"

Lisa kolumu dürtüp, "Salla Jennie, okula yeni gelmişler. İlk günden ağlamalarını istemeyiz." dediğinde sırıttım ve önümdeki aptal ikiliye alayla baktım. "Kötü oldu, beni kışkırttıklarında ne yapacağımı göstermek istiyordum."

Dediğim şeyden sonra tepkilerini izlediğimde Mi Na'nın suratında çok bilmiş bir ifade oluştuğunu gördüm. "Ne yapacaksın sanki? Hapşuruğun kaçtı diye dövecek misin?"

Ona doğru bir adım attım ve gözlerinin içine bakarak, "Göstermemi ister misin?" diye fısıldadım. Korkuyordu, gözlerindeki ürkeklik kendini belli ediyordu ve bu beni olduğumdan daha da cesaretlendiriyordu.

"Gidelim Mi Na. Arkadaş kavga istiyor ama ona harcayacak vaktimiz yok." Arkadaşı Mi Na'nın cevap veremeyeceğini anlayıp konuşmaya dahil olduğunda alayla güldüm. "Sizinle mi kavga edeceğim? Kavga edeceğim insan kategorisinde bile değilsiniz, üzgünüm."

Bozuldukları yüzlerinden belli oluyordu ve ben bundan zevk alıyordum. Noktayı koymak için ağzımı açmışken durduğumuz koridorda gür bir ses yankılandı. "Jennie!"

Bana seslenen Taehyung'a döndüğümde sinirli yüz ifadesi beni ürkütmedi değil. Hızla yanıma gelerek kolumdan tutmuş ve hiçbir şey demeden merdivenlerden inmeye başlamıştı. Hızlı ve büyük adımlar atıyordu bu yüzden ona yetişemiyordum. "Taehyung biraz ya-"

"Kes sesini!" Bağırarak lafımı böldüğünde bu kadar sinirlenmesine neden olan şeyi tahmin edebiliyordum.

Beyefendinin biricik aşkını korkutup rezil etmiştim.

Hızla merdivenlerden inmeye devam ederken kimsenin bizi göremeyeceği bir yerde durmuş ve sinirle beni duvara yaslamıştı. Sırtım duvara değdiği sırada kızgın bakışları yerin dibine girmek istememe neden oluyordu. "Senin sorunun ne Jennie?"

Sesi soğuk çıkarken hafif korksamda rahat görünmeye çalışıp omuz silktim. "Bir sorunum yo-"

"Neden sana hiçbir zararı olmayan insanlara sataşıp duruyorsun!" Lafımı bölerek bağırdığında kaşlarımı çatarak, "Lafımı bölmez misin?" diye sordum.

"Seninle hiç konuşmayacaktım..." Bir şey diyeceğim sırada devam etmişti. "Bir daha, benimle konuşan kişilere sataşmayacaksın."

'Ciddi misin' anlamında kaşlarımı kaldırdım. "Nedenmiş?" Ellerini saçlarından geçirirdikten sonra yine sesini yükselterek konuştu. "Sen beni delirtmek mi istiyorsun?"

"Bağırıp durma."

"Sende bir kere olsun kendini değil de karşındakini düşün!" Hayretle ona bakarak, "O kız bana karşılık verecektide ben onu düşünüp kibar mı olacaktım? Sen benimle dalga mı geçiyorsun?" dedim.

"Ona sataşma, tamam mı? O senin sataşabileceğin biri değil. Hassas." Hayal kırıklığıyla ona bakarken bir süre yüzüme baktı. Daha sonra ise hızla kafasını çevirip arkasını döndü ve ilerlemeye başladı.

Gözlerim hafiften dolmaya başladığı sırada arkasından bağırdım. "Neden onu sevip benden nefret ediyorsun! Neden beni sevmeyi denemiyorsun..."

Duraksadığında sesimin çatlamasına engel olamadan devam ettim. "Benden nefret etmeyi bu kadar mı seviyorsun?"

Yüzünü bana çevirip bakacağı sırada onun yüzüne bakmadan hızla yanından geçtim. Sinirli adımlarla merdivenleri çıkmaya başlarken neden Taehyung'un bir an olsun bana bakmadığını düşündüm. İlerleme kaydettiğimi sanmıştım ancak şu an başa dönmüş gibi hissediyordum.

Yanağımda ıslaklık hissettiğim sırada durgunca akan yaşı sildim. Bir erkek yüzünden ağlıyordum ha?

Acınası.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

göt taehyung

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

göt taehyung

aside from tunes .·ٜ۬・ taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin