2.2 locket

717 78 7
                                    


      Regulus yorgun bir şekilde yatağın kenarına oturmuş ona bir şeyler yedirmeye çalışan Ophelia'ya baktı. ''Gerçekten biraz daha o iğrenç çorbadan içersem kusacağım.'' diye söylenirken kız onu dinlemeden kaşığı kaseye daldırıp ona uzattı. Regulus isteksizce çorbayı yutarken ''Bari beni Potter'ın yanına götür. Kusarsam onun suratına kusayım.'' diyerek mızmızca konuştu. Ophelia iç geçirerek elindeki tabağı komodinin üstüne bırakıp ''Boş boş konuşmaya başladığına göre iyileştin.'' diyip yataktan kalktı. Regulus'ta doğrulup üstündeki yorganı kaldırdığında kızın kaşları çatıldı. ''Bakma bana öyle Grindelwald. İkimizde burada kalamayacağımı biliyoruz. Ayrıca alınma ama Sirius'a tahammül edemezken diğerleriyle aynı havayı solumak beni boğuyor.'' dedi. Ophelia koyulaşmış mavi gözlerini kısarak ''O insanlar olmasaydı. Şu an inferiler tarafından boğulmuştun.'' diyerek tersledi onu. Regulus, onlara borçlu olduğunu bilse de madalyonu onlara vermesiyle ödeştiklerini düşünüyordu. Masumca kıza bakarak ''Tamam tamam kızma. Giderken bir teşekkür ederim.'' diyip ayağa kalktı. Ancak kız omuzlarına bastırıp onu tekrar yatağa oturttu. Tam odadan çıkacakken Regulus'un masumca sorusuyla duraksadı. ''Sence beni böyle kabul ederler mi?'' Ophelia şefkatli bir gülümsemeyle Regulus'un yanına oturduğunda elleriyle yüzünü kavradı. ''Regulus, hepimiz hatalar yaptık. Yapabiliriz de. O senin ailen, seni her koşulda sevecek. Sirius kocaman bir kalbe sahip ve onun sevgisini en çok hak eden kişilerden biri sensin.''

''Bize yalan söyleme konusunda ustalaştın Ophelia.'' James sinirle söylenirken odanın içinde bir ileri bir geri yürüyordu. Ophelia suçlu bir çocuk gibi oturduğu yerde ellerini inceleyip yüzünü aşağıda tutuyordu. Lily ortamı sakinleştirebilmek adına ''Sonuçta bu sırrı kendileri için saklamadılar. Herkesin iyiliği için uğraştılar.'' dediğinde Remus ciddiyetle ''Herkesin iyiliği için uğraşırken az daha Sirius'a ömür boyu çekeceği bir vicdan azabı bırakıyorlardı.''  diye konuştuğunda Dorcas oturduğu yerde rahatsızca kıpırdanarak ''Abartma Lupin. Tamam kabul yalan söylediler ama söylemeselerdi şu an madalyonu bulamamıştık.'' diyince James hiddetle ''Siz gerçekten fazla iyimsersiniz. Ophelia ve Regulus bunca zaman birbirlerine bilgi taşıyorlardı. Belki Regulus sahip olduğu bilgileri Ophelia'nın gönderdikleri sayesinde elde etmiştir.'' ''Sakın onun hakkında böyle konuşma Potter.'' odanın içinde yankılanan ses destek alabilmek için merdivenlere tutunmuş Regulus'a aitti. Ophelia hızla onun yanına gidip koluna girdiğinde James histerik bir şekilde güldü. ''İki Black arasında dönüp durman mide bulandırıcı.'' James'in ağzından çıkan kelimeler ile Lupin James'i kolundan tutarak uzaklaştırmaya çalıştı. Ancak James Remus'un elinden kurtulup Ophelia'ya doğru yaklaştığında ''Tam soyuna yaklaşan bir şekilde davranıyorsun. Önce kendine aşık ediyorsun, sonra kullanıp bir kenara atıyorsun Grindelwald.'' kız dostunun ağzından çıkan cümlelerle hem sinirlenip hem hayal kırıklığına uğrarken bir yandan da işin içinde başka bir şey olduğundan şüpheleniyordu. Tam James'e madalyonun nerede olduğunu soracakken James'in elleri boğazını kavrayarak onu duvara yapıştırdı. Remus hızla James'e doğru atılırken Dorcas asasını James'e doğru uzattı. Ophelia sol elini dur şeklinde kaldırdıktan sonra nefessizlikten kısılmış sesiyle ''Madalyonu bana ver James.'' diyerek konuşmaya çalıştı. James daha önce yüzünde görmediği tehlikeli bir gülüşle ''Şu an isteyebileceğin tek şey canını bağışlamam.'' diyince Ophelia sorunu bu şekilde çözemeyeceğini anlayıp kartala dönüştü. James bir an şaşkınlıkla donakaldığında Ophelia odanın diğer köşesinde belirince Dorcas aceleyle James'i sersemletti. Olduğu yerden fırlayan James koltuğa çarpınca Lily hızla James'in boynundaki madalyonu çıkartıp Ophelia'ya fırlattı. James derin bir nefes aldığında uykudan uyanmış gibi hissetti. Doğrulmaya çalışsa da Lily onun koltuğa uzanmasını sağlayıp saçlarını okşadı. Ophelia madalyonu cebine koyarken ''Oldukça tehlikeli bir durumdayız. Birbirimizi lanetlemeden madalyonu yok etmeliyiz. Lupin sen Regulus'u üst kata çıkar, Dorcas ve Moody sizde benimle ormana gelin.'' diyerek kapıya yöneldiği sırada kapıya yaslanmış Eloisa ile karşılaştı. Korkuyla geri çekilirken Eloisa'nın arkasında duran Bellatrix Lestrange ona alayla gülümserken söylediği sözle donakaldı ''Sirius Black gibi sende geç kaldın Grindelwald.'' 

Herkese merhaba arkadaşlar. Öncelikle hikayeyi okuyup destek veren herkese teşekkür ederim. Bu aralar yeni bir hikaye yazıyorum. Eğer fantastik hikayelerden hoşlanıyorsanız profilimde yer alan 'Carnation' isimli hikayeye bakıp destek olursanız sevinirim.

Nox | Sirius Black |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin