Bölüm üç: sürünerek geri dönmek

511 17 1
                                    


selamlar! hadi uzatmadan bölüme geçelim.ENJOY!

Ertesi gün şahika uyanır ve evin etrafına bakar, ender ya da caner'i arar ama bulamaz. Görünüşe göre uyanan ilk kişi oydu. Kendi kendine konuşmaya başladı "peki ben şimdi ne yapacağım!? Konuk olmam gerekiyordu ama açlıktan ölmeme izin veriyorlar. en azından iyi bir fincan kahvenin nasıl yapıldığını biliyorum"

Kahve kupasını aldı ve bahçeye oturmaya gitti; son birkaç günü düşünerek, kupanın içindeki sıcak sıvıdan yavaşça küçük yudumlar aldı. Düşüncelerinde o kadar kaybolmuştu ki, enderin gelip yanında durduğunu ve ona yukarı aşağı baktığını fark etmedi. "bu soğukta dışarı da ne yapıyorsun?"

Şahika şaşkınlıkla yukarı baktı, ender onu başdan aşağı süzüyordu; sorgulayıcı bir şekilde bir kaşını kaldırmıştı.

"hiçbir şey; sadece son olayları ve bundan sonra ne yapacağımızı düşünüyordum. Caner nerede?"

Ender kaşlarını çattı ve diğer sandalyeyi çekip yanına otururken başını salladı. şahika, elinde bir kupa tuttuğunu da fark etti.

"Kahvaltı hazırlıyor. Ve evet; Ben de bunu düşünüyordum. Ve bir şeyler var aklımda"

Bu şahikanın dikkatini hemen çekti; "Peki söyle"

Ender yüzünde neredeyse şeytani bir gülümsemeyle sırıttı. "Mert'in bir oğlu olduğunu biliyor muydun?"

"ne!?" Şahika şok oldu. Mert'in çocuğu mu vardı? Kimden? neredeydi ve şahika bunu daha önce nasıl öğrenmedi?

"ah evet; Onu araştırırken öğrendim. çünkü beni takip etsin diye sıtkı yı o tüttü sanıyordum. Kimsenin bilmediği bir oğlu var"

"Zehra da mı bilmiyor?"

"Tabii ki de hayır. Böyle bir şeyi riske atar mı, Zehra hiçbir şey bilmiyor. Onu bildiğin yıkık bir evde saklıyor"

Zengin eşiyle lüks bir evde eğlenip ve bir holdingde hisselerini yönetirken çocuğunu eski bir evde herkesten saklamak mı!? Şahika, Mert'in ahlaksız, zalim ve güvenilmez biri olduğunu her zaman biliyordu ama o bile bunu beklemiyordu; Bu onun gibi bir piç için bile çok fazlaydı. Şahika enderin nereye varmak istediğini anladı ve o da sırıttı, bu sabah gittikçe daha da güzelleşiyordu. "Ve onun kirli sırrını zavallı aptal karısına açıklamamızı öneriyorsun. güzel, bunu sevdim."

Ender geniş bir şekilde gülümsedi ve çapkın bir tavırla "çok teşekkürler canım" dedi. Ama birden şahikanın yüzündeki alarm ifadesi ile kafası karıştı "ne!?"

"o kadar da küçük olmayan sırrını bildiğini biliyor mu peki?"

Ender kaşlarını çattı. Bunun ne alakası vardı şimdi? Onlara bir sonraki aşamaları için mükemmel bir hedef önermişti "Şimdi düşünüyorum da, evet karısını kontrol altında tutmazsa karısına küçük sırrını açıklamak gibi bir şeyden bahsetmiştim; neden böyle bir şey soruyorsun?"

"Ender; sen geçmişte çok daha zekiydin, bence bu fakir yerin aurası beyin hücrelerini etkiliyor, düzgün çalışmıyorlar"

Ender gözlerini devirdi ve şahikaya baktı "Konuşacak mısın konuşmayacak mısın?"

Şahika, kendinden çok keyif aldığını kabul etmeliydi. Ama kavga başlatmak da istemiyordu "Pekala, çok açık değil mi? Senin bildiğini biliyor. Elbette çocuğun yerini değiştirecek. mert pek çok şey olabilir ama aptal onlardan biri değil. Açıkçası bensiz ne yapardın sen?"

sonuçlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin