bügün baya aktifim yaa! kıymetimi bilin bak. hadi başlayalım!
şahika sabah çok erken kalktı çünkü ender ile ilgili oldukça uygunsuz rüyalar görüyordu "akşamdan kalma alkolüm etkisi olmalı" diye düşümdü. 'Evet aynen öyle. Şimdi bu odadan çıktığımda artık enderi çekici bulmayacağım ya da onu duvara yapıştırıp nefesi kalmayacak kadar onunla sex yapmak istemiyeceğim'
Sonunda dışarı çıktı ve kahve almak için mutfağa gitti ve orada enderi buldu; üstünü henüz değişmemiş, beyaz tenini mükemmel bir şekilde gösteren ipeksi uzun siyah bir gecelik giymiş, saçları bir şelale gibi sırtında serbest kalmıştı ve gazete okurken bir tutam saçını kulaklarının arkasına sokuyordu. şahika oldukça sevimli olduğunu düşündü 'ah siktir!' kendini kontrol edemedi ve ağzından acınası bir sızlanma çıktı "hm .."
Aniden ender başını kaldırdı ve onu gördü, sanki sorunun ne olduğunu soruyormuş gibi kaşını kaldırdı! "Günaydın ender; Henüz kimsenin ayağa kalkacağını düşünmemiştim. "
"Günaydın. Evet, bende aynı şeyi düşünüyordum. uyuyamadım, bu yüzden tekrar uykuya dalmaya çalışarak daha fazla zaman kaybetmemeye karar verdim "
şahika masaya oturdu "gergin misin?"
Ender, şahikaya bu bilgiyi onunla paylaşacak kadar güvenip güvenemeyeceğini düşünerek kaşlarını çattı "aslında evet; dürüst olmak gerekirse biraz gerginim. Sonuçta bizi bitirmeye çalışan adamla yüzleşeceğiz. Bunu yaparak resmen ona karşı bir savaş başlatıyoruz ve o tehlikeli bir adam, onun için bu beni biraz endişelendiriyor "
şahika şaşırmış görünüyordu, normalde ender savaştan kaçan bir kadın değildi "pişman mısın?"
"Tabii ki hayır; Sadece ekstra dikkatli olmamız gerektiğini söylüyorum"
şahika başını salladı "evet haklısın ve olacağız. Bu sefer bizi kolay kolay kandıramaz. Bu arada sana dün gece söylediğimi şeyi düşündün mü... "
Canerin mutfağa girmesiyle Şahika sözünü kesti ve ender rahat bir nefes aldı; şahikanın neden bah ettiğini biliyordu ve hala bir cevabı yoktu. Kafası bunun için fazla meşguldü ve dürüst olmak gerekirse, bunun iyi bir fikir olup olmadığından hala emin değildi.
"Günaydın abla, şimdi kahvaltı yapacağım. bugün holdinge gidiyorsun değil mi?"
"Caner cim neden beni görmezden geliyorsun! Görünmez miyim ben!" şahika caner le alay etmekten çok keyif alıyordu; günün en zevk verici kısmıydı!
"Keşke olsan"
"aa öyle konuşma ama, eğer ortadan kaybolursam beni özleyeceksin ve arkamdan çok ağlayacaksın. Sonrada benimle böyle konuştuğuna pişman olacaksın"
"Hiç sanmıyorum"
Ender onların didişmelerini dinlerken başının hafiften ağrımaya başladığını fark etti "yeter üç yaşında çocuklar gibi davranmayı bırakın, şahika dalga geçme çununla. caner tatlım evet bugün holdinge gidiyoruz ve vaktinde orda olmalıyız bu yüzden lütfen kahvaltı yapmaya başlayabilir misin? Yedikten sonra gideceğiz "
"hiç eğlenceli değilsin ender"
"Tamam abla"
şahika onları holdinge götürmek için hayatiyi aramaya karar verdi "hayati canım bir ricam var! Bizi bir yere götüre bilir misin?... " Onunla telefonda konuşuyordu ama tüm dikkati enderdeydi. Her hareketini gözleriyle analiz ediyordu. Kahvesini küçük bir kaşıkla yavaşça karıştırıyordu, ama dikkatinin orda olmadığı belliydi. Sanki şahikanın anlattıklarını dinlemeye çalışıyormuş gibi, kaşlarını derin bir şekilde çatmıştı! Sorun neydi? aniden endere baktı ve o küçük kaşığı ağzına götürdünü gördü, kaşığı resmen yalıyordu. şahikanın gözleri neredeyse yerinden fırladı; NE OLUYOR BE!
