Yâr mı ? Yara mı ?

[ 21 ]

O sabah Halit her zamanki gibi kahvaltıdan sonra kahvesini içip haberleri okuyordu ..
bir hafta evde saklanmaktan yorulmuştu
çalan cep telefonunun sesiyle okudu gazeteyi bir kenara bıraktı ..
arayan kişinin ismini görünce az çok neler olduğunu anlamıştı
derin bir nefes alıp telefonu açtı
Sıtkı : Halit bey konuşmamız lazım

Halit : yalıdayım , somut bir şey ile gelmeni istiyorum Sıtkı , umarım öyledir

Sıtkı telefonu kapattıktan sonra yan koltukta olan fotoğraflara baktı ve arabayı çalıştırdı
Halit dişlerini sıkarak elindeki fotoğraflara bakıyordu ..
ona vücuduna dokunmasına bile izin vermeyen kadın başka bir erkeğin kollarındaydı..
Ender'e aşık olmasa da onun yanında kendini daha güçlü hissediyordu adam ..
Halit Ender'i değil o gücü kaybetmekten korkuyordu ..
şirketin yolunda neler olduğunu hâlâ şaşkınlıkla düşünüyordu Halit ..
ihanete uğrayan kişi bu sefer kendisi olduğuna inanamıyordu ..
onlara büyük bir ders vermek lazımdı ..
Halit : Alihan'a gidiyoruz

Sıtkı başıyla onayladı

Halit : bugün Kaya'nın şirkette olmasını istemiyorum

Sıtkı : bugün duruşması var , geç gelebilir

Halit sırıttı : ya da hiç gelmeyebilir

Caner çayı ablasına verdi : peki Kaya şüphelendi mi hiç ?

Ender : yani .. bir şeyler sordu.. eğer böyle bir şey olsaydı sen bana söyler miydin falan

Caner : tabii ki sen de söylerdim demişsin

Ender yüzüne bir gülümsemeyle dedi : başka ne diyecektim ki Caner ! ama bugün duruşmadan sonra onunla buluşup her şeyi anlatacağım

Caner : kararlısın yani !

Ender : evet dün geceden sonra ne bileyim bu sefer her şey bam başka olacak gibime geldi , yani mutlu bir aile olabiliriz diye düşünüyorum

Caner : gerçekten söyleyecek misin ?

Ender : söyleyeceğim, bir kafede oturup her şeyi anlatacağım, sence kızar mı bana ?

Caner ablasına göz kırptı : işte benim ablam ! yani kaşlarını hafifçe çatabilir ama bence sen halledersin o işi

Ender tebessüm ederek ayağa kalktı

Caner : o zaman tebrikler diyorum ablacığım , hı ! bu arada az kalınca bunları unutuyordum
Caner kağıtları ablasına uzattı

Ender : bunlar ne ?!

Caner umursamadan çayısını yudumladı : rahmetlinin burçları

Ender : ne rahmetlisi ya bize ne ! sabah sabah sinirlendirme beni Ca ner

Caner : bizim ödememiz lazım

Ender : ne saçmalıyorsun sen ! niye biz ödeyeceğiz bunları

Caner : abala unutmak istiyorsun haklısın ama onun tek akrabası biziz hem de en yakın akrabası , en yakın

Ender dişlerini sıkarak kağıtları tuttu salona gitti : bir türlü kurtulamadım şu geçmişten uf

Yiğit kolunu annesinin boynuna sarılıp yanağına bir öpücük kondurdu : kurtulmak istediğinizden emin misiniz peki Ender hanım ?

Ender şaşkınlıkla ona baktı : sen nereden çıktın !

Yiğit gülümsedi : hadi ben kaçtım kendine dikkat et canım annem

Ender : kahvaltı yapmadın ama oğlum olmaz böyle

Yiğit : Lila ile buluşacağım

Caner : herkes sevgilisiyle buluşurken ben entrika peşinde koşuyorum bu ne ya