Telefonu kapattıktan sonra ilk işim interneti kontrol etmek oldu. Hay amına... Çok güzel çekmesi lazımdı. Tam en kötü yerlerde gidip gelmesi benim şansızlığım olmalı. Kafayı yememe şu kadar kalmıştı.
Rosé'nin çabucak aşağı geleceğini tahmin ettiğimden ve kızın azmaması için üstüme 'daha iyi' şeyler giyindim. Siyah eşofman ve siyah t-shirt daha iyiydi.
"Kırmızı sana daha çok yakışıyor." Kulağımın dibinden gelen sesle hızlıca arkamı döndüğümde Rosé tam karşımdaydı. "O yüzden kırmızı giyindim."
"S-sen nasıl girdin içeri?" Dedim. Kapının kapalı olduğuna emindim.
"Senin Hyunglarından birisi bana evin yedek anahtarını vermişti gelen ay. Kendisi hep kaybettiği için güvenceye almak istemiş." Bu kesinlikle Namjoon...
"Ee sen ne yapıyorsun? Seni üstünü değiştirirken izleyebilir miyim?" dedi dudaklarını büzerek.
"Hayır Roseanne. Zaten giyindim. KUDUR!" Haykırarak güldüğüm 15 dakikanın sonunda nihayet konuşmayı başardım.
"Pekala! Filmi açıyorum ama senin bir kere bile kasıldığını görürsem direk yukarı çıkarsın."
"Kasılırsam -ki öyle birşey olmayacak- seni öpeceğim ki sen de kasıl." dedi tekrardan dudaklarını büzerek.
"Dudaklarını büzmen hiçbir şey değiştirmeyecek. Hayır Rosé." Derken durdum "Yada bir dakika. Eğer kasılmazsan yada filmden tiksintiğini belli eden herhangi bir mimik yapmadan durabilirsen, sana istediğin zaman istediğin kadar nude atacağım. Yaklaşık bir ay boyunca. Eğer kaybedersen sen bana atacaksın." dedim. Filmden iğreneceğini biliyordum.
"Oo Jeon bey. İlk başta bu olayı sevmemiştiniz ama şuan iddia üzerine oynuyorsunuz. Peki o zaman. Ben varım!" dedi.
Hayır kaybedecekdi. Ayağa kalkıp filmi başlattım ve perdeleri çekip ışığı kapattım. İşte başlıyoruz...
-R-
"ANANI BACINI SİKEYİM ÖĞK" diyrek öne attı kendini yanımdaki ismini bilmediğim şahıs.
Güya onun dediğine göre ben iğrenecektim ama şuan kendisi zemine uzanmış içinde ne var ne yoksa dışarı çıkarmaya çalışıyor. Gerçekten, bu filmde ne vardı ki? Altı üstü psikopat bir adam insandan kırkayak yapıyor ve dışkı yolu biraz kötü şekilde gideriliyordu ama kesinlikle abartılacak kadar kötü değildi!
"Hadi, film devam ediyor. Bak şuan kaçmaya çalışıyorlar." dememe rağmen kapıya doğru ilerlemeye başladı. "Tıpkı senin şuan yapmaya çalıştığın gibi."
Yavaş şekilde bana doğru döndüm ve filmi görmemek için eliyle gözlerini kapattı.
"Yalvarırım şu lanet filmi kapatalım. Hangi akılla açtım bilmiyorum ve geri kalan son beyin hücrelerim de gitti.Yemin ediyorum kapatalım, sana hergün nude atacağım. Lütfen kapat, ben bakamıyorum ÖĞK"
Demesiyle beni bir gülme tuttu. Burada olmanız lazımdı.
"Bana hergün nude atacağına dair söz ver." dedim.
"Hergün atamaya-"
"A bak şuan filmde noluyor!"
"Hergün. Tamam, her Allah'ın günü sana atacağım. Lütfen kapat artık şu filmi." dedi göz yaşları içinde. Gizlice bir fotoğrafını çektikten sonra kalkıp filmi kapattım.
"Ben yukarı çıkıyorum o zaman. Birazdan sen de bana nude atarsın. Hadi bay bay!" dedi ve hızlıca evden çıkıp merdivenlere yöneldim.
Şu sıralar kendimde aptal bir özgüven hissediyordum ama bu işime yarıyordu ve hiç rahatsız değildim.
---
Eve girince ilk işim kendime güzel bir küvet keyfi yapmak oldu. Hem rahatlardım.
Şu yavaş yavaş dolarken, kendime basit birkaç yemek ve içecek hazırladım. O küvette yenilen yemeğin tadını başka hiçbir şey vermez. Veremez!
Su sıcak ve köpüklüyken içine girdim. Dilime dolanan bir şarkıyı mıldanırken, ağzıma küçük çilekli çikolatalardan birini tıkdım.
"I worked my whole life Just to get right, just to be like."
Durdum.
"Look at me, I'm never comin' down"
Araya karışan bildirimle mırıldanmayı kesip telefonumu elime aldım.
Whatsapp
Jungkook:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir süre telefona taş görmüş gibi baktıktan sonra geri yerine koydum. Bir dakika, zaten taş görmüştüm! Hayır, meteor meteor.
Geri kalan zamanımda, şarkıyı devam ettirmek yada nude atmak yerine aynı cümleyi durmadan tekrarladım. O bunu hissedene kadar.
