[4]

246 29 5
                                    

İyi okumalar dostlarım :)
.
.
.

Minho'nun anlatımı ile:

Bankta biraz daha vakit geçirdikten sonra tam kalkıyorum ki az önce beni engelleyen numaradan bir mesaj gelmişti. Mesajı okuduğum anda bedenimi saran gerginlik vücudumun titremesine neden olmuştu. Zaten üzerimde yeterince gerginlik varken bir de üzerine bu eklenince daha da kötü olmuştum.

Yazılan mesajı tekrar tekrar okuduğumda hislerim bu numaranın amacının bana yazmak olduğunu söylüyordu, yani iyi niyetle düşündüğüm gibi başka biriyle karıştırmamıştı. Biri ya da birileri beni takip ediyor,bunu birine bildiriyor ve gay olduğumu biliyordu. Nasıl olabilirdi ki bu? Kim beni niye takip etsin ki? Ve neden gay oldugumu bilsin ?

Ne yapacağımı bilemediğimden rehbere girip Chan'i aramaya karar verdim. Telefonu anında açmıştı. "Min ben de tam seni arayacaktım. Seni almaya geleceğimi söylemiştim. Neredesin?" Dedikleri üzerine biraz sessiz kaldım. Hemen telefonda söylemeli miydim yoksa yanıma mı çağırmalıydım emin değildim. En sonunda yanıma çağırmanın daha iyi olacağına karar verdim ve hemen sessizliği bozdum.

"Chan sahildeyim. İskelenin hemen önündeki bankta. Gelir misin? Bir şeyler oldu." Sesimdeki korkuyu anlamış olacak ki sesi endişeli gelmişti "Hemen geliyorum, korkmuş gibisin. Sakin ol, 5 dakikaya yanındayım" cevabımı beklemeden telefonu yüzüme kapatmıştı. Ben de telefonu cebime attım ve tedirgince Chan'in gelmesini bekledim.

"Bebeğim iyi misin?" arkamdan gelen Chan'in sesiyle biraz rahatlamıştım. Çok çabuk gelmişti, bu beni mutlu etmişti ancak şu an mutluluğumu belli edecek ne bir ortam vardı ne de yeterince modum.

"Ben iyiyim Chan. A-ama Biri beni takip ediyor" Cümlemi bitirir bitirmez telefonu ona uzatmıştım. Chan mesajları okuyunca kaşlarını çatmıştı. Bir yandan da tedirgin olmuş gibiydi. "Ne zamandır mesaj atıyor sana?" Hızlıca cevap vermiştim. "İlk kez yazdı. Yazdığı İlk şeyden sonra engellemişti beni. Kısa süre sonra engeli açıp bunları yazdı."

Sinirli bir şekilde başını salladı. "Korkma bebeğim ben halledeceğim." Dediği şey ile şaşırmıştım. Chan sıradan bir liseliydi. Böyle bir şeyi nasıl kendisinin halledeceğini düşünürdü? Hemen başımı iki yana salladım "Saçmalama Chan, biz bu durumda hiçbir şey yapamayız. Polise bildir-"
Cümlemi bitirmeme izin vermeyip hemen sözümü kesmişti
"Ben halledeceğim dedim bebeğim. Şimdi bunu düşünme. Kendini toparla. Hadi eve gidelim. Bu arada herkes öğrendi onun öldüğünü."

Olaydan kaçmaya çalıştıkça daha da üzerime geliniyordu. Konu cinayete gelince nefesim kesiliyor olduğum yerde kalakalıyordum. Başımla onaylamakla yetinmistim. Elimden fazlası gelmiyordu.

Chan ayağa kalktı ve elini tutmam için elini uzattı. Onu katil yapan silahı tuttuğu elini uzatmıştı hem de. Biraz eline baktım. Tutmak istemiyordum onun elini ama tutmazsam da garip olacaktı. Elimi eline uzattım, parmaklarıyla parmaklarımı kavradı. O an içimde yoğun bir fırtına oluşmaya başlamıştı. Hep istekle tuttuğum eller şimdi bana yabancılaşmıştı. Parmaklari avucumda hareket ederken midem bulanıyordu. O an kafamda soru işaretleri dönüyordu. Acaba Chan'e olan aşkım bitmiş miydi bu yaptıklarından sonra , yoksa sadece olay çok taze olduğu için mi böyleydi bu halim ? Ya da Chan 'den mi korkuyordum. Bilmiyordum ve bilmemek her saniye canımı daha çok yakıyordu fakat elimden bir şey gelmiyordu.
.
.
.

Hatalarım varsa affedin lütfen :3 oy ve yorum atmayı unutmayalım <3

Never Stop |MİNSUNG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin