Vicino 𒊹︎︎︎ Tk

veintiocho

"Ya şu apartmanda 7 kişi yaşıyoruz bi tane düzgün araba alamadık amına koyim! " Yoongi hyung bağırarak arabaya yerleştiğinde ben de somurtup ayaklarımı arka koltuğa sürükledim. 10 kilometre öteden gitmek istemediğim barizdi ama sırf Jeongguk alınmasın diye gidiyordum.

Üstüne Jeongguk'un arabasını iki gün önce kardeşi almış ve hala geri vermemişti. Apartmandaki tek büyük araba onda olduğu için hiçbirimiz şu ana kadar yolculukta çok sıkıntı çekmemiştik. Ancak şimdi toplam 5 koltuğa 7 kişi sığmaya çalışacaktık ve bu gözümde büyüyordu.

"Kucak kucağa mı oturucaz?" Namjoon hyung büyük bir mutsuzlukla sürücü koltuğuna geçerken neden mutsuz olduğu barizdi. Sürücü koltuğunda en rahat kişi olmasına rağmen Jin hyung'u kucağına almayı bu rahatlığa tercih edeceğinden emindim.

Arkamdan gelen Hoseok ve Jimin'e baktığımda fısır fısır bir şeyler konuşuyorlardı ama benim onlara baktığımı görünce Jimin duruşunu düzeltmiş sahte bir gülümsemeyle arabaya yerleşmişti. Ne işler çevirdiklerini bulmam iki dakikamı almazdı ama sorgulamayacak kadar mutsuzdum. Aslında bakarsanız şu an mutlu olan sadece Hoseok ve Jimin ikilisiydi. Jeongguk bile annesine gideceğine sevinemiyordu. Yazık yavruma...

"Arkadaşlar hadi yerleşin de gidelim bir an önce. " Namjoon'un bıkkın ses tonuyla Jimin ve Hoseok Yoongi'yi aralarına alacak şekilde sıkışarak yerleşmişlerdi. Jeongguk ve ben dışarıda kaldığımızda tekrardan arabadan çıkmışlar, toplam dört kez sığmaya çalışmışlardı.

"Ya otursanıza biriniz birinizin kucağına ayaklarım uyuştu hadi be!" Her yerinden uyku ve sinir akan ses tonumla hareketi kesen üçlü bana bakmış ve kafalarını iki yana sallamışlardı.

"Olmaz birimiz birimizin üstüne çıkarsa diğerine ayıp olur. " Jimin çocuğa anlatır gibi parmaklarını üst üste çıkarırken sabır çektim.

"Ayıbını sikicem şimdi sırayla yer değiştirin o zaman! " Jeongguk araba kapılarından birini sertçe kapatıp yanıma geldi ve bileğimden yumuşak bir tutuşla beni diğer kapıya sürükledi. Jeongguk'un sözleri mantıklı gelmiş olmalı ki şimdi ilk kim kime çıkacak diye tartışıyorlardı. En sonunda 10 dakikalık tartışma sonucu Hoseok Jimin'in kucağına almış, Yoongi de cam kenarında keyif çatıyordu.

Jeongguk arabaya bindiğinde tekrardan yer kalmadığını fark ettim ve sıkıntılı bir nefes çektim. Namjoon hyung'un oflama sesleri, yerine yerleşme ayağıyla Hoseok'u taciz eden Jimin, arabadaki kokulu süse bile küfür eden Jin hyung ve bana gözlerinde parıltılarla bakan minik tavşanım...

"Ya Tae sikicem götünü otur artık! " Namjoon hyung'un yüksek sesli küfürü tüm arabayı sustururken Jeongguk çatık kaşlarla önünde oturan adamın koltuğuna tekme atmıştı.

"Lan araba pederden emanet diyorum sen koltuğa tekme atıyorsun küçük müçük demem çakarım ha" Jeongguk yerinde dikleşip Namjoon hyung'a kaşlarını çattığında dudaklarımı dişledim.

"Düzgün konuş o zaman Tae'yle hyung, ben Jin hyung'u sikicem diyor muyum?! " Ortam saçma bir şekilde gerilirken susmaları için ani bir hareketle Jeongguk'un kucağına oturdum ve amacıma ulaştım. Şimdi çatılı kaşlarını düzelmiş, sinirli bakışları yumuşamış, tüm odağı ben olmuştum.

"Büyüdün de beni mi koruyorsun agucuk bugucuk!" Jeongguk'un sinirlendiği için bükülen dudaklarını parmağımın arasına alıp sıkarken kaşlarını çatıp geri çekilmeye çalışmıştı. Pekala kesinlikle ona çocuk muamelesi göstermemden hoşlanmıyordu.

Araba tam hareket edecekti ki Hoseok şok çığlığı atınca fren verdi ve ben önümdeki koltuğa, Jimin de boşluğa yapıştı.

"Hasbinallah ne oldu sayın Hoseokcuğum?" Hoseok büyük bir dramayla kemerini çılartıp Jimin'i bize doğru iteleyerek arabadan çıkmaya çalışıyordu.