My Baby ꫝ ✔️

10-🐣

Geciktiği için Üzgünüm ama telafi için upuzun bölüm yazdım kopmalar olabilir.

83 vote 130 yorum

Yorum sanrım dolduracağım bölüm gelsin çabucak diye iki kişi dışında pek yapan yoktu dedim sadece bu iki kişi istiyor diye düşünüp biraz kötü hissettim...👉🏻👈🏻

Şimdiden yorum yapan parkmaklara teşekkürler 🙏

Keyifli okumalar dilerim
.
.
.

"Aaarhhh hıck hıck "

....

"Tanrım ne oluy- Yoongi ! "

"Hoseok uyan ve koş! "

Taehyung yeni bir sabaha böyle başlamaya iki haftadır alışmıştı ancak bu diğerlerine benzemiyordu çünkü büyük bir patırtının ardından yüksek sesli çığlık işitmişti. Oğlu acıyla bağırmıştı. Yataktan fırlayıp koşarak karşı odaya geçtiğinde hemen Eşide uyanarak ardından koşarak çocuğun odasına gitmişti. Görmek istediği kesinlikle bu değildi! Yoongi yerde acıyla yatarken Taehyung çabucak davranıp kucağına alıp doğruldu. Nasıl düşmüştü beşikten nasıl? Susması için kucağında zıplatıp odanın içinde turlarken kendide korkmuştu. Ne yapsa susturabilirdi ki?

Yoongi yüksek sesle ağlarken her iki baba da çocuğun üzerinde gözlerini dolaştırıyor neresinin acıdığını anlamaya çalışıyorlardı.

"Bebeğim neresi ,neresi acıyor! "

Yoongi cevap vermek yerine ağlamaya devam etmişti. Ona göre her yeriydi acıyan.

"Yüce tanrım nasıl çıktın sen yatağından da düşebildin!?"

Yoongi yalnızca gitmek istiyordu..

Her ikisinin oğlanın bedenini kontrol etmesiyle geçen ağlamalı yarım saatin sonunda yoongi'nin odasındaki koltuğa oturmuşlardı. Yoongi Hoseok'un kucağında ,göğsünde yatarken minik gözleriyle, endişeli şekilde ağlayıp yaralarına özenle ilaç sürüp öpen babasına baktı.

Hoseok soğuk kanlılığını koruyup eşi gibi ağlamamıştı ama kalbinin az daha ağzından fırlayacağını düşünmüştü görünce, şimdi ise bebeğinin ağlaması biraz olsun dinmiş olsada  sık sık iç çekmeye devam ediyordu.

"Taehyung ... hayatım ağlama artık."

Eşinin dediği gibi ağlamayı bırakmalıydı, bebeği iyiydi, alnında çok büyük olmayan morluk dışında yüzüstü düştüğü için dudağı patlamış ve kolunu incitmişti. Neyse ki aldıkları beşik yere yakındı bu yüzden daha kötüsü olmadığı için tanrıya bir kez daha şükrederek bandajla sardığı sol kolunu öptü.

Yoongi burnunun ucuna gelen sümüğü daha fazla tutamayarak kucağında yattığı adamın göğsüne sürterek, kedi gibi kısık burnunu çekti. Karşısındaki geniş omuzlu adam oldukça korkmuş ve ağlamıştı ki ağladığından ötürü yanakları hafiften kırmızıya çalmıştı. Canı yanan sadece kendisiydi, onun ağlamasını gerektiren bir durum yoktu ki ...

O sadece gitmek istiyordu içinde olduğu durum o kadar garipti ki buraya ait hissetmiyordu. Kendini alıştırmak istemiyordu, çünkü kendisinden sıkıldıklarında sürükleyerek yine sokağa atacaklarını biliyordu. Kendini bildi bileli sokaktaydı. İnsanlar tarafından hor görülmeye, çöp parçası gibi davranmalarına, iğrenici bakışlarına maruz kalmaya alışmıştı ki  şu an karşısındaki iki adamda diğer insanlardan çok farklıydı. Oldukça kendisini değerli hissetmesini sağlıyorlardı bazı şeyler dışında.. kendisinin bir rüyada olduğuna inanmak istiyordu. Düşünceleri burnuna yaklaşan mendille dağıldığında kaçmaya için çok geçti.