"Bunu yapması gaddarlıktı. Affedilmez Lanetlere Affedilmez lanetler denilmesinin bir nedeni var" dedi Hermione. Jessica ise hiç bir şey demeden ilerledi. Sonra boş bir koridora saptı. Çoğu kısayolu biliyordu.
"O lanetleri kullanmak için sabırsızlanıyorum" dedi uzaktan Draconun sesi. Jessica lanet savurdu ve hiçbir şey demeden yanlarından geçti. Ama hala yüzünün bembeyaz olduğuna emindi. Bir örümcekte bile bu kadar kötüyse bunları yapanlar (ki bunların arasında ailesi de vardı) nasıl yapıyorlardı?
"Oo Bakın kimler var. Jessica. Ne oldu çok mu etkilendin?" Draconun sesiyle olduğu yerde durdu.
"Aslında etkilenmen doğru o kadar çok Potterla takılıyorsun ki onun ailesine ne olduğunun-" Jessica Draco'nun sözünü asasını çıkararak böldü.
"Bana laf at Malfoy ama arkadaşlarıma özellikle ailelerine asla" dedi Jessica asasını tutarak. Asasının elindem çekildiğini hissetti. Baktığında Parkinsın sırıtarak duruyordu.
"Aslında dünyadan bir bulanık ve bir kanıbozuğun gitmesi neden o kadar kötü anlamıyorum" Jessica Dracoya nefretle baktı.
"Niye bu kadar kızdın ki? Senin ailen ölmedi değil mi? Abin azkabanda ya? Sende sonra ailen gibi olacaksın eminim. Aksi takdirde Jessica seni affetmem zor"
"Asla onlar gibi olmayacağım Malfoy" dedi Jessica ve Dracoya yumruk attı.
"Lanet olsun"dedi Draco. Jessica yine atacaktı ama arkasından İki gorilin onu tuttuğunu hissetti.
"Evet teke tek korkuyor musun yoksa Malfoy?" Dedi Jessica.
"Kapa çeneni" dedi Draco. Ardından Jessicaya baktı.
"Petrificus -"
"Ne oluyor burada?" Dedi bir ses. Bu McGonagalldı.
"Slytherinden eksi 20 puan Çabuk Profesör Snapein yanına" dedi McGonagall. Heosi kafasını sallayıp ilerledi.
"Profesör biz-"
"Hepiniz cezalısınız Draco Parkinson Kütüphanede Crabbe Goyle kupa odası ve Jessica senün cezan bugündem itibaren benimle" dedi Snape ve Dracoları çıkarttı.
"Ee ne yapayım profesör?" Dedi Jessica.
"Sana zihinbend göstrrcem nedenini gayet iyi biliiyorsun Dumbledore istedi" dedi snape. "Beynini boş tutmalısın" diye devam etti. Jessica beynindeki çoğu şeyi sonra düşün kısmına attı.
"Zihnefendet" dedi Snape ve Jessicanın aklında bir kaç şey belirdi.
7 yaşında Voldemortun kim olduğunu öğreniyordu.
"Karanlık Lord mu? O da ne? Niye kendine karanlık lord diyor ki?" Demişti.
"Çünkü o karanlık lord"
"Kendini karanlım lord olarak mı görüyor. Kendini niye karanlık görsün ki? Kör mü bu adam?" Ardından anısı değişti. Evet bunu da iyi hatırlıyordu. Yine 4-5 yaşındaydı.
"Jessian 10 yıl sonra çıkacakmış abin azkabandan" demişti annesi.
"Benim abim mi var" demişti Jessica. O gün gerçekten şok olmuştu ve bir hafta ağzı açık gezmişti. Ardından beynini olabildiğince boş tutmaya çalıştı.
Sonunda bittiğinde hala aynı yerinde Snape'in odasındaydı.
"Abin olduğunu 5 yaşında mı öğrendin?" Dedi Snape.
"Yani. Evet profesör" dedi Jessica.
"İlke göre idare eder. Ama beynini boş tutmalısın" dedi Snape."Burada ben dahil herkese bakarken beynini boş tut. Yarın yine gel"
