Don't touch me/hyunmin

Sen bana dokundun mu!

-yazar-

Seungmin gözlerini açtığımda revirdeydi ne zamandır burda olduğunu bilmiyordu ve 'beni buraya kim getirdi' diye düşünüyordu.

Birden korkarak etrafına bakındı onu getiren kişinin jisung olmasını diledi 'birisi bana dokunmamıştır değil mi'diye düşünüyordu sadece.

"Ji-jisung jisung?"

Etrafına endişeyle bakındı ve içeri giren kişiyle kapıya doğru baktı o jisung değildi.

Seungmin'e biraz daha yakınlaştığında topu kafasına atan kişi olduğunu fark etti.

Ona yaklaşarak elini kafasına yaklaştırmaya çalıştı.

Elini saçlarının arasından geçirecekti ki birden engelledi onu.

"Bana dokunma."

Sert bakışları ve söyleme şeklinden dokunmadan uzaklaştı.

"Beni buraya kim getirdi."

"Sen bayılınca be-"

"S-sen bana dokundun mu!"

Birden ayağa fırladı çıldıracak gibi olmuştu o an sanki bir yerleri pislenmiş gibi sürekli üstünü çırpıyordu nefesi kesiliyordu ağlamak istiyordu kaşınıyordu 'ağğhh tanrım hastalıklı bir ucubeyim' düşündüğü ve aklımdan geçen şeylerdi bu cümle.

"Seungmin iyimisin?" Diyerek ona yaklaşmaya çalıştı ama o an hiçbir şekilde ona yaklaşmasına izin vermedi seungmin.

"Tamam tamam bak sana dokunmayacağım seungmin ben sınıf arkadaşınım hyunjin sana zarar vermiyeceğim tamam hadi sakinleşmeye çalış jisung yan tarafdaki revirde kalıyo bayıldı kanı görünce sakinleş lütfen."

Seungmin jisung'un nerde olduğunu öğrenince koşarak odadan çıktı hyunjin de arkasından gitti.

Seungmin jisung'un bulunduğu revire girdi hızlı bir şekilde yatakta bacaklarını uzatmış bir şekilde oturan jisung'u gördü ve etrafındaki kişileri umursamadan gidip jisung'un boynuna sarıldı ve kucağına oturdu.

Jisung korkarak doğrulmaya çalıştı ve içeri giren hyunjin'e ne olduğunu sordu ama hyunjin anlamadığını söyleyince bir elini beline diğer elini saçlarına atarak seungmin'i sakinleştirmeye çalıştı.

"Tamam min sakinleş bakalım ne olduğunu anlat bana hadi anlatacak mısın?"

Seungmin çok içli bir şekilde ağladığı için jisung'un içi daha fazla el vermemişti ve gözleri dolmuştu.

Onu daha da çok kendine çekip sarıldı ve sakinleşmesi için birkaç cümle kurdu.

Seungmin sonunda birkaç şey döküldü ağzından.

"O-o bana d-do-kunmuş beni o getirmiş bana nasıl dokunur."

Kekeleyerek ve hıçkırıkları arasında ağlayan seungmin biraz doğrularak konuşmuştu.

"Be-ben cidden bir şey yapmadım"diyebilmişti hyunjin sadece.

Jisung da kafasını sorun yok anlamında sallamıştı.

"Bak şimdi min ben kafan kanayınca bayılmışım biliyorsun kan tutuyor beni ve seni o an o şekilde orda bırakmamak için hyunjin yardım etmiş."

Jisung seungmin'i sakinleştirmeye çalışıyordu ama seungmin gerçekten kötü olmuştu.

"Jisung şuan ben cidden huylanıyorum gerçekten bana dokundu."

"Bak tamam şimdi seninle spor salonuna gidicez tamam mı sen banyo yapıcaksın ben de kapıda seni bekliyor olucam kalk hadi gidelim benden kıyafetlerinlesin hala kalk hadi."

Seungmin onu onaylayarak ayağa kalkmıştı.

O an odadakiler ve hyunjin'i arkalarında bırakarak revirden çıkmışlardı.

-hyunjin-

"Hyunjin ne yaptın çocuğa."

"Hiç bir şey yapmadım felix birden bana dokundun mu diyerek kaçtı."

Garip ben ona hiçbir şey yapmadım ki sadece ona yardımcı olmak istemiştim ama kendisi bilir banane ki.

Felix, changbin, minho ve ben iyi olduklarını düşünerek sınıfa gittik.

Biz sınıfa girdiğimizde 4.saatti ders yeni başlamıştı.

Derse gelişimizden yaklaşık 15 dakika sonra seungmin ve jisung derse gelmişti jisung'un dediği gibi sanırım yıkanmıştı saçları ıslaktı ve okul forması vardı üzerinde.

Ben anlamıyorum benim ona dokunduğumu hissetmemesine rağmen çıldırırken jisunga nasıl bu kadar çok dokunabiliyordu.

Anlamıyorum ne yapmaya çalışıyor bu okulda çocuğun varlığı ve yokluğu belli bile değil.

Sadece sınıfta hocalarla ders hakkında konuşurken duydum ve jisung'la konuşurken hatta sanırım en çok bugün bakmıştık birbirimize.

Çocuk çok garip okulda zeki olduğu için herkes peşinde dönüyor not ve ders çalıştırması için yalvarıyorlar ama bunda tık yok bir tek üst sınıflardan chan hyung ve jisungla konuştuğunu ve güldüğünü gördüm.

Neden bu kadar garip davranıyor ki hele bugün olanlar çıldırdı krize girdi ona dokunduğum için ama gidip jisung'un üstüne çıktı sarıldı ona.

Çok garip bir çocuk.

-seungmin-

Banyoya girip tamamiyle temizlendiğime emin olduktan sonra çıktım ve jiung'la sınıfa gittik.

Sınıfa girdiğimizde hyunjin ve yanındaki arkadaşları bize bakıyordu.

Aferin sana kim seungmin yine kendini rezil etmeyi başardın bravo.

Tamamiyle gözlerimin kıpkırmızı olduğundan adım gibi emindim çok garip duruyo olmalıyım şuan da.

Ve sanırım hyunjin'i birazcık üzmüş ve korkutmuş olabilirim sanırım ondan özür dilemem gerekiyor.

Jisungla sıramıza geçip oturduğumuzda derse odaklanamadım kendimi çok garip hissediyordum.

Kafamı jisung'un omzuna koyup dinlenmeye çalıştım.

Tenefüs zili çaldığında hala hyunjin'le konuşsam mı acaba diye düşünmeye başladım.

Sanırım bir özürü hak ediyor diyerekten tam kafamı jisung'un omzundan kaldırdım ki içeriye telaşla giren chan hyung'dan dolayı irkildim ve sung'un koluna girdim.

Girer girmez sıramıza doğru geldi tam bana yaklaşacaktı ki kendini geride tuttu.

"Seungmin iyimisin jisunga yazdım az önce sizi göremeyince sabahtan beri endişelendim iyimisin."

"Hyung sakin ol ben iyiyim sorun yok."

"Ne oldu neden oldu nasıl oldu yani anlatın bana hemen neden krize girdi seungmin."

Jisung sanırım sadece seungmin krize girdi dedi anlattığını sanmıyorum eğer anlatsaydı bu kadar endişeli olmazdı.

"Ben sadece hyunjinin bana dokunduğunu öğrenince korktum ve birden telaşa kapıldım özür dilerim."

Bana doğru bir adım attı ve sonra geri çekildi.

"Ne için özür diliyorsun seungmin özür diliyecek ne yaptın ki kimse sana hastalığından dolayı bir şey diyemez tedirgin olman çok doğal."

"Demi ben hastayım..."

Seungmin üzümlü kekim hasta değilsin yazar piç sadece iyileşiceksin korkma anlamadın mı beyaz atlı laman hyunjin korkma iyileşeceksin.

Kabdksbakspdjowa nasıl olmuş bilmiyom ama salıyorum bu bölümü sizler için.

Yorum ve oylarınızı bekliyorum

İyi okumalar.........