Neyi unutamıyorsun seungmin.

348 38 23
                                    

Aklımdaki bir çok düşünce ile tekrar yurda döndüm.

Jisung beni görünce hemen yanıma koştu.

"Seungmin, iyi misin? Aman tanrım ruh gibisin aynı, bir şey mi oldu?"

Bir süre boş boş baktıktan sonra konuştum.

"Chan... chan hyung beni öptü, özür diledi ve gitti. Sarhoş gibiydi."

"Ne!?"

Ani çıkışı biraz kendime gelmemi sağlamıştı.

"Kendimi çok kötü hissediyorum."

"Hayır, hayır kötü hissedecek bir şey yapmadın sen sorun yok, ben halledicem bu meseleyi."

"Ne yapabilirsin ki jisung? Sevgilimi aldattım ben resmen az önce ne kadar berbat hissettiğimi belli edemiyorum ama."

Yanı yaklaşıp omuzlarımdan tutup hafif salladı.

"Sen kimseyi aldatmadın min. O seni zorla öptü ve bunu kimseye söylemek zorunda değilsin. Chan hyung ile konuşacağız bu meseleyi ve kendi aramızda halledeceğiz."

Jisung'u onaylayıp yatağıma uzandım. Jisung ise yanıma gelip bana sarıldı ve beraber uyuya kaldık.

...

Okula geldiğimizde genelde olduğu gibi kimse yoktu sınıfta.

Yerimize oturup beklemeye başladık. Ben her zamanki gibi kitabımı okurken jisung telefonuyla uğraşıyordu.

Kapıda birden beliren bedenle gözlerimiz o yöne döndü.

Chan hyung...

Saçları birbirine girmiş ve düzensiz giyinmişti, gözleri kızarmış ve yüzü soluk duruyordu. Hızlı adımlarla yanımıza yaklaştığında ilk defa jisung'u es geçip öne atladı.

Bana yaklaştığında reflex olarak kendimi biraz geriye çektim ama birbirimize fazlasıyla yakındık.

Bunlar benim asla yapmayacağım hareketlerdi dışardan biri görse bile ben olduğuma asla inanmazdı.

"Kendimi ne kadar kötü hissettiğimi anlayamazsın ne hakla öyle bir şey yapabilirsin?." Sinirle omzundan itip konuştum. Cidden kendimi garip hissetmiyordum korkumu yenmiş gibi son zamanlarda insalara olan yaklaşımın çok farklıydı hepsi hyunjin sayesinde oldu. Kendime inanmamı sağladı.

"Seungmin özür dilerim kendimde değildim uyandığımda ne olduğunu zor bir şekilde idrak edebildim ne yaptım ben aman tanrım gerçekten özür dilerim."

"Özür dilemen yaptığın şeyi unutmama engel olamaz a-"

"Neyi unutamıyorsun seungmin." Fazlasıyla tanıdık ses kulaklarımı doldurduğunda kapıya doğru döndüğümde hyunjin'i gördüm.

Gözlerim büyüyüp dudaklarım hafif aralandığında kalbim çok hızlı ve can acıtacak seviyede atıyordu.

Elimle kalbimi tutup sıradan destek aldım ve gözlerimi kapatıp hafif başımı salladım kendime geldiğimi düşündüğümde hızla yanıma gelen hyunjine sarıldım.

Belimden tutup desteklercesine omzumu okşadığında sordu.

"Neyi unutamıyorsun?"

"Hyunjin özür dilerim."

"Bebeğim özür dilemeni gerektiren bir şey yok ne oldu."

Chan hyung'a baktığımda kafası eğik bir şekilde duruyordu.

"Seungmin, özür dilerim ben kendime engel olamadım. Ben... gidiyorum."

Jisung ayaklanıp sordu.

Don't touch me/hyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin