Tom Riddle'ın ağzından
Camlar patladığında karşımda ki bedenin yere yığılması ile ne yapacağımı şaşırmıştım. Asamı cebime koyup neden kalkana onu da almadığımı sorgularken yanına eğilip yüzüne gelen saçları geri ittim.
Yüzüne bakarken beni hatırlamıyor olmasına tekrar lanet okudum. Her zaman sıska olan bedeni değişmemişti, yine oldukça zayıftı. Belinden yavaşça kavrayarak kucağıma aldım ve bina yıkılmadan bir kaç saniye önce dışarı çıktık, daha sonra ise bina büyük bir gürültü ile yıkıldı. Bunu kimin yaptığını bulup onu pişman edecektim.
Kucağımdaki kıza bakıp iç çektim ve hastane kanadının yolunu tuttum. Hızlı adımlarla ilereyip hastane kanadına girdim ve boş yataklardan birine koydum. Madam pomfrey daha gelmemişti ve karnında bir yara olduğu belliydi, beyaz elbisenin karın kısmı tamamen kan olmuştu.
Asamı çıkartıp kanı durdurmak için basit birkaç büyü yaptım yanındaki sandalyeye oturup etrafı kontrol ettim. Kimse olmadığını görünce elimi saçına atıp yavaşça okşamaya başladım. Elbisesinde ki kanı büyüyle temizlemeyi akıl ederdi umarım, çünkü oldukça yakıştığını düşünüyordum. Üstündeki Slytherin ceketine bakıp göz devirdim. Okula geleli iki hafta ancak olmuştu ama her gün farklı biriyle flört ediyordu.
Gerçi umrumda da değildi, sadece rahatız etmişti. Benim Slytherin ceketimi de giyebilirdi, neden Nial'ın ceketini seçmişti ki? Çocuk bebek şampuanı gibi kokuyordu.
Regina'ya tekrar baktım, hâlâ baygındı ve onu bu hale getireni bulunca canına okuyacaktım. Parmaklarımı saçına yavaşça dolayıp geri çözerken gözümde canlanan anılarla arkama yaslandım.
10 yıl önce
Tom adımlarını hızlandırarak arkadaşının kapısının önüne geldi. Kapıyı tıklatıp beklemeye başladı. Küçük kız kapıyı açıp Tom'a sarıldı, ondan kısa olduğu için ancak boynuna sarılabiliyordu.
Tom da küçük kıza sarılıp gülümsedi.
"Ne çalışacağız bu gün"
"Tekrar yılanım ile konuşmak ister misin Reg?"
"Evett"
Onlar sarılmaya devam ederken yetimhane görevlisi içeri girdi yanında iki kişi vardı. Tom ikisine ters ters baktı, hoşuna gitmemişti bu insanlar. Erkek olanın eline bir çanta vardı, siyah botlar siyah bir kaban ve siyah bir gömlek giymişti, hafif göbeği ona baba havası katarken kadın daha sakindi, güler yüzlü ve kalem eteğinin altına ten rengi külotlu çorap giymişti. Üstündeki açık mavi buluz ise biraz daha yumuşak bir hava katıyordu kadına.
"Regina, bunlar bay ve bayan black seni almaya geldiler" dedi görevli kadın.
Regina korkarak Tom'un arkasına sığındı. "Gitmek istemiyorum, Tom ile kalmak istiyorum"
"Seçeneğin yok şekerim" dedi kadın gülümseyerek. Tom sinirle bir eşyayı kadına fırlattı. Kadın eşyayı elindeki odunla durdurunca şaşkınlıkla ona baktılar.
"Onu benden alamazsınız"
Regina, Tom'un kolunu tuttu ve kafasını boynuna gömdü. "Bırakmayacaksın değil mi beni?"
"Bırakmayacağım"
Kadın gülümseyerek yanlarına eğildi "büyüdüğünüzde, sıfırdan başlabilirsiniz bu arkadaşlığa"
Regina gözleri dolu bir şekilde Tom'a baktı. İstese de istemese de onu alacaklarını biliyorlardı. Tom hafifçe gülümsedi ve başıyla onayladı.
"Gittiğin yerde beni hep hatırla tamam mı? Büyüdüğümüzde de beni gördüğünde sarıl ve geri geldim de"
"Söz veriyorum" dedi elini havaya kaldırırken, Tom da elini havaya kaldırıp ellerini birleştirdi.
"Garip arkadaş sözü"
"Garip arkadaş sözü"
Günümüz (Tom'un ağızdan)
Gözümde canlanan anı ile gülümseyip karşımdaki kıza baktım tekrar. Regina asla verdiği sözleri tutan biri değildi ve yine sözünü tutmayıp beni unutmuştu.
Baş parmağımı yanağında gezdirip yanağına ufak bir öpücük bıraktım. Hayatım boyunca beni yanlızlıktan kurtaran tek kişi oydu ve içimde sadece ona karşı şevkat vardı ve ne olursa olsun beni hatırlamasını sağlayacaktım, eski günlerdeki gibi birlikte olacaktık. Hatta sırlar odasını yönetmemde bana yardım edecekti ama ilk olarak beni hatırlamasını sağlamam gerekiyordu.
"Nerdeyiz?" Demesiyle gözlerimi ona çeviridim. Tebessüm ederek cevapladım "Yaralısın, hastane kanadındayız"
"Kim yapmış bunu?"
"Bulursam onu kendi ellerimle öldüreceğim"
"Ah bu zevk bana ait olmalı" derken gülümsemişti. Beni ne kadar hatırlamasa da yanımdayken kendi gibi davranıyordu istemsizce ve bu çok hoşuma gitmişti.
"Peki, sen öldürürsün"
"Güzel"
Elini karnına koyup doğrulmaya çalıştı. "Ne oldu bana?"
"Sadece ufak bir sıyrık, iyisin"
"Elbise yakışmamış diyordun bak ne hale geldi"
"Sen şaka yapacağına uyu dinlen"
"Bir şeyim yok benim"
Gözlerimi devirdim, hep bu kadar inatçı olmak zorunda mıydı bu kız?
"İnadından vazgeçmiş olsan şaşarım"
"İyi de ilk kez inatlaştık"
Kafamla onayladım ve arkasındaki yastığı düzelttim. "Dinlen, yarın konuşmaya devam ederiz"
Kaşlarını çattı "İyi be, başımda bekleme ama"
"Uyu gideceğim"
"Söz mü?"
"Hayır"
***
Bölüm düşünceleriniz neler?Evet Tom'un neden peşimizden geldiğini de bulduk eheh.
Sizi seviyorum öptüm 💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark queen and dark lord//Tom Riddle
JugendliteraturRegina sonunda hayal ettiği okula giriş yapabilecekti. Dinleyerek büyüdüğü Salazar Slytherin efsanesinin varisi olduğunu biliyordu ve efsaneyi yerine getirmek için karşısında tek bir engel vardı, o da kendini varis sananan bir melezden öte değildi.