benim adım..

195 28 70
                                    

"Hazırsanız başlayalım artık?"

Beyaz odanın içinde, ellerimi masanın üstünde birleştirmiş bir şekilde otururken kafamı salladım.

"Göz temasını kesme lütfen."

Başımı yavaşça kaldırıp karşımdaki doktorun gözlerine bakarken, uzamış olan saçlarım ağzımın kenarlarına dokundu.

Doktor, elindeki dosyasına göz gezdirirken, bana gülümseyerek konuşmasına devam etti. "Adın ne Charlie?"

Karşımdaki kadına bayık bakışlar atarken konuştum. "Benim ismim Alberto."

Beynimin içinde yankılanan seslerden dolayı gözlerimi kapatırken başımı hızlıca sağa sola salladım. Beynimdeki sesler giderek artarken, hızlıca gözlerimi açarak karşımdaki doktora nefes nefese baktım. Başımın dönmesiyle gözlerimi kapatırken, derin derin soluklar alıyordum. Karşımdaki kadın bana gülümsemeye devam ederken daha önce sorduğu soruları yeniledi.

"Bugün nasıl hissediyorsun Zoe?"

Bedenimdeki baskı artarken, ellerimi hızla masaya vurarak bağırdım."Bu seni hiç ilgilendirmiyor!"

Doktor, bana kısa bir bakış atarak elindeki not defterine bir şeyler yazmaya başladı. Başımı yan tarafa çevirerek, eteklerini sallayan küçük kıza baktım.

Küçük kız eteklerini sallamayı bırakarak gözlerimin tam içine baktı. Küçük kızın gözlerinin içine bakarken kendimi uykuya dalıyormuş gibi yorgun hissetmeye başlamıştım. Başını yana yatırdığında, başım onunla birlikte yan tarafa yattı.

Ağlamaya başladığında yanaklarımda ıslaklık hissettim.

Elimi tutan doktor ile küçük kız kaybolurken, başımı doktora çevirdirdim. Yanaklarımda gözyaşı yoktu, başım yana düşmemişti. Gözlerimi tamamen masaya sabitlemiştim.

"Bugüne kadar ki çalışmalarımız sayesinde tam 7 tane kişiliğini keşfettik..."

Doktor konuşmaya devam ederken, tüm odaya yayılmış beni izleyen 24 tane kişiliğime baktım.

Aman Tanrım, bunlara alışmam lazımdı. Çok ses çıkartıyorlar!

Doktor bana bakarak konuşmaya devam ederken, umursamaz olan kişiliğim masaya uzanmış, masanın tam üzerindeki lambaya doğru üflüyordu.

Kişiliklerimden biri oturduğu yerden kalkarak sinirle konuştu. "Seni aptal, lamba üfleyince lamba hareket etmeyecek!"

Küçük kız olan kişiliğim, eteklerini bana göstererek bağırdı. "Eteklerim çok güzel!"

Sinirli olan kişiliğim, küçük kızı umursamayarak masanın üzerindeki umursamaz kişiliğimi masadan fırlatarak masaya sertçe vurup doktora doğru bağırdı. "Beni rahat bırak!"

Doktor elime dokunarak konuşunca gerçekliğe geri döndüm. Bir rüyadan uyanmış gibi yerimden sıçrarken, bana sorulan soruya anlamsızca baktım.

"Sen kimsin?"

Umursamaz kişiliğim masanın üzerine tekrar yatarak kıkırdayarak konuştu. Onunla birlikte bende konuşurken, ağızımdan çıkan sözcükleri engelleyemedim. "Benim adım David."

Umursamaz kişiliğimin adını söylemesiyle ortamda bir kargaşa oluşurken çocuk olan kişiliğim araya girerek beni konuşturdu. "Üzgünüz Doktor Hanım, lütfen konuşmanıza devam edin."

Doktor bana bakarak olumsuzca başını sallayarak, masanın üstüne ses kayıdı bırakarak konuştu. "Öldürmüş olduğun 13 kişinin cinayetini kabul ediyor musun Charlie?"

13 Kişi mi? 13..

Odadaki tüm kişiliklerim susmuştu.

Ellerimi masanın üzerinden indirirken konuştum. "Beni burada zorla tutuyorsunuz, iznim olmadan. Gitmek istiyorum."

"Eğer gerçekten iyi olduğuna emin olursak gitmene izin vereceğiz Charlie."

Arkama yaslanırken göz temasımı kesmeden gözlerimi kısarak konuştum. "Ben iyiyim."

Arkada umursamaz kişiliğim olan David alayla kıkırdarken, sinirli olan kişiliğimin ona sinirle vurduğunu hissettim.

Elimi okşayan başka kişiliğime baktığımda bana sakince gülümseyerek konuştu. "Sen iyisin Owen."

Küçük kız olan kişiliğim ayaklarını yere vurarak hızlıca ayağa kalktı. "Onun ismi Owen değil aptal! Onun ismi Dylan!"

Doktor olaylardan habersiz yanıma geldiğinde, sinirli kişiliğim doktorun oturduğu sandalyeyi duvara fırlatarak hiddetle konuştu. "Onun ismi Justin!"

Arkada bir kargaşa oluşurken doktor bana doğru eğilerek konuştu. "Senin ismin ne Charlie?"

Etrafımdaki seslere dayanamayarak gözlerim dolarken başımı sağa sola sallayarak konuştum. "Sen neyden bahsediyorsun, Charlie kim? Benim adım Josheph."

Doktor menmun olmuş bir şekilde doğrulurken, etraftaki sesler tekrardan kesilmişti. Başımın dönmesi durmuştu. Sağa sola baktığımda tüm kişiliklerim gitmişti.

Hiçbiri yoktu.

O sırada,

Odanın kapısı açıldı.

İçeriye Doktor Oliver girdi.

Sana adımı söylememeliyimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin