Sana adımı söylememeliyim

ne görüyorsun Josheph?

Bay Oliver yerine oturarak kahvesinden bir yudum aldıktan sonra bana bakarak konuştu. "Bugün nasılsın Josheph?"

Az önceki doktor olan kişiliğim elini omzuma koyarak konuştu. "Teşekkür ederim,"

Doktor olan kişiliğime ufak bir bakış attıktan sonra, konuşmama devam ettim. "Gayet sağlıklıyım Bay Oliver."

Doktor bana menmun bir şekilde baktıktan sonra önüme bir resim uzatarak konuştu. "Burada ne görüyorsun Josheph?"

İğrenç, tüylü bir örümcek.

Doktor olan kişiliğim, elini omzumdan çekmeden konuştu. "Kelebek."

Doktor başını sallayarak yeni bir resim getirerek konuştu. "Burada ne görüyorsun?"

Kurukafa, bedeni çürümüş bir kurukafa.

Bedenim bu düşünceyle rahatlarken, Doktor olan kişiliğim konuştu. "Yerde uzanarak piknik yapan bir adam."

Bana bir kaç resim daha göstererek sorular sordu. Hepsine de doktor olan kişiliğim cevap vermişti.

Bay Oliver ayağa kalkarak elimi sıkarak konuştu. "Tebrik ederim Bay Josheph, gayet sağlıklısınız."

Dudaklarımı birbirine bastırıp, ayağa kalkarken elini sıkmayı ihmal etmedim. "Teşekkür ederim."

"Çıkış işlemlerini hazırlıyorum, haftada iki kez gelerek benimle konuşma yapınız lütfen."

Başımı yavaş bir şekilde sallarken konuştum. "Eşyalarımı nereden alabilirim?"

Ahh sonunda, bu lanet yerden kurtuluyordum.

Bana sonun yaklaştığını söylediler*