Merhaba arkadaşlar ! sonunda yeni bölümü paylaştık.Nazlı bölümünü Semanur, Yağmur bölümünü ise ben (damla) yazdım.Umarım beğenirsiniz. Ve Sema Nur kendi hesabından yeni kitap yazmaya başladı. Okumak isteyen olursa adı ''Giden Sevgili'' :) :) :) Son olarakta YORUM YAPMAYI UNUTMAAYINNN :D
Bölüm 20: Aşk nedir?
….:YAĞMUR:…
Arabayı hızlı kullandığımı fark etmemiştim. Rahatlamak için camı açıp biraz yavaşladım Can’a ne diyeceğimi bilmiyordum. Şuan o benim her şeyimdi her şey çok hızlı gelişmişti ama yine de onsuz ne yapacağımı bilmiyordum. Abin ailemizin bir numaralı düşmanı için çalışıyor diyemezdim. Belki de Can biliyordu böyle bir şeyden nasıl haberi olamazdı. Bu yüzden morali bozuk olabilir miydi? Belki de en başta bu yüzden bu işe karışmamamı istiyordu.
Off… ne saçmalıyorum nerden haberi olsun ki… Ne yapacağımı bilmiyordum. Keşke Arda burada olsaydı. İçimde tuttuğum onca şeyi anlatabileceğim bir o vardı. Arabayı dayımlarının evinin önünde durdurup son hızımla eve ilerledim. Bahçede koşar adımlarla ilerlerken hizmetçiyi dinlemeden eve girdim. Ayaklarımın ezberlediği odaya ilerledim. Odaya gelince hemen girmeden biraz kapıda oyalandım.
Elim yavaşça kapı koluna ilerledi. Ama kapı kilitliydi. Bir daha sertçe kolu çevirdim. Bir kaç sesli küfür eşliğinde kapıyı yumrukladıktan sonra düşünmeye başladım. Terden alnıma yapışan saçları geriye doğru attıktan sonra cüzdanımı çıkarıp babacığımın beni düşünerek verdiği ilk hediye olan kredi kartımı çıkardım.
Biraz uğraştıktan sonra kapı kolayca açılmıştı. Hafif bir gıcırtı eşliğinde kapı açıldı. Oda nasıl bıraktıysa öyleydi. Dağınık. Son içtiği kola bile başucundaydı. Gülümseyerek tüm cesaretimle odaya girdim. Tüm sorunlar yok olmuştu beynimi kuşatmış kara düşünceler yok olmuştu. Kırık gülümseme bir damla yaşta eşlik etti. Arda yanımdaydı uzun zamandır yoktu ama şimdi buradaydı. Sandalyenin üzerindeki gri kapüşonlu eşofman üstünü giydim. Kuzenim yanımdaydı.
Uzun zaman önce okuması için verdiğim ama hala bitirmediği kitap başucundaydı. Kitap okumayı sevmezdi o daha çok yaşamayı isterdi. Kitabı elime alıp sayfaları karıştırdım. Gözümden akan yaşın okuduğum sayfaya düşmesiyle hemen kitabı kapattım ağlamak istemiyordum. Kitabı yerine bırakıp odada göz gezdirdim.
Bu odaya bayılırdım gök mavisi duvarlar ve onları tamamlayan metalik mobilyalar.Her taraf Arda doluydu.Belki de Nazlı hiç bu odaya gelmemişti.Yeniden eski olaylar aklıma gelince dizlerimin bağı çözüldü kendimi kuzenimi n yatağına bıraktım.Ellerimi yastığın altına sokunca elim sert bir şeye çarptı.Hızlıca oturur poziyyona geçip yastığı kaldırdım.
Oradan sarı kaplı bir cep boy defter bana sırıtıyordu. Defteri elime aldım. Bir günlüğü andırıyordu. Kalbim açma diye haykırsa da beynim meraktan kuduruyordu. Aslında pek günlük gibi durmuyordu ama oldukça özel olmalıydı. Defteri elimde biraz evirip çevirdim
Sonunda merakıma yenilip defteri açtım. Biraz sayfaları karıştırdım. Ama büyük bir hayal kırıklığı ile hemen kapattım. Yazanlar beni dehşete düşürmüştü.Şuan öyle dağılmış bir biçimdeydim ki.Umarım sandığım gibi değildir diyerek defteri cebime attım.Artık hayal kırıklığına bile uğrayamıyordum, ağlayamıyordum.
Geldiğim gibi hızlı evden çıktım. Son hız Nazlı’ların evine giderken defterde yazanlar sürekli gözümün önüne geliyordu. Soğuk havayı içime çekip hıçkırıklarımı engelledim daha ağlamıcaktım ondan duymalıydım. Bunlar ne anlama geliyordu?
Ani bir frenle arabayı durdurdum. Kapıyı çarpıp arabadan çıktım. ‘’Sevgili arkadaşımın’’ evine koşar adımlarla ilerledim.
…NAZLI…
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Tarifi
Teen FictionYazarlar: Damla Parlak**Semanur Emre Nazlı ve Yağmur ; iki dost hatta kardeş. Yağmur'un aslında geçmişi güvendiği insanların yalanlarıyla doludur. Bunlardan en önemlisi de gerçekten canını bile verebileceği Nazlı 'nın yalanları. Nazlı Yağmur'un k...