Amcamlar beni karşılarına almıştı hepsinin gözünün içine bakıyordum.Dapîra min(büyükannem)yeni uyanmıştı benim yaptığım şeyden haberi olunca yine tansiyonu düşer diye söylemediler konaktakiler.
Eski ahırın orda sorguya çekilicektim.
"Behram derdin ne oğlum?"ilk sorumuz hayırlı olsun.
"Yekta amca bunun aynısı sen yaşasan ne yapardın?"o düşünmeye başlamışken.Aram ellerini arkasında birleştirip volta atmaya başladı.
"Soruya soru ile karşılık verme!"
Gözlerimi devirdim.Sorguya çekiliyordum.
Fatih amcam bana bir adım atıp gözlerimin içine baktı.
"Bu otluk bir şey değil,etkisi geçmiş olurdu şimdiye kadar!"Hassikt- o kadar çok mu belli ediyorum bir şey aldığımı.
"Behram cesaret hapı felan mı içtin kuzum?"sanki beni korkutmak istemeyen bir avcı misali tuzağa düşürmeyi planlayan Yekta amcam maalesef kanmadım daha fazla oscar'lık bir cümle lazım bana...
"Siz çıkın dışarı,ben onun icabına bakarım.Ji Rona re bêje bila dermanê dayika min bide!(Rona'ya anneme ilaç vermesini söyle!)"
Aram'la baş başa kalınca korkmuştum ona karşı gelemezdim.Beni bir kaşık suda boğabilirdi.
"Behram sana sadece 1 soru sorucam ona da adam akıllı cevap vermezsen.Hastaneye test yaptırmaya götürürüm seni.Sarıboğa'ların konağına gitmeden ne aldin?"
Geri yaslanıp rahat bir poziyona geçtim."Uyuşturucu"amcama karşı hiç yalan konuşmamıştım.
"Nerden buldun?"
"Sarıhan'dan istedim."kaşlarını çatıp tam karışma geçti.
"Ben çok korktum biliyor musun?Herkesin korkulu rüyası Aram Ağa sana bir şey olucak diye korktu.Tir tir titredi.Sen çok masum bir çocuktun neden bu yaşta kendine zarar veriyorsun oğlum?Ben sana zarar gelmesin büyü diye uzak kaldım senden.Evet ailene dair kimse kalmadı ama ben senin ailen olurum.Yeterki sen iste!Kendine zarar verme ben sana bir şey olursa yaşıyamam."
Amcamın tutunduğu dal ben oluyordum.Hayatı benim üstüme kurulmuştu.
Neden mantıklı düşünemiyorum,beynim neden hep düşüncelerime ters tepki veriyor.
"Aram ben çok yoruldum,yürüyecek halim bile yok beni odaya götürür müsün?"yine konudan kaçıyordum.Bu durum onu kızdırıyordu.
---
Herkes beni pamuklara sarıyordu.Abimde beni bırakıp gittiği için miydi yoksa beni bekleyen büyük bir felâket mi vardı?
Gözlerimi kapattım derin bir nefes alıp kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Uykum hafif olduğu için çıt sesine dahi uyanırdım.Konağın önünde polisin ne işleri vardı.Camdan yansıyan kırmızı mavi ışıklar dikkatimi çekiyordu.Odanın kapısı açıldı hızlı hızlı merdivenlerden indi birisi.Konağın o büyük demir kapısı açıldı.
Ayağa kalktım ne olduğunu merak ediyordum.Dışarı da ne olup bittiğine bakarken amcam benim camıma odaklandı.Sonra polis memuruna geri döndü.Polislerin konağın içine girdiğini görünce panikleyip uyuma pozisyonuma geçtim.
Odamın kapısı açıldı
"Behram Şeyhan'lı Diyar Sarıboğa'yı kasten öldürmeye teşebbüsden karakola geliyorsun."polis ne dediğinin farkında mıydı?
