Öncelikle, bu kitap rp hesabımdan bağımsızdır. Aklımda bir senaryo var aslında ama ilerleyiş hakkında pek emin değilim. Yazım yanlışları olabilir, böyle şeyleri kafaya takmam. Ama gözünüze çok batarsa bana söyleyin. Böylece yanlışımı düzeltirim. Şi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝐓𝐚𝐧𝛊𝐬̧𝐦𝐚.
13:47
Keşif lejyonunda her kes heyecanlı ve karmaşa içindeydi. 2 gün önce Komutan Erwin Smith yeni bir asker geleceğini duyurmuştu. Askerle ilk tanışmak için binbaşı Hange Zoe ve yüzbaşı Levi Ackerman Komutanın odasında toplanmıştılar.
5 dakika kadar sonra, Keşif lejyonunun kapılarından bir kadın girdi. Herkesin dikkati ona toplandı. Normalden daha garip görünümü vardı. Askerler bu efsanelerden çıkmış gibi olan kadına hayret ve hayranlıkla bakıyordu. Bembeyaz teni, turuncu altın rengine benzer kısa yarı toplanmış saçları, kırmızımsı dolgun dudakları, şekilli burnu ve badem okyanus rengi gözleri. Yani, herşeyiyle dikkat çekecek kadar güzel ve asildi. Askerlerden bir çoğu bu güzellikte birinin nasıl böyle bir lejyona katılacak kadar aptal ola bilir diye düşünüyordu.
Kadın etrafına duygudan yoksun bakışlar atarak öne doğru yürümeye başladı. Askerlerden biri koşarak yakınlaştı ve "Sen yeni asker olmalısın. Beni takip et seni komutanın yanına götüreceğim." dedi. Kadın sakince bir şey demeden onu takip etti.
Bir kaç dakika sonra, komutanın odasının önündeydiler. Asker "Bundan sonrası sende." dedi ve kafasını biraz eğip(?) gitti. Kadın tepki vermeden kapıya döndü ve 3kere tıklatdı. İçerden "gir" sesini duyduğunda kapıyı açtı. İçeride masanın arkasında ayağa kalkan sarı saçlı biri, duruşunu bozmadan duyğusuz şekilde onu süzen siyah saçlı biri ve ona doğru bağırarak koşan kırmızımsı saçlı bir kadın vardı.
Kadın bağırarak elini tutdu ve "MERHABA! HOŞ GELDİN, BEN BİNBAŞI HANGE ZOE!" dedi. Kadın duruşunu bozmadan, sakince "Nataliél Jensle" dedi. Sarı saçlı Nataliél'e doğru yakınlaştı ve elini omzuna koyarak "Hoş geldin, ben Komutan Erwin Smith. Memnun oldum." dedi. Nataliél bakışlarını istifini(?) bozmadan oturan siyah saçlıya çevirdi. Ona iğrenirmiş gibi bakan gözlerle karşılaştı. "Levi'da" dedi sakince.
O sırada binbaşı Hange hiç çekinmeden herkesin aklındaki o soruyu soruyordu. "Neden keşif birliğine katıldın ki? Çok güzelsin. Bu muhteşem yüzle daha iyi şeyler yapa bilirdin!" Nataliél bir süre sessiz kaldıktan sonra "Seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum." dedi.
Herkes şaşırmıştı. Hange "Hey! Fazla soğuksun." dedi hayal kırıklığına uğramış gibi. Levi ne kadar şaşırsada belli etmemişti. Ama içten içe ona biraz ısınmıştı. Bu soğuk tavır hoşuna gitmişti. Erwin "Oh, umarım herkesle iyi anlaşırsın -dedi biraz endişeyle- şimdi sana verilen odada dinlene bilirsin. Akşam yemeğinde görüşürüz." Gülümseyerek Nataliél'i kapıya doğru yönlendirdi. Nataliél hiç bir şey demeden odadan çıktı.
