SÜRPRİZ
Jeongguk
"Taehyung, artık odana gidebilir misin canım? Hastalarıma bakmam gerek falan, hani?" diye konuştum oflayarak. Taehyung, her gün istisnasız onu odadan kovmama rağmen bir türlü odamdan gitmiyordu. Hastalarımda doğal olarak rahatsız oluyorlardı. Gidince de iki de bir Haneul'u gönderiyordu. Haneul da küfür edip kendini zorla odaya aldırmayı başarıyordu. Gerçekten şu son bir ayda yaşamadığım şey kalmamıştı. Evet, sekizinci aya girmiştik ama ben gayet de hem yürüyebiliyor hem de işlerimi yapabiliyordum. Yorulmuyordum bile, zaten hastanedeydik.
"Sevgilim, birazcık daha kalayım ne olur ya? Beklesinler hastalarında, şimdi mi doğacak çocukları?" dedi Taehyung ve kaşlarını çatarak dudaklarını büzdü. Kafamı iki yana sallayıp koltuğumdan yavaşça kalktım ve şişmiş ayaklarıma küfürlü bakışlarımı yolladım. "Taehyung, beni neden salmıyorsun hayatım? Hastanedeyiz zaten, doğum için de zaman var. Neden peşimde, iki saniye sonra doğuracakmışım gibi dolanıyorsun? Zaten bugün az hastam var, bakayım sonra full senin odanda otururum. Tam yanında, tamam mı?" diye konuştum oflayarak. Taehyung, sinirli bakışlarını attı ve trip atarak ayağa kalktı. "İyi ama bak hastaları tek tek kontrol edeceğim tamam mı?"
"Taehyung, iki dakika sonra hala bu odada olursan ben de seni kontrol etmek zorunda kalacağım ama yoğun bakımda, tamam mı? Hadi artık, bir sürü hastam var bugün." diye konuştum, karnıma kendini belli edecek şekilde tekme atan bebeğimizle. Taehyung, küçük bir çocuk gibi dil çıkararak odadan çıktı ve kapıyı yumuşakça kapattı. Ardından ona ne kadar kızsam da gülümsemeden edemedim. Haklıydı, o da ben de belli etmemeye çalışsak da aşırı derece de korkuyorduk.
Yavaşça kendimi koltuğa bırakıp biraz nefeslendim, korktuğum kasılmalar birkaç gündür nefesimi kesecek kadar artmıştı. Taehyung'a hâlâ söylememiştim çünkü doğuma daha vardı, en azından Hye Jin böyle söylemişti. Ama bu sancılar beni korkutmuyor değildi, sonuçta doğum yaklaştıkça bu tarz sancılar gelir ve artardı. Sorunsuz bir hamilelik geçirmiştim, Taehyung sayesinde. Bazen benimle bile uyumadığı olmuştu, bu konuda ona minnettardım. Seokjin hyung da arada gelip hava atıp gidiyordu ama ona da çok şey borçluydum. Nam-kyu ile evimize gelip evde kaldığım zaman benle birlikte kalıyordu. Düşündüğüm şeylere gülüp kafamı iki yana salladım ve hastamı çağırdım.
~
"Yoongi, çocuk düşecek şunu dikkatli tutsana!"
"Üzerime kusacak gene, Jimin. Büyüdü ama hâlâ üzerime kusuyor, diyorum ben size hatalı bu çocuk diye." diye konuştu Yoongi hyung üfleyerek. Kucağında Min Gi ile can çekişiyordu, ben de bu hallerine gülüp çilek yiyordum. Taehyung yine ve yine beni birilerine emanet etmişti, herhangi bir ihtimale karşı. Tek kalmamdan benden daha çok korkuyordu. Belli etmesem de ben de korkuyordum ama o birazcık abartıyor gibiydi.
"Mia, babanın kafasını yeme artık!" diye bağırdı elindeki bebek mamasıyla Haneul. Evet, şu geçen beş ayda çocuklar hala bizi yemeye çalışıyordu. En başta bunları komik bulan Haneul bile artık bıkma seviyesine gelmişti. Hoseok hyung, kızının onu yeme çabalarına rağmen ona kızmıyordu bile, saçı hep salya oluyordu ama çıtını bile çıkarmıyordu. Oysaki Yoongi hyung ise "Ba-ba!" diye çığırıp onun üzerine kusan Min Gi'ye kızabiliyordu.
"Ya bak güzel evladım benim, kusuyorsan bana baba deme bari. Baba, şu an kusmuk halde. Bak." diye üzerini gösterdi Min Gi'ye. Kusup rahatlayan Min Gi'de gülüp alkışladı. Min Gi'nin kustuğunu gören Jimin hyung, koşarak içeriye geldi ve Yoongi hyungun kucağından Min Gi'yi aldı. Min Gi, Jimin hyunga karşı tam bir melekti. Bunu Jimin hyungun kucağına gittikten sonra yanağına kondurduğu öpücüklerden anlayabilirdiniz. Seokjin hyung da gece Nam-kyu onu uyutmadığı için şimdi uyumasını fırsat bilerek Namjoon hyungun omzunda kestiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ex-husband| taekook
Fanfic"Jeon Jeongguk, gittiği seminerde eski eşi Kim Taehyung'u tekrar görür." •mpreg! •texting+arada düz yazı! #1 taekook #1 yoonmin #1 suji #1 bts #1 kim taehyung #1 tae #1 jungkook