18 : i wanna kiss you

1K 113 48
                                    

ep

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ep.18

i wanna kiss you

Keyfimiz isterse geliriz, dediği an neredeyse kahkaha atacaktım ama kendimi durdurup sadece kıkırdamıştım. Ruh halim birden değişmişti ama gülüyordum beraber merdivenlerden aşağı inerken. Neden asansör kullanmadığımızı bilmiyordum ama memnundum, elimi hala bırakmamıştı ve o da gülüyordu başı aşağıdayken. Uzun dalgalı saçları neredeyse gözüne geliyordu, gri bir küpe takılıydı yüzünün bana olan tarafında. Başımı aşağı indirdiğimde elimi tutan parmaklarının ikisinde aynı renk yüzükler olduğunu fark etmiştim, bileğinde siyah dijital bir saat vardı. Başını kaldırınca onu izlediğimi fark edip sırıttı.

"Düşeceksin önüne bak."

"Gitmek istiyor musun?" diye sordum dediği gibi önüme dönüp son basamakları inerken. Dışarı çıkarken kapıyı açmış ben çıktıktan sonra peşimden gelmişti, siyah kocaman arabasına doğru ilerlerken elim ellerinin arasında olduğu için peşinden ilerliyordum. Ama benim de arabam buradaydı.

"Yarına kadar yanımda duracaksan gitmeyiz," dediğinde kaşlarımı çatarak durdum. Arabanın önüne gelmiştik.

"O ne demek?"

"Yani gece bende kalacaksın, yarın da 12'den önce gidemezsin. Bunu kabul ediyorsan gitmeyiz." Kaşlarını kaldırıp kollarını göğsünde birleştirdi. Omzunu arabaya yaslamıştı. Cevabımı bekliyordu.

"Neden bunu yapıyorum?" diye sordum bende sakince.

"Çünkü az önce sevgili olduğumuzu söyleyerek duygularımla oynadın, ödeşmemiz lazım."

Dudaklarımı ıslatırken gülmemek için yanağımı ısırdım ve ona yaklaştım. Ayaklarının dibinde durduğumda elimi ona fark ettirmeden kapının koluna koydum. Dikkati o kadar üzerimdeydi ki, fark etmemişti bile.

"Yalan söylemedim ki." dedim dudaklarımı büzerek. Sonra kapıyı açıp deri koltuğa yerleştim ve tam kapıyı kapatacakken beni engelledi. Ellerini bacaklarımın iki yanına koyup üzerine eğildiğinde başımı koltuğa yaslayıp ona baktım. Gözleri karmakarışık bakıyordu.

"Ne?"

"Jungkook—"

"Bir daha desene?"

"Neyi?" dedim kaşlarımı kaldırarak.

Başını yana eğip sırıttı. "Hadi."

"Sevgiliyiz, mi?"

"Seni şuan öpmek istiyorum," diye konuştu sessizce. Bakışları gözlerimden aşağı kaydığında fark etmeden bakışlarımın dudaklarına kaydığını o an fark ettim. Elleri yanağımla boynum arasına çıktığında birkaç santim kala durmuştu.

old woundsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin